hesabın var mı? giriş yap

  • böyle çok şey var...
    hindistancevizi mesela, babama vermişler geçen gün manavdan bi tane, matkapla anca delebildik, yere atsak fayansı kıracak.. öyle sağlam yaratmış rabbim. o devirde nası anladın onun içinde lezzetli bir şey olduğunu a adam? girişimcilik böyle bişey işte. ben biliyorum, eğer hindistan cevizinin yetiştiği bölgede benim gibi birkaç adam olsa "yenilmez olm bu boşuna uraşıyosun, muz iyidir, muz getir; külfeti yok" der, uğraşan adamı da safımıza çeker rahatlardık. hiç ellemezdik hindistan cevizini. şimdi yoktu piyasada böyle bişey. kurur giderdi.

    hindistan cevizini ilk kıran adam şimdi yaşasa, yatırımcı falan olurdu. biz de böyle bilgisayar başında hileler, masa başı oyunlar...

  • 1942 rize cayeli dogumlu olan 1983 yilinda yurtdisina kacan silah ve uyusturucu madde kacakcisi. isledigi öne sürülen suclardan sadece biri bile nasil biri oldugunu gösteriyor. türkiye'ye 5414 tabanca, 4 milyon 380 bin mermi sokmasi ve buna karsilik 2 ton esrar ve 500 kilo eroini türkiye disina cikarmasi sucu ile suclanmistir.

    12 eylül'den önce ise balgat ve bahcelievler katliamlari ile ülkücülerle iliskilendirilmistir.

  • kesinlikle ömer seyfettin

    kendisi ileri seviyede diyabet (şeker) hastası iken teşhisinin bir türlü konulamamış olmasında dolayı bol bol üzüm hoşafı ve şekerli gıdalarla beslenmesi tavsiye edilmiş ve neticesinde acılı bir ölüm ile yüzleşmiştir.

    öldükten sonra da talihsizlikler yakasını bırakmamış, usta edebiyatçıyı bir tanıyan olmadığı için kimsesiz zannedilerek kadavra olarak tıp fakültesine nakledilmiştir.

    ahan da buradan devam edebilirsiniz;
    https://seyler.eksisozluk.com/…len-talihsiz-olaylar

  • buna göre papa'nın ülkesi de vardır. umarım diyanet işleri başkanı'na ülke hediye etmez sayın cumhurbaşkanı.

  • mısır 19. yüzyılda osmanlı imparatorluğu toprağıyken yüzyılın ilk yıllarından itibaren kavalalı mehmed ali paşa'nın soyundan gelen hıdiv' unvanlı valiler tarafından idare ediliyordu.içişlerinde bağımsız hale gelen mısır'da sadece yabancı ülkelerle imzalanan anlaşmalar padişah tarafından tasdik edilmeliydi ve istanbul mısır valiliğinin taleplerini genellikle yerine getiriyordu.
    1854 yılında mısır valisi said paşa fransız mühendis ferdinand de lesseps'e süveyş kanalı projesini hazırlatmıştı. kızıldenizi akdenize bağlayacak olan kanalın projesi fransızlar için büyük önem taşıyordu çünkü bu proje ingiltere'nin denizlerdeki üstünlüğüne son verebilecek bir tehlike taşıyordu. bu yüzden ingiliz hükümeti bu anlaşmayı imzalamamsı için osmanlı imparatorluğunu sürekli olarak baskı altında tutuyordu.said paşa istanbul'u dinlemedi;ancak , fransız taraftarı paşanın 1863 yılında ölmesiyle birlikte başa geçen vali ismail paşa ingiliz taraftarıydı ve proje bir türlü gereken ilgiyi görmedi.ismail paşa'nın ,yapılacak böyle bir kanalın mısır için önemini anlaması ve projeyi desteklemesi sonucunda bu kez fransız hükümeti daha büyük bir baskıyla osmanlı imparatorluğunun karşısına çıktı.sultan abdülaziz projeye onay verdi ve kanal hisselerine yatırım yaptı.
    kanalın öyküsünü anlatma sebebim yapılan anlaşmada ilginç bir madde bulunmasıydı;kanalın akdeniz'e açıldığı noktaya bir heykel dikilecekti.bu heykelin masraflarının büyük bir bölümü de sultan abdülaziz tarafından ödendi ve fransız heykeltıraş fredric auguste bartholdi tarafından yapılmaya başlandı.3 yılda heykel tamamlandı ve parçalar halinde mısıra taşınacak şekilde depolandı.ancak mısır valisi ismail paşa müslüman bir toplumda böyle bir heykelin yanlış anlaşılabileceğine kanaat getirdi ve heykel depoda tozlanmaya bırakıldı.
    o sıralarda iki farklı ülkenin arası iyileşiyordu; amerika ve fransa. fransızlar amerikaya dostluklarını simgeleyecek bir hediye verme kararı aldılar.bu bir heykel olacaktı.sipariş yine bartholdi'ye verildi.
    bartholdi elinde bulunan ve parasının büyük kısmı osmanlı imparatorluğu tarafından ödenen heykelin yüzünde değişiklikler yaptı ve bu heykel 1886 yılında new york sularındaki küçük bir adaya dikildi ve açılışı süveyş kanalının mühendisis lesseps ve heykeltıraş bartholdi tarafından yapıldı.

  • putin'in kör ya da sağır olmadığını gösterendir.

    iç siyasete "böyle vururuz, öyle indiririz herkes akıllı olacak", dışarı ise "rus uçağı olduğunu bilmiyorduk, uzun uzun uyardık" şeklinde konuşulduğunu herkes görüyor.

    ve kimse yutmuyor bunları, 30 iq'lu halkımız dışında.