ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
lost
kubura melih gökçek mi düşse kurtarırsın rte mi
-
"ne demek olduğunu bilmesem de kubur denilen şeyi kurtarırım" diye cevaplanası soru.
ilaveten: bok çukuru demekmiş she is impossible adlı yazara teşekkürler.
sonuç değişmez kubur u kurtarırım. net.
başlık başta kalmış hatırlatanlara teşekkürler.
bilgisayar oyun tarihinin en şerefsizi
-
kesinlikle budur
debe editi: biliyorum debe editi konusunda çok rahatsızsınız ama mecburum bunu yapmaya.
iki gün önce balkonumuzda yavru bir serçe bulduk. yağmurdan ıslanmış. sanırım çatıdaki yuvadan atılmış. yeni yeni uçma antrenmanları yapıyor. aldık bir kutuya koyduk. dinlendi kendine geldi. kurudu. çok fazla yemese de kedi maması, bulgur şeklinde bir karışım yapıp bu karışımı sulandırarak iyice ezdik. sonra şırınga ile besledik. suyunu falanda içti. şimdi evin içinde uçacak konuma geldi. perdelere falan konabiliyor yani uçma yönünden bir sorunu yok.
size sormak, danışmak istediğim özellikle bu işin uzmanı (bilhassa veteriner) olan kişilere; bu serçeyi bugün çatıya bırakmak istiyorum tekrar yuvasına dönsün diye. ama bazı kaynaklardan annenin ve kardeşlerinin onu artık yuvada istemeyecekleri ve dışlayacakları yönünde. acaba böyle bir şey var mı? yoksa gönül rahatlığıyla yuvasına bırakabilir miyim? ya da tek başına doğaya salsam kendi başına hayata tutunabilir mi? kendine yeni bir yuva kurabilir mi?
teşekkür ederim arkadaşlar. bir kere daha debe editi yaptığım için herkesten özür dilerim.
edit2: sanırım kuş yaşabilecek. yuvaya kabul görmese bile uçup kendi başına yaşabilecek durumda. yardım eden yazarlara teşekkür ederim. bu debe editi akşama kadar silinecektir. kuşun fotolarını da ekliyorum
http://img503.yukle.tc/…age.php?id=2006img_8014.jpg
http://img503.yukle.tc/…age.php?id=8816img_8015.jpg
son edit: bu sabah itibariyle kuşu sağ salim uçurduk. korku ve heyecanla başka binaların çatılarına kondu ilk başta ama takip ettim daha sonra yuvasına geldi. yuvadakilerle durumunu bilemiyorum ama zaten yuvadan ayrılabilecek olgunluğa erişmiş. uzman arkadaşların yardımıyla bu işi hallettik. yardım edenlere teşekkür ederiz.
kuş uçtu beybi :)
bir yiyecek ile özdeşleşmiş karakterler
kaymakamın doktoru ayağına çağırması
cemal süreya
-
"ben hangi sehirdeysem yalnizligin baskenti orasi..."diyen sair
uçakta çocuk terörü kabusu
-
bebeklere bir şey diyemiyorum çünkü tek yapabildikleri gülmek ve ağlamak olduğu için uçakta avazı çıktığı kadar ağlaması çok normal. denk gelince üzüyor ama yapacak bir şey yok. ama 3-5 yaşına gelmiş artık laftan anlayan bir çocuk koltuk tekmeliyor avazı çıktığı kadar bağırıyor koltuk arasından uzanıp saçımı falan çekiyor ve anne babası ah çocuk işte canım gibi salak tepkiler veriyorsa o çocuğu elimin tersiyle koltuğuna yapıştırmak hakkım olmalı. o çocuk olduğu için öyle yapmıyor anne baba olarak siz vasıfsız olduğunuz için öyle yapıyor. gelip şımarta şımarta büyüttüğünüz çocuklarınızı burda savunmaya kalkmayın eğer zaptedemiyorsanız bizden uzak tutun. şımarıklıklarına tahammül etmek zorunda olan biz değiliz.
cinlerin yatakta saldırısına uğrayan genç
-
"şu an içimde üç harfli yok ama giripte çıktığı zaman hopluyorum"
hangi üç harfliden bahsediyorsa artık.
debe editi: slogan bulamadım
23 temmuz 2021 rtük'ten fonlanan medya açıklaması
-
dedi kontrolsüzce içeri aldığı göçmenler için avrupa'dan fon alan ülkenin resmi kurumu...
küçük kardeşe sen evlatlıksın demek
-
bana ablam aslında kardeş olan benim abla olan sensin ama gelişemedin ben seni geçtim demişti lan açtırmayın şimdi ağzımı
devamını okuyayım'a alternatif isim önerileri
-
mesela
(bkz: bitti demediniz mi lan)
anadolu tat 1071
-
allah bunların belasını versin. kadıköyde paket servis çalışan pideci dükkanım var. bunların sahibi olan çocuklar siparişe giden kuryeme çevreyoluna çıkan yolda silahlı saldırıda bulunmuşlar. çocuk allahtan yaşıyor. bana yüklü bir miktar sus payı vermelerine rağmen vicdanım el vermiyor şikayet edeceğim. hem de şimdi üstümü giyip savcılığa gidi
direnişten gülümseten detaylar
-
dün ustream'den yayın yapan birini izliyorum. semt nişantaşıydı sanırım. insanlar maskeli, gözlüklü, gazdan göz gözü görmüyor. bir yanda yaralılar var, polis sürekli saldırıyor, ortam gergin.
birden sokağın başından maskeli, baretli, elinde poşetle bir genç belirdi ve çok samimi bir sesle
"arkadaşlar kola isteyen var mı?" diye bağırdı.
belki orada olsam lan şimdi ne kolası zaten ortalık karışık diye düşünebilirdim ama, öyle içten sordu ki ben ekran başında gülümsedim. olm ne tatlı insanlarsınız ya.