hesabın var mı? giriş yap

  • esasında konu derin ve uzun fakat bu şablonlar günümüze yaklaştıkça çoğalmaya başladı. insanlar kendilerini bir karede hayal ediyor, bazen bunu gerçekleştiriyor ve mutlu oluyorlar.

    esasında günümüzde çoğumuz yaşlı ergenler gibi davranıyoruz. ergenlik biraz var olanı değil hayalindekini sevmek, mutluluk şablonları hayal edip, onları elde edemeyince mutsuzlaşmak ve o mutsuzluğu dışa vurmaktır.

    günümüzün en popüler mutluluk şablonlarını payşaılan fotoğraflarda, sosyal medyada, sohbetlerde sık sık duyabilir-görebilirsiniz.

    benim örnek vereceklerim;

    - en popüler, en klas cep telefonuna sahip olmak.

    - scirocco, jetta vs. tarzı bir arabaya sahip olmak.

    - haftasonları 50 çeşit gerekli gereksiz şeyin konulduğu serpme kahvaltılar.

    - 3000-5000 arası kazandıran yormayan, garantili iş.

    - evin ikea showroomlarındaki evlere benzemesi.

    - çocuk sahibi olmak, çocuğa cool doğum günü partileri, çocuğu küçük justin bieber ya da balerin gibi giydirmek. çocuğu adeta bir aksesuara çevirmek.

    - yazın bol foto çekilebilecek cool tatiller.

    - fotoğraflarda, videolarda cool çıkan sevgili veya eş.

    - evde dvd koleksiyonu, filtre kahve makinesi, tchibo'ya-the body shop'a-watsons'a sık sık uğramak.

    - sadece fotoğraf çekilip aman ne cool'uz diye çıkılan yurtdışı tatilleri.

    - yine fotoğraflarda cool çıkan, diğer hayvanlardan çok farklıymış gibi bahsedilen kedi veya köpek.

    - evde smart tv.

    - yapmacık gülüşler, kahkahalar.

    - yapmacık fasıllar, fasıl seviyormuş gibi davranma.

    - arabada dinlenen power fm.

    - bireysel emeklilik hayalleri.

    - saçını, başını trendy bir adamın ya da kadının saçına başına benzetmek, onun gibi giyinmek. bıyık modaysa bıyık, tek kaş trendiyse tek kaş.

    ve daha bir sürü şey...

    lan belki çoğuna göre bu şablonların %20'si bile mutlu olmaya yeterli. bazılarına göre ise bunlar bile yetmez. bizler ne kadar basma-kalıp tipler olduk lan. insan bazen sahiden hiçlik duygusunu yaşıyor ve 90'ları özlüyor.

    konvansiyonel medya, reklamlar, küreselleşme, teknolojideki gelişmeler ve özellikle sosyal medya bizleri ne kadar basma-kalıp tipler yaptı lan. çoğu kadının-adımın beynini yarsak beyninden bu mutluluk şablonları çıkar, başka da mutluluğa dair bir şey çıkmaz.

    neyse amk. sıkıldım ben biraz. saçmaladım.

  • peter strickland'in yeni filmi türkçesi lanetli kumaş istanbul film festivalinin favorilerinden.

    "burgundy dükü ve berberian sound studio filmlerinin eksantrik ingiliz yönetmeni peter strickland, görselliğiyle ve atmosferiyle italyan ustalar dario argento ve mario bava’ya saygı duruşu niteliği taşıyan yeni filminde koyu kırmızı bir elbisenin lanetini takip ediyor. birbirinden tuhaf çalışanlarla bezeli, cehennemvari d&s mağazasının kış indiriminde satılan bu göz alıcı gece elbisesi, lanetli kumaş’ın başkahramanı. renk cümbüşüyle bezenmiş stilize setleriyle mest eden; giallo, doğaüstü, moda, gerilim filmlerine göz kırpan bu son filmiyle strickland bir kez daha özgünlüğünü kanıtlıyor(iksv)"

  • 2 adet kol
    2 adet bacak
    karaciğeri sattım iyi para var
    2 adet akciğer

    geriye kalanlar tam bunlar. buzdolabında saklıyorum şimdilik. ''ayrılmak istiyorum ben'' demişti. ben de ayırdım. evet.

  • “anında istanbul'u kilitleriz” diyor bu en açık tabiri ile kamu güvenliğini tehdit etmektir, türk halkını tehdit etmektir. ambulansı, itfaiyeyi, polisi, askeri hiçbirini yolda kıpırdatmayız, yolu kapatırız, bırakız aracı gideriz demek istiyor, açık açık darbe tehditidir bu, devlet otoritesini ortadan kaldırırız demektir.

    artık emin olduğum bir şey var, türkiye cumhuriyeti'nin gücü bu taksicilere yetmiyor. adamlar kanun tanımıyor, kural tanımıyor, polis tanımıyor, belediye tanımıyor, hükümet tanımıyor. videoda tehdit var, mala zarar verme var, hürriyetten yoksun bırakma var ama kalkıp kimse siz ne yapıyorsunuz diyemiyor.

    bunlar çete falan değil, terör örgütüdür.

  • ingiliz zırhlısı malaya gemisine 20 bin altın ile binip kaçan bir vatan hainidir.

    paşa'nın da dediği gibi “gaflet,dalalet, hıyanet” içindeydi. bağımsızlık isteyen yürekli subaylar için idam fermanı çıkarttı.
    yurdu işgal edilirken beşinci karısı ile zevk-ü sefada idi

    en sonunda papa'nın da heykelini diktirip gitti.

