hesabın var mı? giriş yap

  • 2 yıl sonra edit: hiç bir şey bahane sayılmıyor evet. son 1 aydır ben de bu grup içerisindeyim. evet kötü hissediyorum. hayata pause tuşu istiyorum. kişisel meselelerini hallettikten sonra işe devam etmek istiyorum. neyse.
    düzeldim editi: 1 ayın farkını günde 15 saate yakın çıkararak telafı etmeye çalışıyorum. vicdanım rahat aslında, yaptığım işi kötü yapmadım, kişisel ciddi bi kaç problemden dolayı erteledim diyebilirim. memnuniyetsizlikleri de bi kaç güzellik yaparak telafı ettim. iyi bir çalışan oldum sözlük, mutluyum.

    son 6 - 7 aydır istisnasız her gün şu cümleyi kuruyorum. kodugumun memleketinde bir tane mı işini düzgün yapan adam olmaz?

    her gün bir şeylerle karşılaşmak zorundasın. otobüs şoförü mal taşır gibi otobüs kullanır, garson seni sikine takmadan siparişini alır eksik getirir, paketçi evdeki kızlara sulanır taciz eder, klimacı her defasında bir şeyleri yanlış yapmıştır.

    bu böyle uzar gider ve bu memlekette her şey bir yerden boka sarmaya devam eder.

    edit: işini düzgün yapmayan sadece yukarıdaki meslek grupları değil. yanlış anlamak istemiş yine işini iyi yapan çok şeker insanlar. yukarıda yazdıklarım 18 saat içinde yaşanan ufak şeyler. buraya her gün yazacak olsam geçen haftadan itibaren babamı öldürmeye çalışan bir doktor, bir yazilimciya verilen 3 aylık işin 10 günde tamamlanmasını bekleyen iş sahibi ( o da yazılımcı- en iyisi olduğunu iddia edenlerden-), her gün işyerine gelen ve kovulunca çıkarmakla tehdit eden gerizekalı bir mülk sahibi, dönerden kıl çıkınca sizin saçınız yok mu diyip para isteyen bir dönerci, imzasını satmak isteyen bir mühendis eklenebilir. ki bunlar hatırladıklarım.

  • içerken de yürüyüş yaparken de ikisi de bana çok eşlik etti. ikisinin de birçok şarkısını ezbere bilirim. hep derdim "bu iki kadına bu şarkıları yazdıran adamlar kim? onların yerinde olmak vardı" diye.

    barışma şerefine bir düet yaparlar artık. yaparlarsa, messi ve ronaldo'nun aynı takımda oynaması gibi bir etki olur sevenleri için.

  • bir askeri lise mezunu olarak söylüyorum, rezilliktir.

    5 ay / 12 ay üniforma giyip buraya gelip bedellilere gömeceğinize, asker dahi olsa insan gibi muamele neden yapılmıyor diye sormak zorundasınız. dağlarda çatışan subay / astsubaylar da bunun rezalet olduğunu bilir, ego tatmini yapmak için insanlığı ayaklar altına alanları övmeyin. anadan üryan soyundurmak nedir lan açık alanda, hiç mi izan yok sizde?

    borunuz, üniforma giydiğiniz süre kadar olacaksa, bana ötün.

  • gezegenlere benzememesi.

    güneş sisteminde iki çeşit gezegen var.
    terrestrial planets (dünyamsı gezegenler) merkür, venüs, dünya, mars.
    jovian planets (jüpiterimsi gezegenler) jüpiter, satürn, uranüs, neptün.

    plüton bu iki cins gezegen sınıfına da sokulamaz. daha çok ceres, eris, haumea, makemake gibi gök cisimlerine benzer. bu nedenle gezegen sınıflamasından çıkarılmıştır. bunlara plutoids (plütonumsular) veya dwarf planets (cüce gezegenler) diye yeni bir sınıflama yapılmıştır.

    ek: plüton amerikalıların bulduğu tek gezegen olduğu için gezegenlikten çıkarma işlemi abd'de büyük bir tepki ile karşılanmıştır. ama eris'i keşfederek plüton'u gezegenlikten çıkaran da yine bir amerikalıdır. adamın twitter adı bile plutokiller.

    ileri okuma için:
    how i killed pluto and why it had it coming - mike brown
    (kitabın başlığını çevirmek isterim: plütonu nasıl öldürdüm ve bunu neden hak etti)
    the pluto files: the rise and fall of america's favorite planet - neil degrasse tyson

  • geziye katılan onurlu insanları unutmamak için bir liste gerekliydi. yayın hayatı boyunca en faydalı işe imza atmıştır.

    teşekkürler akit.

  • lisede bir arkadaş fizik sınavında "hocam cevabını yazıyorum gidiş yolunu size sınavdan sonra anlatırım" yazmıştı hiç unutmam, kağıtlar okunduktan sonra hocayla olan diyalogları ve hocanın verdiği tepkiler hayatımdaki en komik anılardandır.

    edit:imla

  • butun turkiye sathinda miras paylasilan her yer. %99.9 degil %100 calisir.

    malum kucuk yerlerde fazla ekonomik deger uretilmediginden miras mevzusu din kadar onemlidir. hele belli bir yas grubunun ustu icin bu iki konu herseydir. miras dindir, din mirastir.

    buralarda biraz gulmek isterseniz "amca senin hanimin annesinden kalan bahcedeki buyuk payi kayinbiradere mi versek, malum ayetler belli" deyin. sonra arkaniza yaslanip izleyin.