hesabın var mı? giriş yap

  • einsteina "izafiyet teorisini kısaca nasıl anlatırsınız?" diye sorduklarında;

    "elinizi bir dakikalığına sıcak bir fırının içine sokun, sanki bir saatmiş gibi gelir. güzel bir kızla bir saat kadar zaman geçirin, bir dakikaymış gibi gelir. izafiyet budur." demiştir.

  • helal olsun,allah işini gücünü kolay etsin diye dua ettiğim teyzedir,aynı şekilde çok uzak olmayan osmanbey'de 65 yaşında çaycılık yapan tanıdığım tatlı bir teyze de var ve neden çalışıyorsun diye sorduğumda hayat çalışmamama müsaade etmiyor evladım diye cevabı tokat gibi yapıştırmıştır.

  • birinci dunya sava$ı esnasında kanal cephesinde sava$an ve ikinci me$rutiyet devrinin onemli uc pa$asından biri olan cemal pa$a'nın sava$ doneminde yanına ve hatta yatagına kadar girebilmi$ aslen musevi olan ve sadece musevilerin ya$ayabilecegi bir ulke hayal eden,bu yuzden cihan harbinde ingilizlerin tarafını tutarak ingiliz istihbarat orgutune calı$an,guzelligi dillere destan casus..
    cihan harbi esnasında musevi kızları cephede sava$an subayların zaaflarından faydalanmayı iyi bilmi$ ve bu sayede onların askeri planlarını gizlice calabilmi$ yada agızlarından olası askeri harekatın bilgilerini alabilmi$lerdi..sara'nın da gorevi buydu..sadece diger musevi casuslara gore biraz daha tehlikeliydi..cemal pa$a'nın planlarını calarak en kısa zamanda telgraf veya kendi casus $ebekesi ile ingiliz komutanlara ula$tırması gerekiyordu..
    ingiliz casus sara kendisine ve guzelligine oldukca guvenen bir kadıncı,bu sayede cemal pa$a'nın dahi aklını ba$ından alabilmi$ti..
    oyle ki bir konu$masında kendisine olan guvenini $oyle ozetliyordu;

    "$u anda turkler,gerekse almanlar bizleri sadece para icin zevk icin kendileri ile du$up kalkan birer fahi$e sanıyorlar.bırakalım harbin sonuna kadar oyle bilsinler..harbin sonunda tarih,ellerinde silahı tufegi ve askeri bulunmayan bir milletin koca bir harbi nasıl kazandıgını gorevek ve butun dunya bize hayran kalacaktır.." *

    *lutfu akdogan,imparatorlugu yıkan kadın sara

  • kişinin, yazdığı şeyi okuyan insanların işini zorlaştırma özgürlüğüdür.

    bir metin de, özellikle uzun bir cümle de de ya da ki eki yanlış yazıldığı zaman, okuyan kişiyi ister istemez cümle başına döndürürki buda haliyle yazının akıcılığına zarar verir (görüldüğü üzere).

    de ve ki eklerinin doğru yazılması uluslararası'nın bitişik, bir şey'in ayrı, birkaç'ın bitişik yazılması gibi bir şey değil. az da olsa okumayı kolaylaştıran ve değişmesinin pek imkanı/anlamı olmayan bir dil kuralı.

    ayrıca iyi bir okur-yazar bu tür şeyleri otomatik yapar zaten. yapmadığında rahatsız olur. bunun üzerinden politika üretmeye gerek yok, space'e bas geç işte, daha kolay. zaten "ben biliyorum ama yazarken dikkat etmiyorum" diyen tipler genelde imla kurallarına hakim olmayan kişiler oluyor. yazarken dikkat etmeyecen de ne zaman dikkat edecen, konuşurken mi?

  • din dersinde ermeni ve musevi arkadaşlar muaf oldukları için dışarı çıkarlar. din hocası gelir ve tam ders başlıycakken kapı açılır ve içeri unuttuğu çantasını almak için musevi arkadaş girer.
    arkadan bir ses: işteeee sonunda doğru yolu buldu.

  • bir deha olmasinin yanisira, sakaci ve cocuk ruhlu bir adamdi. bir keresinde kiz kardesiyle odada otururken gurultulu bir sekilde gaz cikarip kardesinin disarda patlayan bisey oldugunu sanmasina neden olup kikir kikir gulup egleniyordu.kim bilir bu kadar guzel eserler yaratabilmesinin bir gizli nedenidir belki cocuk ruhu. cok genc goctu gitti, o baska. nadir nadi'nin dostum mozart adli kitabi guzeldir.

  • "tanrı adına işlenen cinayetlerin sayısı, şeytan adına işlenenlerden çok daha fazladır"

    erica jong

  • sinemada henüz klişe diye bişey olmayan zamanlarda çekilmiş bir sinema klasiği; final sahnesinde yeni bir film başlayacakmış gibi olması ise humprey bogart'ın dışında hiçbir oyuncunun filmin final sahnesi olduğunu bilmeden oynamasıymış; yönetmen martin curtiz'in dehası...

  • adamın kartını kullanıyorsak aidatını ödeyecekmişiz. başka bir arzunuz?
    ulen arkadaş bir halttan haberiniz yok boş boş konuşuyorsunuz. bankalar sizin kartınızdan gelecek aidat uğruna kart vermez size. o ekstra söğüşlemesidir sadece.

    bankalar, gecikmeden faiz alır. taksitlendirmeden faiz alır. kredi kartı ile ödeme alan esnaflardan anında ödeme için kesinti yapar, yada parasını 40 gün kulanır ondan sonra ödeme yapar.

    kredi kartını kullanman için o kadar kampanyayı sadece geri zekalıca savunulan kart aidatı için yapmazlar.

    fikriniz yok, zikriniz var arkadaş.

  • devlet dairesinde çalışmaması ve mühür, kaşe, imza işlerine bulaşmaması gereken bebeğe verilen ismin haberidir.

    -ukaşe, şu kaşeyi uzatabilir misin?
    -bu kaşe mi?
    -hayır o kaşe değil ukaşe, şu kaşe...

    (bkz: swh)