hesabın var mı? giriş yap

  • 5 yaşındaki kızım okulda ağlamıştır:

    b: sen bugün okulda ağladın mı güzel kızım?

    k: evet, nerden biliyorsun?

    b: kuşlar söyledi.

    k: yaaa!

    b: peki neden ağladığın yavrum?

    k: kuşlara sor!

  • ticarethaneler bildiğiniz gibi hayır kurumları olduğu için içlerinde satmakta oldukları ürünleri de hayır işi olsun diye sattıkları için asla aracı oldukları bu ticari mallarda fiyat artırımına gitmeyeceklerdir. yüzde 47 zam hep para babası holding sahiplerinin cebinden çıkacaktır. siz müsterih olun, ben sordum, söylediler.

  • erbakan zammıymış. %100 de zam verseler oy moy yok.

    oyunu parayla satan, her şeyini satar. her şeyini.

  • birisi ikinci el araç diğeri 0 kilometre araç . böyle bir örnek vermek yakışmamış.

  • dünya satranç şampiyonu botvinnik'in riga'yı ziyaret ettiği sıralarda bir gün evinin kapısı çalınır. kapıyı botvinnik’in eşi açar. koltuğunun altına satranç takımı sıkıştırmış 12 yaşında bir çocuk, dünya şampiyonuyla maç yapmak istediğini söyler. ama cevap acımasızdır: “botvinnik uyuyor!”

    bu olaydan tam 12 yıl sonra botvinnik dünya şampiyonluğu unvanını 24 yaşındaki bir satranç oyuncusuna karşı kaybeder. botvinnik’i devirerek aynı zamanda ‘dünyanın en genç satranç şampiyonu’ unvanını da kazanan riga’lı yeni şampiyonun adı mikhail tal’dir. yani yıllar önce botvinnik’in evinin kapısından, koltuğunun altındaki satranç takımıyla kibarca kovulan küçük mikhail..

    edit: böyle hikayeleri çok seviyoruz, ne var ki bu olayın yaşanmadığını bir süre önce öğrendim, aradan 16 yıl geçtikten sonra da kendimi tekzip ediyorum. tal’in o zamanki en genç dünya şampiyonu olduğu doğru, botvinnik’i unvan maçında 24 yaşındayken yendiği doğru, botvinnik’in riga’ya tatile geldiği doğru, tal’in onunla maç yapmak istediği doğru, ancak botvinnik’in kapısından kovulduğu yanlış. zira tal’in ebeveynleri “öğlenin bu sıcağında ne işin var dışarda, elalemin çocukları hep uykuda, dünya şampiyonunu büyüyünce yenersin, hem ödevlerini yaptın mı sen velet” diyerek tal’e engel oluyor. gazetecilerin bir uydurması bu olay. yani gerçek değil, ama iyi uydurulmuş... beni aydınlatan deforme adlı yazara teşekkür ederim.