  • doğru adımlar atıldığı takdirde güvenli ve kârlı bir seçenek olabilmektedir. yazdıklarım yatırım tavsiyesi olmamakla birlikte bu hususta birkaç kelam etmek istiyorum. yeni başlayan için küçük bir kılavuz olması için de en temelden alıp madde madde gideceğim.

    altın fiyatlarının neden değiştiğini anlayın. altın fiyatlarını etkileyen birçok faktör var. mesela enflasyon, faiz oranları, global piyasalardaki para arzı, altın üretimi, altının doğrudan veya dolaylı olarak kullanıldığı sektörlerden gelen talepler bu faktörler arasında sıralanabilir. hepsini tek tek araştırarak fiyatları nasıl etkilediklerini öğrenebilirsiniz. lakin ben daha basit bir şey söyleyeceğim. ekonomi tıkırında gittiğinde, yani olumlu seyrettiğinde, altın fiyatları düşüş eğilimi gösterir. yatırımcılar da belirsizliğin hakim olduğu bu tür senaryolarda altının kalıcı değerinden yararlanmaya çalışırlar. bu da altın fiyatlarının yükselmesine neden olur.

    altın fiyatlarının tarihini inceleyin. 1999'da altın ons başına yaklaşık 250 dolara satılıyordu. 2008'de ons başına 1.000 doları aştı. tarih boyunca benzer düşüşler ve artışlar yaşandı. son 10 yıla bakıldığında da bunu görmek mümkün. (altın 10 yıllık grafik. daha uzun dönemler için şuraya bakabilirsiniz.) yani bu noktada altın fiyatlarının günlük olarak çok fazla dalgalanmadığını, ancak genellikle yukarı veya aşağı doğru istikrarlı bir şekilde hareket ettiğini anlamanız gerekiyor.

    düşük fiyattan alın, yüksek fiyattan satın. bu çok bariz ve anlaşılması kolay gelebilir, ancak göründüğü kadar kolay olsa muhtemelen herkes yapardı. yani bu olayın özeti şu: altın alıyorsanız kimse altın istemediğinde alın. herkes altına rağbet ettiğinde satın almayın.

    altınlarınızı tutun ve sabırlı olun. altın yatırımı uzun vade ve sabır gerektirir. ekonomi iyi ve altın ucuz olduğunda altınınızı toplayın. ekonomide işler ters gidene kadar da beklemede kalın. zira bu her zaman eninde sonunda olur. altın fiyatları yükseldiğinde de kârınızı toplayın. ama tabii burada kısa ya da orta vadede altından kâr edilemeyeceği anlaşılmasın. doğru zamanlamayı yakaladığınız takdirde kısa ve orta vadelerde kâra geçebilirsiniz.

    doğru altınları toplayın. bu da apaçık geliyor. neticede altın altındır, ne değişecek diye düşünebiliyor insan. ancak yatırım söz konusu olduğunda bu iş öyle değil. altında kârlılık için alım satım fiyat farkına dikkat etmeniz gerekiyor. alım satım farkının düşük olması önemli. bu fark gram altın ve ata lira olarak da bilinen cumhuriyet altınlarında yüzde 1 seviyesini geçmiyor. lakin yüksek işçilik maliyetinden dolayı bilezik vs. gibi takı niteliği taşıdığında fark yüzde 5 - 6 hatta daha fazla olabiliyor. işin içinde 22 ayar, 24 ayar gibi farklar da giriyor. şurada anlatılmış. eğer gerçekten altın alımına yatırım gözüyle bakıyorsanız gram altın veya cumhuriyet altınını tercih etmeniz faydanıza olabilir.

    ben altınlarımı fiziki olarak tutayım, elim değsin, gözümün önünde olsun, kasamda saklayayım falan diyorsanız rafinerilerin sattığı gram altınları ya da cumhuriyet altını çeşitlerini tercih edebilirsiniz. bunun haricinde zaten bankalarda da altın hesapları açılabiliyor. bu alternatifi de düşünebilirsiniz. altın hesaplarını hemen herkes bildiği için çok detaya girmek istemiyorum. ama bir ekleme de yapayım. çoğu altın hesabı altın değer kazandıkça bu getiriyi hesaba yansıtıyor. bazı altın hesapları da hem altının değerini hesaba yansıtıp hem de hesaba faiz işletiyor. bu açıdan hem tasarrufunuz gram altın cinsinden değerlenirken faizle de değerlenmiş oluyor. altın hesabı faizleri çok yüksek olmasa da bu bilgi aklınızın bir köşesinde bulunsun.

  • lüks kuruyemiş.

    param yok diye sürekli ertelediğim bir şey varsa o da kuruyemiştir. doyasıya badem, ölümüne antep fıstığı, fındık, ceviz yemek istiyorum. her sabah müslinin içine doldurmak istiyorum ama çok pahalı namıssızlar.

  • tutuklu gazetecileri , öğrencileri ve siyasileri bırakmak yerine katili sapığı bırakacakları düzenleme

  • (bkz: caresizlik)
    kadincagiz son umut yardim istemis ama otobus soforu ne yapsin zaten adam kalkmadan ates etti, bu kararlilikla ona da bir tane sikabilirdi. bu insanlari diger masum insanlar durduramaz maalesef, bu devletin ve guvenlik guclerinin gorevi.