hesabın var mı? giriş yap

  • birini dışarda bi yere davet ettiğinde hesabı daveti yapan öder. eğer davet ettiği şahıs tek gelmemiş ise diğer hesapları da daveti yapan kişi öder. malesef böyle :(

  • az önce böyle bir şey gördüm. vatansever chp seçmeni önünde televizyonda vs. vs.

    kılıçdaroğlu yetkli bir makamda değil. göçmen ve sığınmacı politikasından memnun değilsen hükümetten birilerini çağırırsın. erdoğan daha dün dedi, biz ensar terbiyesiyle büyüdük, sığınmacıları göndermeyeceğiz diye.

    sonuç olarak komik, anlamsız bir çağrıdır. kılıçdaroğlu'nun alakadar olacağını sanmam.

    ekleme: ümit özdağ'ın çağrısı

    kılıçdaroğlu'nun cevabı

  • bilmeyenler icin not: burasi yalikavak'in biraz disindaki club flipper ve cevresi... merak edenler haritadan detayli olarak inceleyebilir...

    ilk fotografta hic insaat izi olmayan yer var ya hani yarimadanin ucunda... hah iste, orasi yakin zamana kadar sit alaniydi da o yuzden insaat yoktu... tabii sonra malum parti gerekli yasa degisikliklerini yaparak o alani sit olmaktan cikardi ve hemen insaata girisildi... hani demisler ya "bodrum belediyesini kimler yonetiyor falan filan" diye, belediye ile alakasi yok yani o isin... tabii "senin arsan olsa da 10-20 milyon verseler satmaz miydin muteahhite" diyenlerin topu da bu durumda taca cikiyor zira burasi sahis arazisi degil devlet arazisiydi...

    bir de o bolgeyle ilgili durumun vahametini anlamak icin uydu goruntusunden cok asil o yarim adanin karsi kiyidan fotograflarina bakmak gerekir (soyle bir aradim google'dan ama ben bulamadim)... o 10 sene evvel insaatin olmadigi yer, koni seklinde bir tepeydi, simdi kesik koni halini aldi... o derce yonttular, trasladilar koca tepeyi... ustune de beton doktuler... ve burasi bodrum yarimadasinda bu sekilde talan edilen tek yer degil, buna benzer 100'un uzerinde talan hikayesi cikar... zaten bolgede beton istilasindan nasibini almamis herhangi bir kose-bucak da kalmadi...

  • sarkisi bile hazirdir.

    pembe bir metrobus gordum ruyamda
    hanim yolcular beklerler durakta
    icindeyken cigerim doldu bir anda
    les gibi ter kokusuyla

    coluklu cocuklu ablalardi hepsi
    hepsinin basinda birer namus bekcisi
    mis gibi gül suyu kokuyorlar
    duraklarda

  • bunu alanların evine gidildiğinde müzik setini görüp "aa siz de mi aldınız?" die sorulduğunda suratlarında bir mahcubiyet olurdu.."napalım aldık .mna koyum bi hata yaptık" der ifadesini görürdük. savunmaya geçerlerdi "tv'de kocaman gözüküyordu" diye.

    bir de unutmadan, bu müzik setini çeyizlik olarak olanlar haricinde daha geniş eve çıkanlar bile olmuş. aldığım duyumlar o yönde.

  • dayım gençliğinde bir kızı beğeniyor, ailecek toplanıp istemeye gidiyorlar. kızın ailesi kızı veriyor. düğünde fark ediyorlar ki istediği kızın ablasını vermişler, bozmuyor evleniyor dayım da. meğer isterken kızın adı hiç geçmemiş. şimdi çocuklar, torunlar yaşayıp gidiyorlar. söylediklerine göre yengemin bu yanlış anlaşılmadan hala haberi yokmuş.

    edit: bugün geldi yengem bu kadar lüzumsuz insan olamaz. kesin kardeşi gösterip ablayı kakaladılar zavallı dayıma.

    edit2: anneme sordum tekrar düğünde değil söz kesilirken ablayı aldığını fark etmiş dayım. babayı almak gibi bir şey lan.

  • toplumda gelişmemiş sinema kültürü yeteri kadar eleştiri üretmediği için filmlerde her zaman aynı kalitesizlikte kalıyor,temel sorun budur.

    ayrıca farklı film türlerine yatırım yok, garanti para peşinde koşan yapımcılar kalitesiz saçma romantik komedi ve komedi gibi filmlerden başka filmlere para yatırmıyor. polisiye, suç,gerilim,gizem,bilim kurgu ya da tarihsel filmleri hakkıyla çekebilecek yetenekli yönetmen de zaten yok.

    hem işi yaparken öğrenenler olsun hem de okullardan gelip yönetmen olmaya çalışanlar olsun yeteri kadar genel kültür ve sinema bilgisine sahip değiller.

    hem yeterince eleştirilmeyen hem de eleştirilince "emek verdik ama biz" biçiminde savunulan filmlerde film kötü olsa da "ekmek parası be abi" biçiminde verile tepkiler bile görülebiliyor. verilen emeğin kalite yaratmaması, ülkenin kültürünün yansımaları ve gelişmemiş eleştiri yeteneği sadece sinemada değil her alanda mevcut.