ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gripten daha hızlı kurtulma yolları
-
öncelikle grip olduğundan emin olun: viral bir rahatsızlıkla bakteriyel rahatsızlığın tedavisi farklıdır.
viral: burun boğaz iflas iken sıcak içecekler (çorba, hele mide de bozuksa tavuk suyuna çorba gibi tok tutacak ya da mide rahatsa baharatlı çorbalar, adaçayı, papatya, tarçın. ekinezya kış çayı harmanları çok dandik olabiliyor)/uyku, c vitamini ve (ihtiyaca göre) aspirin, bolca terledikten sonra üzerine duş, antibiyotik yok. açılmaya başlayınca iyi giyinip soğuk havada gezmece.
bakteriyel: istirahat, ılık hatta serin içecekler, sıcaktan kaçının. çorba iyidir, ama kaynar sıcak olmasın. çabuk iyileşmek gerekiyorsa doktordan antibiyotik talep edin ve rapor alın. üşütmeyin, sıcak sıcak uyuyun, gözlerinizi kapatın olmadı.
ikisinde de açılmaya başlayınca mutlaka kalp atımını ve nefes alımını hızlandıracak işler yapın, balgam atma süreci hızlansın (onları yutmuyoruz, tükürüyoruz, hijyen hassasiyetimiz de bir seviye daha artıyor). öksürük içinde kalacak olursanız da su içip istirahate devam.
will smith'in oscar'dan 10 yıl men edilmesi
-
suç chris'te. kadının saçıyla dalga geçeceğine sikseydi başına hiçbir şey gelmeyecekti. will de bu duruma düşmeyecekti.
imamoğlu ile taksiciler arasındaki atışma
-
link
istanbul belediyesinin yeni çıkaracağı ve şahıslara satmayıp kiralama yoluna gideceği taksi plakaları taksici sözcülerini gerdi.
oy baskısıyla her istediğini yaptırmaya alışmış taksiciler dumura uğradı. halkın menfaatini koruyan başkana sevgiler.
kenzo
-
1939'da himeji'de doğdu. ailesi onun uluslararası ilişkiler tahsil etmesini istemişti ama gönlü başka yerdeydi. o yıllarda kapılarını henüz erkek öğrencilere açan tokyo'daki bunka moda okuluna yazıldı. ödüller aldı, mağazalara koleksiyon çizmetye başladı. ne var ki 60'lı yıllarda henüz dünya çapında tanınan bir japon modacı yoktu, daha doğrusu "japon" ve "moda" kelimeleri bir arada düşünülmüyordu bile. o dünyanın kalbi o dönem hala paris'te atıyordu ve bizim muhteremin de idolü gene paris'te tezgah açmış olan yves saint laurent'di.
tokyo'da oturduğu daire 1964 yaz olimpiyatları için istimlak edilince, moda okulundaki hocası chie koike'nin tavsiyesiyle aldığı istimlak parasını bilete yatırdı ve bir gemiye atlayıp önce marsilya’ya, oradan da trenle paris’e geçti. gare de lyon'da trenden indiğinde yıl 1965'ti.
paris pahalıydı, onu da kimse tanımıyordu. haliyle başlarda çok zorlandı. giysi tasarımlarının çizimlerini 25 frank gibi düşük paralara satarak karnını doyurmaya çalıştı.
1970 yılında bit pazarında ürünlerini satarken rastladığı bir hanımefendiden kiraladığı ve galerie vivienne içinde yer alan dükkanda, daha sonra bir parfümüne de ismini vereceği “jungle” adlı ilk butiğini açtı. butiğin ismi içerisinin duvarlarının orman motifleriyle bezenmesinden ilham alınarak verilmişti.
sonrasında yavaş yavaş ünlendi, şık bir pasaj olan galerie vivienne içinde ilk defilesini yaptı. defile ama ne defile; parası olmadığından sivilcelerinden dolayı katalogdaki en düşük fiyatlı modeli seçti, bütün sivilcelerini yeşile boyayarak "konsept makyaj" havası verdi.
tasarımları beğenildikçe bilinirliği de arttı, elle’e kapak oldu , allah ona "yürü ya kulum! ne duruyorsun olm, illa japonca mı söyleyelim?" dedi. markası şöhrete kavuşunca kaçınılmaz olarak o da her mpodacının yaptığını yaptı ve parfümlerde kullanılmak üzere isminin lisansı verdi. çok sevildi, çok sattı onun adını taşıyan parfümler. hatta çoğu kişi onu sadece parfümleriyle tanıyıp modacı olduğunu dahi bilmediler.
en ünlü parfümü ise 2000 yılında çıkan ve alberto morillas tarafından tasarlanan flower by kenzo’ydu.
neyse, daha uzatmayalım ve dün covid-19’dan vefat ettiğini öğrendiğimiz kenzo takada'yı aynı parfümün 2005’te satışa çıkan “l’elixir” versiyonunun reklâmını izleyerek uğurlayalım, merhuma "r.i.p." diyelim.
not: bu reklamın müziğini tanıyanlarınız olacaktır ve hemen "deep purple'ın şarkısı ya bu, child ın time işte bildiğin" diyeceklerdir. hiçbir şeyden bu kadar emin olmayın arkadaşlar, belki gerçekler sizin bildiğinizi sandığınızdan farklıdır. bakın şurada bu parçanın olayı uzuun uzuun flood halinde anlatılmış. ilgilenenler, hele ki sabırları da varsa, okuyabilirler.
2 temmuz 2015 elektronik ürünlere ek vergi gelmesi
-
%41 + %16 oranında olmalıdır. vatandaş en fazla bu sayılar tarafından s.kilmeyi seviyor.
fatih terim'in volkan'ı milli takıma almaması
-
- hocam neden böyle bir karar aldınız ?
- milli takımı insanlardan oluşturuyoruz.
- ok.
joachim löw
-
hayat çok garip amk. bundan 12 sene evvel adamı futboldan anlamıyor diye 6 haftada adanaspor'dan kovmuştuk şimdi dünya kupası sahibi. çocuklarına anlatıp taşak geçer herhalde.
nusret'in fenerbahçe soyunma odasına alınmaması
-
hele şükür bir yere de girememiş dediğim olay. yırtık dondan çıkar gibi her yerde amk tuzcusu.
kaan boşnak'ın ifşa olması
-
yuzyuzeyken konussalardi keske
iran sınırında donarak ölen kadın
-
çoraplarını çıkarıp çocuklarının ellerine takmış, donmasınlar diye. çocuklarıyla sıcak bir yuvada yaşamak varken donarak ölmesi bu dünyanın ne kadar adaletsiz ve iğrenç bir yer olduğunun ispatıdır.
everest'e bırakılan çöplerden çıkan bim poşeti
-
"yarın gel başla!"
-yeni şafak-
tanım: ibretlik çalışma