ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayırlı işler'in ingilizce karşılığı
-
steve jobs.
21 ocak 2015 burger king dayak rezaleti
-
bu iş sadece burgerda değil malesef bir çok restoranda böyle.şöyleki geçen yaz şu tavukçulardan birinde yemek yiyorum, yol kenarında bi masadayım.bir tane çocuk yanaştı abi bir lira vercilerden, daha küçük belli.dedim abisi para vermem ama yemek yersen gel alayım ne istiyosan.çağırdım geldi, masaya oturdu, bu tepsi üstüne konan menüden baktık işte, bu acılı dedim, bu kemikli neyse seçti bi tanesini.sen otur burda dedim ben alıp geliyorum.gittim işte söyledim kasadakilere, hani o arada böyle sağa sola bakınırsınız ya bi baktım servis elemanı çocuğu çekeliyor kolundan.çıktım dışarı ve diyalog şöyle gelişti g:garson b:ben
b:ne çekeliyon lan çocuğu bıraksana
g:abi sen bunları bilmiyosun bikbikbik
b:olum neyi bilcem ben oturttum masaya, bana yok sıkıntısı.
g:abi hergün böyle yapıyolar bunlar bikbikbik
b:parayla değilmi olum aldım bende yiycek çocuk bırak.
g:abi müşteriler rahatsız oluyo bikbik
neyse döndüm ben rahatsız olan varmı dedim, herkes sorun yok gibi kafa salladı.verdim çocuğa yedi bi güzel saol abi dedi gitti.sığır garson ya sanki dük soyundan geliyoruz hepimiz, sinirlendim yine akşam akşam.
yaran fıkralar
-
bu hikaye kıbrısda geçmis gerçek bir olay; yasli bir amca, eseginin üzerinde karayolunda seyretmektedir.
bunu gören trafik polisleri, amcaya takilmak isterler ve durdururlar.
polis: be amca, necin dakman golani?
(golan: emniyet kemeri.)
amca: dakmam be iste!
polis: e bak gördün mu, simdi ceza keseceyik.
amca: kes bakalim ne keseceysan da gidecem, acele isim var.
polis: peki amca, cezayi sana mi yazalim yogsam esege mi?
amca: ???
polis: yani cezayi sana yazarsak bes milyon ödeycen, esege üç milyon
ödeycen.
amca: bana kes o zaman.
polis: neden sana keseyon amca?
amca: onun sicili temiz kalsin, polis yapcez onu !!!!
kleptomani
-
çalma hastalığı olarak bilinir fakat hırsızlıktan farklıdır. bu bir psikolojik rahatsızlıktır. kişide oluşan dürtü kontrol bozukluğu olarak nitelendirilir. kişi maddi bir ihtiyacı olmadan, herhangi bir çıkar sağlama düşüncesi olmadan bir nesneyi izinsiz olarak almaktadır. kişi bu dürtüsüne engel olamaz ve yanlış olduğunu bilse de o nesneyi gizlice almak için büyük bir istek duyar ve bunu eyleme döker. türkiye'de çok sık görülmemekle birlikte genel olarak üst sosyo-ekonomik düzeyde insanlarda görülmektedir. en büyük sebebi ise stres faktörüdür. genellikle kişi kendini bulunduğu düzeye ve gruba ait hissetmemektedir.
bu durum kişinin alt düzeyden üst düzeye yükselmesi ve kendini yükseldiği düzeye ait hissetmemesi ile ortaya çıkabilmektedir. kişilerde iki grup arasında kalma ve çelişki yaşaması durumu görülür ve bu durum kleptomaniye neden olabilmektedir. bunun dışında çocuklukta yaşanmış bir takım travmalarda sebep olabilir.
tedavisinde ise öncelikle kleptomani hastalığının altında yatan sebep araştırılır o yönde bir tedavi yöntemi izlenir. psikoterapi ve ilaçlı tedavi bazen de hipnoz yöntemi kullanılmaktadır.
yalnız yaşadığı halde her gece çay demleyen insan
-
yine de yalnız yaşadığı halde 3 çeşit yemek yapan insan değildir. porsiyonları küçük yapıyorum tabi. ama bazen kendi kendime 'pff kabak mı bu, istemiyorum ya, soteden yerim sadece' dediğim oluyor, ulan sen yaptın kabağı amk niye yemiyosun. harbiden. bazen hem kola hem ayran hem bira alıp dolaba koyuyorum mesela, yemek vakti gelince de 'hmm hangisini içsem acaba lan çok kararsız kaldım fanta yok mu amk' diye düşünüyorum. ben reçeli hiç sevmem, yemem de. 40 yıl reçelsiz yaşayabilirim, o derece. ama geçen gün reçel aldım iki kavanoz, dolaba koydum arada bir gözüme çarpsın da 'bu reçellerin ne işi var burda' diye sinirleneyim. hehe.
iş hayatında türev ve integrali kullanan insan
-
milli eğitim bakanlığına bağlı bir lisede matematik öğretmeni olan insandır.
seren serengil ve yaşar ipek'in ilişki sözleşmesi
-
yaşar ipek koydurduğu 7. maddeyle kaderin efendisi olduğunu ispatlamıştır adeta.
-benle yaşlanacaksın.
kadının genç ölme ihtimali bile yok. o kadarrrrr....
türkiye'de her 2 çalışan 1 emekliye bakmak zorunda
-
(bkz: 80 milyonun 1 kişiye bakması)
kerimcan durmaz
-
cem yılmaz bir zamanlar uçan sabri için şunları söylemişti: “bir adamı stüdyoya çağırıp uçmasını beklerseniz o da uçar.”
kaynak
birini edepsizlik yapsın diye markalaştırırsanız o da yapar.
sinem kobal
-
sevgiliye göre şekil değiştirenlerden. arda'yla birlikteyken hiç bir toplumsal olaya karışmayan, nikahına recep tayyip erdoğan'ı çağıracak olan biri iken, arda'yla ayrılınca "berkin elvan ölümsüzdür :(" paylaşımları ayyuka çıktı.
en sevmediğim ve asla saygı duymadığım kadın tipi bunlar ya.
mesela, gülben ergen mustafa erdoğan'la evliyken kürt'tü, boşandı türk oldu, erhan çelik'le evlendi muhafazakâr oldu.
debe edit'i : minik eymen için
otobüste herkese gülen bebeğin size bakıp ağlaması
-
bugün başıma gelen olaydır.
ben çocuk sevmem. bebek, çocuk hepsinden uzak dururum. ama otobüsteki çok şirindi. herkese sırıtıyordu. ben de ona doğru döndüm. maksadım agucuk gugucuk falan mı yapmaktı bilmiyorum.
bana baktı. önce suratı asıldı. sonra da ağlamaya başladı.
otobüste haliyle herkes bana baktı. "acaba ne yaptı çocuğa" der gibi. ne yapcam lan? manyak mısınız siz..
ulan adi bebek, büyüyünce bu entryi okursan sana sözüm şu, seni hiç affetmeyeceğim.
o değil de bi bebekten ayar yemediğim kalmıştı. o da oldu.