ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
az kişinin bildiği muhteşem web siteleri
-
gideceginiz sehri ve kalacaginiz gun sayisini belirtiyorsunuz, bu site de size super bir program hazirliyor.
baslayacaginiz noktadan, orda gecireceginiz sureye kadar gunu en verimli kullanmak icin gerekli hersey gorsel ve yazili olarak hazir. (indirme secenegi de sunmuslar). tabi isterseniz rotada keyfinize gore degisiklikler de yapabiliyorsunuz. baslangic saatinizi vs. belirleyebiliyorsunuz.
ayrica rotanin maliyetini de kisi sayisina gore hesapliyor. (muze varsa muze girisi, atraksiyon varsa onun ucreti gibi)
web sitesi : http://www.visitacity.com/
ornek 1 gunde paris rehberi : http://www.visitacity.com/…y--top-attractions-day-1
boğaziçi üniversitesi
-
öyle insanlarla karşılaşıyorsunuz ki bu okulda... son dönemde okulda artan güvenlik önlemleri kapsamında, güney kampüste petekler olarak tabir edilen yerde gece birden sonra oturmak yasaklandı. olaya gelirsek; bir zaman burada sabaha karşı beş sularında alkol alıyorduk. güvenlik geldi, yasak olduğunu kampüsün başka yerlerinde devam edebileceğimizi ama şuan buradan kalkmamız gerektiğini söyledi. 5-10 dakika süren pazarlıklar sırasında bir arkadaş "burası boğaziçi, liberal bir üniversite burası" gibi(oldukça aptalca) bir söz söyledi. bunlardan boğaziçi'nde çok duyar, bulursunuz da şu cevabı verecek güvenliği kaç okulda bulursunuz bilmiyorum: "ben de liberalizmden tarafım ama siyasi liberalizmden, ekonomik liberalizme karşıyım. o noktada adam smith'le ayrışıyoruz."
ilginçlik burada bitmedi. güvenliği, yarım saat daha oturmaya ikna ettik. yarım saat sonra güvenlik araçla geldiğinde hala oturuyorduk. içkilerimizi bitirdik ve bizi arabayla evlere bıraktılar.
kediyi bile tahrik eden türk kızı
-
acilen turk kizindan bile tahrik olan kedi olarak degistirilmesi gereken baslik.
5 yil sonra gelen edit: video linki silinmis, suraya birakalim
https://www.youtube.com/watch?v=nr5krdxdemm
elit kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler
-
inanması güç ama yarrâ
hoşlaşılan kızın 36 saattir yazmaması
-
36 saat nedir ki be gülüm !!
uni yıllarında çıktığım sonrasında beni terk eden hatun aradan 20 sene sonra facebook dan msj atıp,
eeeee daha daha nasılsın bi tenem..
yazdı.
o an lokantada bol limonlu ve sarımsaklı kelle paça çorbası içiyordum.
mesajı silip içmeye devam ettim.
kendisi evlenmiş, boşanmış, iki tane boyum kadar oğlu olmuş ve bana " bi tenem" yazmış şivesini s.ktiğimin karısı.
enver paşa 80 tane atatürk eder
-
enver paşa'nın askeri dehası! sayesinde kaybettiğimiz on binlerce askerimizin soyundan gelmeyen birisi tarafından söylenmiş sözdür.
engelli kadının kedisini yiyen pitbull
-
oldu yav fil falan besleyelim evleri yıka yıka yürüsün madem. fil yani sonuçta bu, doğasında yürümek var niye önüne ev diktiyseniz artık.
edit: tanım yapıldı
tanım : bir hayvanın diğer bir hayvanı bir insanın evinde yemesi olayı
mere exposure effect
-
ing. salt maruz kalma etkisi. tanidiklik, asinalik. basitce "bir seyi veya kimseyi ne kadar cok gorur veya duyarsaniz onu o kadar cok seversiniz." anlamindaki etki. robert zajonc 1968 yilindaki deneyde insanlara esit olmayan sayida sembol slaytlari gostererek salt maruz kalma etkisini test etti. "bir sembol ne kadar cok sık gorulurse ondan hoslanma orani o kadar artmaktadir." sonucuna ulasti.
ornegin, ilk dinlenildiginde sevilmeyen bir sarkinin surekli duyulmasi sonucunda sevilmesi. "sarkiyi ilk dinleyis: olmamis. ikinci dinleyis: fena degil. ucuncu dinleyis: iyi. dorduncu dinleyisten sonra super." seklindeki yorumlari cokca duymusuzdur. nedeni salt maruz kalma etkisidir.
salt maruz kalma etkisi ozellikle televizyonlarda cokca kullanilmaktadir. sirketler, reklamlarini surekli yayinlayarak bu etkiyi kendilerine avantaj getirecek sekilde kullanmak ister.
etkiyi ozetlersek, bir uyariciya tekrarlanan maruz kalma sonucunda tanidiklik, asinalik meydana getirir. tanidiklik uyarana karsi bir tutum degisikligi meydana getirir. bu tercih etme veya baglilik seklindedir. bu tercihler duygusaldir. insan farkina bile varmadan evvel bilincalti duzeyde olur. "bir seyi veya kimseyi ne kadar cok gorur veya duyarsaniz onu o kadar cok seversiniz."
kulak çınlaması
-
öylesine bir çınlama değil, beş dakika, bir saat değil, her an gürültünün içinde olmak tinnitus. kafamın içinde çalan siren sesini daha az duymak için buzdolabının yanında oturuyorum herkes uyuyorsa, onun sesine konsantre olmaya çalışıyorum. bazen unutuyor gibi olsam da her anım davullu zurnalı düğünden yeni dönmüş de kafası sikilmiş gibi çok afedersiniz.
bilmeyen insana anlatmak da çok zor. geçenlerde bir arkadaşın annesine söylemiştim tinnitusum var diye, nasıl dedi, anlattım böyle sesler duyuyorum diye, 'dua oku bolca, cevşen tak, bazen böyle görünürler' falan dedi. tövbe tövbee, zaten tırsarım uzatmadım mevzuyu.
saçma sapan bir hastalık işte özetle, geçeceği de yok gibi.
kolay gibi görünen ama çok zor olan şeyler
-
yorgana nevresim gecirmek
türk insanının kavga çıksın ister gibi konuşması
-
bana mı öyle geliyor bilmiyorum ama sanki müşteri temsilcisi veya satış elemanı değilse, yani üstününastı konumda bulunmuyorsa, iletişime geçtiğimiz her tip medeni cesaretten yoksun, devamlı kompleksli bir şekilde ters yapmasıdır.
- ne yani kardeş biz godoş muyuz?
- anlamadım kardeş, yani sen dinsiz misin tövbe haşa?!
sürekli terslemeler. birader kafan basmıyor herhalde; sana kaç defa anlatacağız vs... bu ve buna benzer laflar. canımı sıkmasınlar bilmemne. trafikte de böyle mesela. yol boyu herkes yayalara ve birbirine sövüyor. gündelik yaşam sürekli restleşmeyle devam ediyor. herkes sinir küpü. herkes kompleksli. nasıl konuşuyon sen birader... yalnız erkekler de böyle değil. sürekli aşağılamalar; kalk oradan sen; çekil kenara; ben yapacağımı bilirim...
her şey diken üstünde anlayacağınız.
top secret esprileri
-
normalde insan heykelinin üzerine kuşların inip kalkması gerekirken, bir sahnede geri planda kocaman bir kuş heykelinin üstüne uçan insanlar inip kalkar. saçma tabi.