hesabın var mı? giriş yap

  • doktora gitseler yok karımın saçını gördü yok şöyle oldu böyle oldu diyecek ve arıza çıkaracak, belki de doktora saldıracak tipler bu hocalara hiç seslerini çıkarmıyorlar. adam, kadına başka bir şey yapsa hiç itiraz edecek gibi görünmüyor. cidden şu zihniyeti anlamak mümkün değil.

  • tema ekleme vs. bilgisayarla ilgili pek bilgim olmadığı için yeni temaya getirdiğim mükemmel çözüm.

  • işte bunlar hep tasarruf... saat neredeyse sabah 8, ama sokak lambaları yanıyor. evlerde lambalar yanıyor. işyerinde kambalar yanıyor. hep tasarruf.
    bu suudi saatine eşitleme fantazisine, tasarruf kılıfı uyduran itü yıkılsın, yerine 15 temmuz şehitler lunaparkı yapılsın.

  • entrylerin çoğunluğu bıkkınlıkla dolu. insan biraz kafa yorsa evliliğin bi rutinden ibaret olduğunu anlar. ne sanıyordunuz ki?

    bu size taa çocukken öğretilen bi şey. küçükken hiç mi evcilik oynamadınız? kızlar o oyunlarda neyse evlenince aynısını yapıyor.

    ''ben meğersem yemek hazırlıyormuşum, sen de o sıra işten gelmişsin. bu da senin iş çantanmış. kapıyı çal şimdi'' gibi cümleleri hiç mi duymadınız çocukken? bak o oyunlarda bile ne olacağı üç aşağı beş yukarı belliydi. o oyunlarda bile talimatı kadından alıyordunuz. evlenince de alacaksın. gerçi doğru, evcilik oynamaktan çoğu zaman sıkılırdı çoğu erkek çocuğu. hemen doktorculuk oynardı. evet. sizin de ne olduğunuz taa çocukkenden belliymiş.

    bugünü de bu haklılığımla bitiriyorum.

    edit akbayram: ben hic evlenmedim. sadece iyi gozlemliyorum.

  • başıma bir iş gelmeyecekse, yüksek olduğunu düşündüğüm bir artış oranıdır.

    asgari ücret ile yaşamanın çok zor olduğunu biliyorum, bütün asgari ücret ile çalışanlara kolaylıklar diliyorum ama maalesef bu işin çözümü asgari ücreti yükseltmekte yatmıyor. hali hazırda bir ülkenin çalışan nüfusunun yarısı asgari ücret ile çalışıyorsa orada bir sorun vardır demektir. bu durum asgari ücretin tanımını değiştirir. artık asgari ücret olmaktan çıkar genel ücret olur. asgari ücret daha önce de dediğim gibi en alt sınırdır. teorik olarak asgari ücret ile yalnızca temel giderlerinizi karşılayabilmeniz gerekir. eğer bu ücret ülkenin yarısına verilir hale geldiyse, sorun asgari ücretin azlığında çokluğunda değil, tamamen ekonomi politikalarındadır.

    reel bir örnek vermek gerekirse, bugün büyük bir perakende ticaret şirketi olan bim marketleri'nin (#bimas) yaklaşık çalışan sayısı 40 bin civarındadır. bunların hepsinin asgari ücret ile çalıştığını varsayarsak bu artışın şirkete maliyeti aşağı yukarı yılda 240 milyon tl dir. bim'in yıllık karının 2.1 milyar tl olduğu düşünülürse bu artış şirketin net dönem karına yaklaşık %11'lik bir zarar verir. bu sebeple şirket, maliyetler arttığı için ürünlere zam yapacaktır. bu da enflasyonu zaten artırıp, işçilerin alım gücünde hiç bir değişiklik olmamasına sebep olacaktır.

    bu işin şirket içindeki boyutuydu, bir de bunu genel olarak düşünmek gerekir.

    küçükken herkes en az bir kere, yahu bu devlet borçlarını ödemek için neden para basmıyor demiştir. sonradan az buçuk ekonomi öğrendiğimizde bu durumun enflasyonu patlatacağını öğrendik. şimdi bunu asgari ücretin artışı ile kıyaslarsak, aslında halkın yarısının asgari ücret ile çalıştığı bir ülkede asgari ücrete yapılan artışın para basıp borç ödemekten farksız olduğunu anlayacağız. zira bugün siz herkesin maaşını iki katına çıkarırsanız, otomatikman bütün ürünlerin parası iki katına çıkacaktır. bunu neden söyledim, çünkü halkımızın yarısı asgari ücret ile çalışıyor. eğer abd'deki gibi halkın çok küçük bir kısmı asgari ücret ile çalışsaydı bu dediğim durum olmazdı ancak 80 milyonluk ülkede 40 milyon kişinin maaşını %25 artırırsanız, hem işvereni bitirirsiniz, hem de işçinin alım gücünde hiç bir değişiklik yaratamazsınız.

    kısaca çözüm; asgari ücreti artırmak değil, alım gücünü artıracak ekonomik hamleler yapmak. bu hamlelerin ne olduğu ise yıllardır ekonomistler tarafından anlatılıyor. bir de oturup burada ben anlatmayayım. zaten uzmanlık alanım da değil...

    edit: imla ve harf düzeltmeleri