ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
fight kulüp
-
youtube'da altına gelen yorumla yarmıştır;
''ceza tehlikedeysen zorla tutuluyosan bi mamını mamını çek anlarız biz''
kızgın kadının kahve dükkanına sıçması
-
türkiye de olmaması biraz olsun içimize su serpmiştir.
bu arada o kadar hızlı sıçılıyor mu yahu? biz iki saat ıkınıyoruz wc de. *
2016 eurovision şarkı yarışması
-
ilk yarı finalden finale çıkan ülkeler:
azerbaycan
rusya
hollanda
macaristan
hırvatistan
avusturya
ermenistan
çek cumhuriyeti
kıbrıs
malta
android telefonların kısa ömürlü olması
-
iş telefonu olarak 7 yıllık giriş seviyesi sayılabilecek samsung j5 kullanıyorum; gün boyu telefon görüşmesi + gün boyu aktif whatsapp kullanımı ile şarjı 3 günü zorluyor. annem 4 yıllık yine giriş seviyesi redmi note 8 kullanıyor; gün boyu candy crush oynuyor yine şarjı bitmiyor, herhangi bir uygulamada kasma-takılma yaşamıyor. iş arkadaşım 4 yıllık orta segment samsung a51 ile çılgınlar gibi pubg oynuyor. bakın iphone ile denk amiral gemisi modelleri saymıyorum bile. onların zaten alayı 2015'ten beri aktif olarak kullanılıyor.
bu gariban apple fanboyları sanıyor ki sadece iphone uzun yıllar kullanılabiliyor. uzun yıllardan kasıtları da 3-4 yıl ha, onun da yarısı serum takar gibi powerbank'la dolanarak geçiyor. insanları 2023 yılında 60hz ekranla usb type-c 2.0'ı övmek zorunda bırakan apple'ı da ayrıca tebrik ediyorum. herkesin yapabileceği bir iş değil bu.
yedi numara'nın hiç de komik olmaması
-
yedi numara kahkaha atarak izlenecek bir dizi değildir. yedi numara daha çok izlerken mutlu olduğun, samimiyeti hissettiğin, içine sıcak bir tebessüm dolduran, orada o karakterlerle birlikte yaşamak istediğin; bizden, geçmişimizden, eski bir dost, güzel bir anıdır.
yedi numara aslında eski ve güzel günlerin bir zamanlar var olduğunun bir kanıtıdır.
herkes kürtlere muhtaç
-
cnn türk canlı yayınında sırrı süreyya önder'in ''kürtler kimseye muhtaç değil ama herkes kürtlere muhtaç'' şeklinde sarfettiği söz.
arkadaş ''bu ülkede kimse kimseye muhtaç değil her insan bir bireydir'' demek bu kadar mı zor.
sosyalist diyor bi de bu abi kendine.
ölen kişiden geriye kalan en hüzün verici nesne
-
saç havlusu.
babam öldüğünde 14 yaşındaydım. bir pazar günüydü ve akşamında evimiz çok kalabalıktı. insan gerçekten ilk zamanlar yiten canın acısını hissedemiyor. bir afallıyorsunuz. o zamanlar liselere giriş sınavına hazırlanıyordum bir de. o yüzden taziye dönemlerinde bile büyük bir sabır ve sükunetle amcaların, teyzelerin sınava ilişkin sorularını yanıtlıyordum.
hiç ağlamamıştım.
ilk birkaç gün böyle geçti. sanırım ben o hafta hiç duş almadım. ev zaten curcuna.
aradan bir hafta geçti, artık duş almalıydım. banyoya girdim, kapının arkasında babamın saç havlusunu gördüm. (şu bone gibi olanlardan) öylece asılıydı.
bir saç havlusuna bakıp ne kadar ağlanabilirse, o kadar ağlamıştım. sonra bağrıma aldım, bastırdım, yine ağladım. babamın öldüğünü, o saç havlusunu gördüğümde gerçekten anlamıştım.
profesörün doçenti kestiği ülke
-
başbakanın bakanı tokatladığı ülkedir.