ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mini elbiseyle otomobil kullanan teşhirci kadın
-
(bkz: yobaz, lütfen.)
yıllar sonra gelen edit: sanırım başlık başa kalmış. bir yobaza ufak bir ricada bulunmuştum.
bir kadının temizlikte kontrolü kaybettiği an
-
tavanı nasıl silebilirim diye düşündüğü andır.
taksim'de taksicilerin zıplatılması
-
otelde müsterim var, onu alacagim diyor. bunu söylemek yirmi saniye elleri titredikten sonra aklina geliyor. polis arabasini baglarken calistigi taksi duragini arayip "beni polis durdurdu. falanca otele yeni taksi gönderin" demek aklina gelmiyor. nereden baksan saygisizlik, nereden baksan düsük zeka.
taksiyi yol kenarindan durdurmaya calisan müsteriyi cani istemedigi icin almadi. adamlar taksicilik degil rakipsiz tekel olarak "vip tasimaciligi" yapmak istiyorlar. aracin her tarafina "lüks taksi" yazmis olmalari bile "normal müsteri almayiz" sinyali veriyor. bir insanin "ben polisleri kandiririm" demeden önce kendi zekasini tartmasi sart.*
microsoft türk firması olsaydı olabilecekler
-
-microsoft nakliyat inşaat turizm makine sanayi şarküteri bilişim ve ticaret ltd. şti.
ebru baki'nin efsane kuru
-
fon muzigi gulmekten oldurmustur. bu gozlemleri kim yapiyor nasil yakaliyor hayret ediyorum.
ahmet dursun seba gitsin
-
bunu söyleyenler " 14 sene oldu senin süren doldu , yeter artık seba artık istifa " da demişti . sonra tanrı beşiktaş'ı tüpçü ile cezalandırdı
oyun cd'sini müzik çalara takmak
-
hey gidi hey.
liseliler bilmez.
bu eylemin sonucunda, müzik çaların oyunun müziklerini tıkır tıkır çalması olasılığı %90 gibi bir şeydi.
bir kediyle yaşamak
-
bir kediyle yaşamak, evde küçük bir çocuk varmışcasına önlem alarak yaşamaktır.
- içi kızgın yağ dolu tavanın sapını ocağın iç tarafına doğru çevirmek (pati atarak tavayı üstüne devirmesin)
- yanan mumu yanına yaklaştırmamak (bıyığı kuyruğu yanmasın)
- çamaşır ve kurutma makinesini doldurmadan evvel içini kontrol etmek (içine girip yatıyor)
- bıçağı tezgahın kenarında bırakmamak (sapına pati atıyor, kafasına saplanabilir)
- kapıları, pencereleri hızlıca kapatmamak, rüzgarın çarpmaması için önlerine ağırlık koymak (sıkışabilir, bir keresinde az daha kafası kopuyordu)
- ortalıkta permatik bırakmamak (oyuncak zannediyor, elini ayağını kesiyor)
- ortada deterjanlı su bırakmamak (içiyor, manyak mıdır nedir)
- klozete blok takınca kapağını hep kapalı tutmak (mavi suyu da içiyor)
- zeytinyağı, sıvı yağ tenekesinin tıpasını sıkıca kapatmak ( devirip yağla oynuyor)
- balkon kapasını kapatırken her zaman içeride olduğundan emin olmak (bir gece balkonda kalmış, sabah çok dinlenmiş bir şekilde uyandığımda anlamıştım bunun ortalarda olmadığını, yazık kulakları filan hep buz kesmiş)
- eğer ortalarda görünmüyorsa ve dışarı çıkmak gerekiyorsa gardrop kapağını açık bırakıp evden öyle çıkmak (bir gün eve geldim, dolaptan miyav sesleri geliyordu, tüm gün dolapta kapalı kalmış)
- pencere açıkken dikkatli olmak (i believe i can fly)
ve daha bir sürü şey, anksiyete bozukluğu yaşıyorum bunun sayesinde.