hesabın var mı? giriş yap

  • hehehehhehe.

    ahmet şık geldi benim aklıma:

    "benim bayrağın arkasına gizleyecek bir suçum, dinin arkasına gizleyecek bir günahım yok."

  • kısa tarihi hakkında bilgiler verelim. kendisi, genel toplama baktığımızda türkiye'de açık ara en çok okunan çizgi roman formatıdır. zamanında baby boomer kuşağının akıllı telefonu olan bu italyan çizgi roman ekolü, ii. dünya savaşı'nın ertesinde bildiğimiz şeklini almışsa da, kökenleri 19. yüzyıl'a dayanacak kadar eski. ilk resimli hiciv yayını 1848'de, l'arlecchino gazetesinde basıldı. abd'de the yellow kid bant serisi yayınlandıktan birkaç yıl sonra, italya'da 1908 yılında il corriere dei piccoli çocuk dergisi yayınlandı. iki ekol de benzer dönemde başladı diyebiliriz. hatta ikisi de çizgi romanı bugünkü gibi özgün bir sanat dalı değil, bir çocuk işi olarak görüyordu. ve replikler ile açıklamalar, konuşma balonları yerine kareler içine yazılıyordu. aralıklı olarak çizgi roman girişimleri italya'da devam ettti. mussolini döneminde devletin propaganda aracı olarak da kullanıldı. ikinci dünya savaşı'nın ertesinde çizgi roman yayını hız kazandı ve bu süre içinde italyan ekolü kendi rengini buldu. 1940'ta büyülü rüzgar, zagor ve martin mysteré gibi bildiğimiz pek çok italyan kahramanını yayınlayacak olan bonelli comics kuruldu. essegesse isimli başka bir yayıncı tarafından captain miki -bizim bildiğimiz adıyla tommiks- 1951'de, teksas olarak bildiğimiz il grande blek ise 1954'te yayınlanmaya başladı.

    kağıt kıtlığı yaşanan bir dönemde, daha az sayfalı şeyler basmak zorunda kalan bonelli, tex'in maceralarını her sayfaya altı kare sığacak şekilde basmaya başladı. bu zamanla standart hale geldi ve bildiğimiz 96 sayfalı, renksiz fumetti formatının temelini oluşturdu. 80'lerde tv'nin yükselişiyle düşüşe geçen dönemde sergio bonelli, martin mysteré, mister no, dylan dog gibi karakterlerle bu tehlikeyi atlattı, zagor ve tex'e de yeniden hayat verdi. sergio bonelli'yi maalesef 2011'de kaybettik ancak fumetti ekolü günümüzde hala tam gaz devam ediyor ve diğer akımlardan bunalan okurlara rahat bir nefes aldırmaya devam ediyor diyebiliriz. benim de en sevdiğim çizgi roman serisi olan büyülü rüzgar (magico vento) bu ekolün bir ürünüdür, tüm sayılarını topladım ancak hemen bitmesin diye azar azar okumaya devam ediyorum.* günümüzde türkiye'deki popülerliği eskide kalmış ve yerini amerikan ana akım ve biraz da amerikan bağımsız ekolüne bırakmışsa da, gönüllerde ayrı bir yeri olacaktır her zaman.

    edit: teksas ve tommiks'in yayıncısına bonelli demişim, allah çarpar valla. düzelttim.

  • bunun normal bir açıklaması yok. muhtemelen rte hapse girdiğinde bir gece kendi kendine "bu ülkenin ağzına sıçacam, görecekler" diye söz verdi. kendi ülkesine kin ve nefret duymayan biri şu vaziyet karşısında 1 saniye bile beklemeden seçim kararı alır.

  • neden okuduğumuzu düzgün anlamıyoruz? neden sorgulamıyoruz anlamıyorum. esp'yi her markada aynı adla adlandırılmasını gerektiğini sanmak nedir? mazdanın bütün donanımlarında esp vardır. ama mazda buna dinamik stabilite kontrolü (dsc) demektedir.

    esp harflerini göremeyince vurun abalıya.

  • kazanda su ısıtıp, taburede oturarak maşrapa yardımıyla yıkanan çocukların en sevdiği ritüeldir.
    banyonun bittiğini müjdeler.

    detayına inersek;

    kazanda su ısıtılır, kaynar hale getirilir.
    kazan suyu çok sıcak olduğu için biraz kaynar su, biraz soğuk musluk suyu karıştırılarak su ılıştırılır.
    maşrapa yardımıyla kafadan aşağı dökülmek suretiyle yıkanılır. aralarda şampuan ile baş, hacı şakir sabun ile vücut köpüklenir.
    tüm köpük maşrapa ile dökülen sularla temizlendikten sonra kovanın dibinde 2-3 parmak kalınlığında su kalmıştır. kalan suyun seviyesi maşrapayla alınamayacak kadar azdır ancak emin olun bir maşrapanın alabileceği sudan da fazla hacme sahiptir. (bir çocuk "hacim" kavramıyla ilk orada tanışır.)
    bu aşamada banyo seansı pratikte sona ermiştir çünkü kalan suyu boca edeceğini önceden bilen parlak zekalı çocuk, gerçek temizlik işini bu son suya bırakmaz. bilir ki, bu suyu boca ettikten sonra su doldurulmaya da üşenilecektir, banyoya devam etmeye de.
    neticede banyoyu resmi olarak da bitirmiş olmak için kova alınır, ters çevrilmek suretiyle kafadan aşağıya boca edilir.
    ayağa kalkılır ve titreye titreye elinde havluyla bekleyen anneye/babaya koşulur.

    ps: öncesinde ya da sonrasında bizimkiler izlemek sünnettir.

  • twitter'da denk geldiğim açıklama. @gelbanagorbeniaskinneyledi sağolsun usenmemis resim halindeki açıklamayı yazıya dökmüş. buraya kopyalıyorum.

    --- spoiler ---

    otobüs gibi toplu taşıma araçlarının önceden belirlenen güzergahlar ve bu güzergahlar üzerinde bulunan mola yerleri dışında, hayati tehlike arz edecek durumlar hariç olmak üzere durması, bizzat toplu taşıma sisteminin bu niteliğinden dolayı amaca uygun değildir. anayasanın 2.maddesinde türkiye cumhuriyeti,demokratik,laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak tanımlanmıştır. anayasanın 14.maddesine göre,anayasada tanımlı hakların hiç biri,özellikle demokratik ve laik anlayışı ortadan kaldırma amacıyla kullanılamaz.

    anayasanın 23.maddesi "yerleşme ve seyahat hürriyeti" ni ve 24.maddesi "din ve vicdan hürriyeti" ni güvence altına almıştır. buradan hareketle müvekkil şirketin,sadece bir veya bir kaç yolcu ibadet edecek diye, ibadet etmeyen ve öngörülen zamanda varmak istediği noktaya ulaşmak isteyen diğer yolcuların, bahsi geçen anayasal haklarını görmezden gelmesi şirket politikamız nedeniyle mümkün değildir.

    tüm yolcuların bu prensiplere saygı duymasını beklediğimizi kamuoyuna saygı ile duyururuz.

    https://twitter.com/…?t=ij6wmavhnxaphrnkaobjhq&s=19
    --- spoiler ---

    edit: yaşanan olayla ilgili başlığı sabah görmüştüm ama şimdi bulamadım. başlığı gönderen olursa bu entry'de yer vereyim

    edit 2: olayın nedeni şuymuş.
    https://twitter.com/…?t=er3n8psdf0rbfqkiryodyg&s=19