hesabın var mı? giriş yap

  • videoda asil komik olan sey rus'un soz konusu turk guresci tarafindan soylenen kufurleri ayni sekilde tekrar etmesidir.

    asdfghjk

  • "bak beyim... sana iki çift lafım var. koskoca adamsın. paran var, pulun var, her şeyin var. binlerce kişi çalışıyor emrinde. yakışır mı sana ekmekle oynamak? yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? ama nasıl yakışmaz... ben boşuna konuşuyorum. sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. hıh... sen... büyük patron, milyarder, para babası, fabrikalar sahibi... sen mi büyüksün? hayır biz büyüğüz, biz! sen bizim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! gözümüzde pul kadar bile değerin yok. ama şunu iyi bil; ne oğluma, ne de gelinime hiç bir şey yapamayacaksın. yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizleri. çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. bizler birbirimizi seviyoruz. biz bir aileyiz. biz güzel bir aileyiz. bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun?! dokunma artık aileme. dokunma bizlere. dokunma oğluma, gelinime... eğer onların kılına zarar gelirse, bu arada bora ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, bora, hiç düşünmeden çeker vururum seni! anlıyor musun? vururum ve dönüp arkama bakmam bile."

  • mevcut şartlarda o durumda yapılabilecek en temiz hareket.
    arkadaşı doğru kararından dolayı tebrik ediyorum.

  • süt kardeşler filminde rakı bardağını buzladılar. ulan aslında bi kere gerçekten rakıyı buzlasanız tadını alacaksınız ama bilmiyosunuz işte.

  • bir an bile emekli olmayı düşünmediğini söyleyen 85 yaşındaki suşi ustası jiro ono'nun, 3 yıldızlı restoranı.belgeselini izledikten sonra adama hayranlık mı duysam üzülsem mi bilemedim.
    -küçük yaşta ailesi tarafından terk edilerek çalışmaya zorlandığı için, 85 yaşında bile emekli olursa dönecek bir evi olmadığını söylüyor.o çocukluk travmasıyla adam mesleğine nasıl tutunduysa artık, küçücük, tuvaletleri dışarıda olan restoranına michelin tarafından 3 yıldız verilmiş.
    -yıllardır aynı rutini tekrarlamaktan hiç sıkılmamış ve tatillerden nefret ediyor.
    -iki oğlu var... büyük olan babasının yerine geçeceği için hala babası ile beraber çalışıyor. küçük olanın hazır olduğunu anladığı anda kendi restoranını açmasına yardım etmiş.
    -iki oğlunu da üniversiteye göndermemiş ve kendi mesleğini yapmaya zorlamış.
    -küçük oğlu restoran açtığında ona artık dönecek bir evi olmadığını bu yüzden sıkı çalışması gerektiğini söylemiş.bununla ilgili, şimdilerde ailelerin, çocuklarına ne olursa olsun dönecek bir evleri olduğunun garantisini verdiklerini, bu nedenle çocukların sürekli başarısız olduğunu söylüyor.
    -85 yaşında bir insana göre inanılmaz dinç ve en büyük korkusu restoranından ayrılmak zorunda kalmak.
    -bunların dışında inanılmaz sevimli bir adama benziyor.

    şu adamın azminin yirmi de biri ben de olsaydı keşke dedim izlerken.uzun ömürler diliyorum kendisine.

  • rezil olmaya doymuyorum.

    bugün yeni aldığım kulaklığı telefonuma takıp, 45 dakikalık otobüs yolculuğum boyunca müzik dinledim. dinlediğim şarkılarla moda girdim, kendimi klipte gibi hayal ettim, sesimi çıkarmadan mırıldanarak eşlik ettim, arada bir camdaki yansımamdan kendimi izledim, pek karizmatik buldum kendimi. ta ki ineceğim durağa yaklaşırken kulaklığın tekini kulağımdan çıkarana dek...

    kulaklığı çıkardığımda ve müziğin hala oldukça yüksek bir şekilde çalmaya devam ettiğini fark ettim. her ne kadar hala inanmak istemesem de aptal telefonum kulaklığı takmamı umursamamış ve sesi dışarı vermeye devam etmiş. bense yol boyunca bağırta bağırta birbirinden tuhaf şarkılar dinleyen, herkese dinleten, dahası bunu yaparken de kulaklığı kulağında olan ve sallana sallana şarkıya eşlik eden bir embesil tablosu çizmişim.

    ölmek istiyorum...

  • çok değil bundan 1.5 sene önce rusya'nın ankara büyükelçisi aleksey yerhov s-400'ler hakkında ne demiş beraber bakalım.

    'türkiye'nin bizden satın almak istediği ürünü biz sattık. bu sistemlerin sahibi türkiye'dir. tamamen ülkenin kararına bağlı bir durum. duruma basit bir örnekle bakalım: ben bir aracın distribütörüyüm siz de benden araç almak istediniz. satış yaptık. sizden parayı aldım, aracı verdim. araç sizin. ister plaja gidin, ister patates taşıyın, isterseniz üstüne makineli tüfek monte edin savaşa katılın,onu garajda saklamak sizin doğal hakkınız.'

    kaynak

    bu açıklama ışığında ukrayna isterse sihaların üzerine makineli tüfek takıp taraya taraya bile gidebilir, isterse de marş şarkı yazar ve bundan türkiye'nin sorumlu tutulması gibi saçma bir mantık olamaz.

    (bkz: senin adamın gol diyo)