ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
akbank'ın evden çalışan şube çalışanları reklamı
-
zerre kadar samimiyeti hissettirmemiş reklam, yok efendim “çayımı aldım karşınızda içiyorum” yok “ipad’im yanımda”, yok “kronik hastalığınız var, dikkat edin” bir de kucakta çocuk falan hani sanırsın yardım kuruluşunun reklam filmi.
sabah deniz çarşaf gibiydi diyen amca
-
katlanablir sandalye, beyaz şapka ve dizine kadar inen krem şort üzerine giydiği düğmeleri yarısına kadar açık gömleği standart donanımı arasındadır.
kendini kaptırıp önüne gelene sıkan polis
vapurda mülteci döven sosyal medya ünlüsü
-
gariban dediğin adam eli sikinde bekleyen sapığın teki, hiç adalar vapuruna binmediyseniz bir kere binin de bunlardan yüzlercesinin iğrenç bakışlarına mağruz kalın da sonra yorum yapın.
17 mayıs 2000 galatasaray arsenal maçı
-
penaltılar kullanılıyordu. heyecandan annemle yerimizde oturamazken bir ara balkona çıktık, bıraksan hatim indireceğiz dua ederken. o an kafayı kaldırdığımda karşımda gördüğüm manzaraysa elinde hakikaten kur'an'ı, başında örtüsü karşı komşumuz okuyor. onunla göz göze geldik, içeriye tekrar girdiğimdeyse popescu son penaltıyı kullanmıştı bile.
çoluk çocuk, kadın, erkek tüm türkiye'nin inandığı, en derinimizden gelen bir duaydı 17 mayıs. tekrar kutlu olsun ulusun evlatları, fatih'in aslanları!
13 mayıs 2015 fenerbahçe kayseri erciyesspor maçı
-
en çok bütün sezon boyunca saat 00:00'ı bekleyip fener dördüncü yıldız için sahada entryisi giren elemana üzüldüm. suanda napiyo acaba?
ahahahahahahahah.
anadolu lisesi almancası
-
benim için "ich bin fünf zehn jahre alt"dır. 30 yaşına geldim, almanca yaşım 15'te kaldı.
bu da yerine buda yazan öküz
-
(bkz: buda)
otel fiyatlarının uçması
-
8000 dolara 2 kisi uc ay boyunca uzak dogu'da kral gibi yasarsin. tayland, endonezya, malezya, vietnam, singapur, kambocya, filipinler birinden digerine gecersin. boyle bir parayi bedava kokteyl icmek icin bir tatil koyune vermek tek kelimeyle vizyonsuzluktur.
olduğundan genç göstermek
-
dışarıdan bakıldığında güzel bir şeymiş gibi duran ancak uzun vadede can sıkıcı olan özellik.
30 yaşındayım. çalıştığım hastaneye gelen hastalar beni stajyer sanıyor. haliyle müdahalelrini bana yaptırmaltan kaçınan oluyor. her biine ayrı laf anlatıyorum.
trafikte polisler zamanında farkederlerse sürekli durdurup ehliyet soruyorlar. hatta bazıları ehliyetsiz bir ergen yakalımış edasıyşa -delikanlı ehl.yet vardır umarım diyor.
bu sene tekrar üniversiteye başladım. çocuklar muhabbette girerken kendi aralarında yaptıkları gibi biraz -lan -lun diyorlar. yaşımı fark edince özür dileyip sizli bizli konuşmaya başlıyorlar.
ama sanırım en komiği bir kaç sene önce babaannemin mezarı başında yaşandı. mezarın yakınlarından geçerken bi uğrayim dedim. mezar başındayken köy ahalisinden bi amca geldi yanıma.
-evladım nerden geldin sen
-şehir merkezinden
-nası geldin
-arabam var amca
-sen araba koşabiliyor musun yaşın kaç senin
-28 amca
-vah vah sen niye böyle kaldın evladım
-?!@:!?
(oysa normal bou ve kilodayım güdük değilim sadece genç gösteriyorum)