ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
otobüste kağıda numarasını yazıp kadına veren adam
-
simdi laf edenler olacak ama numarasini verdi diye bir otobus adamdan dayak yemek de ne bileyim, en fazla disari atarsin.
breaking bad
-
https://9gag.com/gag/4872230
resim başlığı aynen şu: "kelly, you are excellent at your job."
hahahah lan ne güldüm yaa..
29 mayıs 2015 beşiktaş gençlerbirliği maçı
-
ligin son haftası şampiyonluk gitmiş...
.
ikisi de beşiktaşlı olan oğullarımla izlediğim maç.yaşları 10-17
aralarında şöyle bir diyalog geçti...
-küçük oğlum:...- abi.. ben hala beşiktaşlıyım .seviyorum yaa. nedense içim kıpır kıpır...
-büyük oğlum:...-dur oolum daha ne yaşadın ki..? hemen karar verme 11 yaşına kadar takım değiştirebilirsin.
-küçük oğlum:...- yok yok ben eminim. hiç kazanmasa da beşiktaşlıyım. son kararım...hem böyle saçma bi konuşmayı niye yaptık ki..?
ben.. (içimden).-tanrım çaresiz hastalık vereceksen böylesini nasip et...(belli belirsiz gözyaşı..)
özel not: büyük umutsuz... küçük kendini kurtarabilirdi...fakat o da olmayacak gibi görünüyor.
zorlu bir hayat var önlerinde...
bir semtin fakir mi zengin mi olduğunu anlamak
-
çocukların yüzü gülüyor, büyüklerin yüzü ağlamaklıysa o semt fakirdir.
büyüklerin yüzü gülüyor, çocukların yüzü ağlamalıkysa o semt zengindir.
fakir yetişkinlerle zengin çocukların dertleri hiç bitmez...
radio days (film)
-
amerikan orta sınıf bir ailenin gündelik yaşantısından izleyiciye temsiller sunan woody allen filmi. woody allen, filmde, radyonun 1940'lı yılların toplumsal yaşantısında ne denli önemli bir rol oynadığının altını çiziyor esas olarak. allen, savaş sırası ve öncesi dönemden tutup çıkarıyor filmini; 1950'lerde televizyonun amerikan toplumunda yaygınlaşması, yine bu dönemde hissedilen ikinci dünya savaşı sonrası etkileri ve toplumsal dönüşümün hemen öncesine denk geliyor filmin vurguladığı zaman dilimi: radyonun altın çağı - ve esasında son çağı olan 40'lar. "radyo günlerinde", radyodan gelen sesler ile gündelik hayatın nasıl etkileştiğini görüyoruz: radyo hayaller kurduruyor, şarkılar söyletiyor, üzüyor, acılara ortak ediyor, yasa boğuyor, savaş haberleri veriyor, heyecanlandırıyor, çocuklara masallar anlatıyor. radyo, orta sınıfın hayatındaki boşlukları dolduruyor adeta. farklı bir deyiş ile, orta sınıfın gündelik yaşantısına eşlik ediyor; bünyesinden çıkan türlü ses ile, toplumsal bir dönemin sonuna tanıklık etmekte olan insanların hayatlarına "fon müziği" oluyor.
radio days ile woody allen, kimi zaman otobiyografik, kimi zaman belgeselvari bir tutumla, bundan 60 sene önceki hayatların ışığını günümüze taşıyor...
yurtdışına gidenlerin geri dönmeye başlaması
-
bre zır cahiller, sadece geçen yıl 139.500 kişi türkiye'den yurt dışına gitmiş.
bir de kalkmış diyor ki aldığım duyumlara göre puhaha nasıl oluyor lan o ? mesela her hafta dünyadaki göçmenlik kurumları alfabetik sırayla arayıp da "abi gözünüz aydın, bugün bizim burdan bir türk daha yola çıktı" mı diyor ya da haftalık excel dökümü mü atıyor ? *
3 yıl önce yurt dışına taşındım. şayet ailem türkiye'de olmasa sanırım kolay kolay tatile falan da gitmem o derece.
zorluklar kısmına gelecek olursak da;
yemek gibi bir dert artık yok, avrupa'nın neredeyse her yerinde türkler ve türk yemekleri var. en fazla 1-2 saat yol gidersin sonunda o lahmacuna, dönere, pideye kafayı gömersin kardeşim.
ırkçılık falan filan denmiş, elbette ülkesine göre oranı değişir ama türkiye'de sokak köpeği tarafından parçalanmaktan, samuray kılıçlı şizofren tarafından yolda doğranmaktan ya da avm'de kekonun birinden durduk yere suplex yiyip de sakat kalmaktan daha acı bir durum değil bu.
özetle arkadaşlar; 10 kişilik arkadaş çevrenizin bir tanıdığının arkadaşının başına gelen bir olayı kitleleri etkileyen bir şeymiş gibi büyütmeyin. 10 binde 1'dir o. ha bir de siz her yurt dışı dediğinizde yukarıdaki gibi zırvalayanlar olacaktır direkt muhabbeti kesin ve dil öğrenmeye devam edin. dünya çok büyük ve insanca yaşamak herkesin hakkı.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
" cumhuriyetimiz artık 91 yaşında ve alzheimer oldu, maalesef kendini imparatorluk sanmaya başladı. hazineyi yiyip bitiriyor..ve artık altına da kaçırıyor :( "
9 ay sonra facebook engelini kaldıran eski sevgili
-
on gün sonra daha büyük bir sürprizi ifşa edecektir.
bir daha alırsam beni siksinler dedirten ürünler
-
(bkz: ürünler bahane) *
converse all star
-
takım elbise altına giyildiğinde, iş hayatının cipciddiliğini azaltan ayakkabıdır ve şuna bakın ki pantolon-ceket ikilisinin altında enfes durur. dezavantajı; patrona yakalanırsanız ve "hani nerde topuklu ayakkabılar, nerde resmiyet" sorusu ile karşılaşırsanız, lise yıllarındaki üniforma altına spor ayakkabı giymeyi yasaklayan müdür muavinine sırıttığınız gibi sırıtamıyorsunuz, kaba etler yemiyor açıkçası...
hamiş: ağzı burnu simsiyah olanları, mor ya da kırmızıya oranla elbette ki daha az dikkat çeker.
first lady için türkçe karşılık önerileri
-
(bkz: cumhurbaşkarı)