ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sinan çetin
-
60 yaşındasın yetmedi
120 tane cihangirde evin var yetmedi
yalıda oturuyosun yetmedi
reklamcı oldun o sıfatınla yetmedi
hala yalakalık peşindesin , ne olsa yetecek sana merak ediyorum.
23 nisan 2023 genel af iddiası
-
şahısların şahıslara karşı işlediği suçlara mağdurun rızası olmadan af getirilmesine karşıyım. düpedüz adaletsizlik haksızlıktır.
biri beni öldürecek ben ölüp gideceğim sonra katilimi affedecekler. inandığınız allah'tan hakettiğinizi bulmanızı diliyorum.
neglect syndrome
-
hemispatial neglect olarak da geçer. yalnızca sağ hemisfere özgü bir sendrom değildir sol hemisferde de görülebilir ancak etkileri sağ hemisfere nazaran çok daha hafiftir, sebebiyse hala tartışılmaktadır, sol hemisferin baskılaması ve sağ hemisferin fonksiyonelleşmesi gibi farklı teoriler ortaya atılmıştır. bu sendromda, genellikle görsel algıya yönelik çalışmalar yapılmıştır ancak ses, koku gibi uyaranlara da hastalar aynı şekilde cevap vermiştir. ama en ilginç bulgu bu sendromun mental imagery -zihinsel betimleme- üzerine etkisidir. bisiash ve luzzatti bu sendromdan ötürü tedavi gören ve milan'da yaşayan hastalarla çalışmalarını yapmışlardır. hastalardan kendilerini piazza del duomo'nun önünde ve karşısında olmak üzere iki durumda hayal etmeleri ve meydanın tasvirini yapmaları istenmiştir. her iki tasvirde de, hastalar sol tarafı aktarmakta güçlük çekmişler ve aktaramamışlardır. yani bu sendrom yalnızca algıyla sınırlı değildir, hayal etmeye, hafızaya kadar uzanan etkileri vardır.
eskisi gibi saygın olmayan meslekler
ilk bilgisayarda yapılan mallıklar
-
fifa yükledikten sonra oyunu açarken klavyeyi sağa sola kaydırmayı akıl edemeyerek 2 hafta boyunca bilgisayarın yaptığı maçları izlemek.
14 ocak 2015 yeni akit'in basın özgürlüğü cevabı
-
basın özgürlüğüdür. ifade özgürlüğüdür, sorun yoktur. ama ak-it'lerin amacı mizah yapmak, bir şeyi eleştirmek, ya da sadece güzeli aramak değil, sadece insanları sinirlendirmek. aferin ak-itler. hll spr dvm.
10 yıla kadar hapsi istenen taksici
-
sonra neden insanlar uber'i tercih ediyor hebele hübele.
bu taksiciler böyle oldukça kimse taksiye binmez olacak, aralarında düzgün olanlar -ki olduklarını biliyorum- bu hayvanları hizaya sokmalılar. ekmek teknenizi ateşe veriyorsunuz, bu eleman hapis yatarsa sizin için çok tehlikeli bir emsal olacak, artık mahkemeye gitmekten geri kalmayız. hazır ol taksici, bir lira için 10 yıl hapis yatabileceksin.
date'e çıktığı adamı puanlayan kızın videosu
-
erkeğin görüşleri:
çakamadık aq
-100 puan
en karizmatik ad soyad kombinasyonları
-
turkiyede de vardir
(bkz: mustafa kemal ataturk)
dört eşli araplar evliliği nasıl yürütebiliyor
-
nasıl yürüttükleri hiç umrumda değil ama türkiye’de nasıl yürüteceklerinin tartışılmaması için oy vermeye gidiyoruz.
kadınlar özgürlüklerine sahip çıkmak zorunda!
öğrenciye 12 yılda ingilizce öğretemeyen sistem
-
sınav kağıdı okuyorum. çocuklar 6.sinifta. elimden geldiğince kolay sordum. bir yerlerden puan verebilmek için. bir soruda çocukların türkçe kelimelerin karşılıklarını yazması gerekiyor. her sınıfta en az 10-15 kâğıt şu şekilde;
anne: çocuklar annesinin adını yazmış (ayşe, fatma gibi)
baba: aynı şekilde
nerelisin: çankırı, niğde
sayıları sordum. ilgilerini çeksin diye resimler var. bi ağaçta 5 elma mesela veya kardan adam elinde 8 rakamını tutuyor. yine çocukların yarıya yakını boşluklara kardan adam, elmalar yazmış. fakat koptugum cevap şu;
öykü: ayaz
tabi ben önce bağlantıyı kuramadim ama mesele şuymus.
kiraz mevsimi diye bir dizi varmış, o dizide öykü adlı kızın sevgilisinin ismi ayaz imiş.
bilemedim şimdi, öğretmeye nereden başlasam? önce okuduklarıni anlamayı öğretmek daha iyi sanki...
edit: imla
aciklama editi: bu okula bir kaç hafta önce geldim. siz mi öğretemediniz diye aklınıza gelebilir.
debe edit'i: 4 yıldır bu öğrencilerle ugrasan, tek dileği onların hayatlarına dokunup, bir ümit ışığı yakmak, bir pencere açmak olan bir öğretmenin, yaşadıklarını dile getirdiği kitaba, lütfen bir göz atar mısınız?
(bkz: ekmek arası ümitler)
basur
-
bir fakir hastaligi. zenginlerinde gorulen sekline hemoroid denir.
horizon zero dawn
-
ps 4'de oynadığım gerek hikayesi ile gerekse grafikleriyle beni kendine bağlayan ofiste dilekçe yazarken gün bitse de eve gidip oynasam ulen dediğim iş gücümü ve beyin fonksiyonlarımın gün içinde doğru çalışmasını engelleyen bir an evvel bitirmem gereken über muhteşem oyundur.
halen oyunu tam çözemedim. hangi bow daha iyi nerede hangi silah kullanılmalı, hangi kıyafeti giymeliyim veya üzerimde taşımam gereken kıyafet seçenekleri nelerdir, hangi özelliğe kasmam lazım, silahlara modifiye edeceğimiz özellikler hangi silahta hangi şekilde olmalı gibi daha çoğaltabileceğim onlarca özellik var.
bugün hafta sonuydu gündüz klasik hadi gezelim hava güzel modundan sonra akşam altı gibi eve geldim. akşam 6'dan beridir aha bu entryi girdiğim saat olan 3.35'e kadar bu oyunu oynadım. arada bir sigara içmeye balkona çıktım. 2 bira açtım '' ulen ne oyun be '' diyip efkarlanıp içtim.
aloy karakteri cuk oturmuş. bildiğin bu telefonlardaki amiral gemisi kıvamında olmuş. ps'nin maskotu artık crash değil aloy'dur.
şimdi uyusam mı yoksa gün ağarana ya da gözlerim kapanana kadar aloy ile makinelerin duburunu mu tüketsem bilemiyorum.
olm ps 4'ü olup bu oyunu almayan asrın hatasını yapar.
ha bir de kolay modda başlayın size tavsiye. önce oyuna bir ısının. bow nasıl kullanılır tuzaklar nasıl kurulur falan filan. sonra zorluk seviyenizi arttırırsınız ama şimdiden söyleyim zorda oynamak g.t ister.
(bkz: arşiv oyunları)