hesabın var mı? giriş yap

  • stad kaldırılsa sanki yeşil alan yapılacak. burası türkiye. ali sami yen’e yapıldığı gibi yerine 50 katlı kuleler dikerler. sadece maç günleri olan trafik her gün olmaya başlar.

  • gerçekten muhteşem görüntüler.
    öncelikle ülkenin neresine giderseniz gidin, okul formatı hep aynı.
    videoyu görünce hepimizin lan burası bizim okul mu diye kendine sorduğuna yemin ederim ama ispatlayamam.

    -bir diğeriyse her sınıfta, her okulda bulunan şu sırayı darbuka olarak kullanıp inanılmaz ritim tutanlardan en az 1 tane olması.
    -o gürültüde ders çalışmaya çalışan bir ineğin olması
    - olayla alakasız takılanların olması
    -eğlenceyi abartarak şımaranların olması
    -sabote ederek kendini ön plana çıkarmaya çalışanın olması
    -olayın akışına kendini bırakıp eğlenenler....
    ve hepimizin yaşadığı buram buram ergenlik.

    ayrıca sınıfa gelip de, öğrencileri uyaran, güler yüzlü hocalar yok artık.
    ya medrese hocası gibi gelen, siyasi militan görünümlü hocalar var yada hayat mücadelesi veren, her ay sonunu hesaplayan bıkmış, bezgin hocalar yada sallabaşı al maaşı diyenler.

    öğrenciler de eskisi gibi değil, bundan 20 yıl önce okuduğum lisenin önünden geçtim.
    çocukların elinde telefon, hepsinin boynu önde telefona bakıyorlardı.
    hepsi sessiz çıt çıkmıyordu.

    şu görüntülerdeki çocuklar, okulda eğlenen son nesildi bence.

  • "zor zamanlar yaşıyorum, ağır sınavlardan geçiyorum. bu günler bittiğinde, sularım durulduğunda, dengemi bulduğumda, huzuruma kavuştuğumda geleceksen eğer, gelme. ben o gün, daha güçlü, daha katı, bir dağ gibi kıpırtısız ve heybetli olacağım. oysa şefkate bugün ihtiyacım var."

    edit: söz şahsıma aittir.

  • vize istemeyen ve en erken kalkan uçak mısır uçağı olduğu için apar topar mısır uçağına binip ülkeden kaçmışlar ve mısır'dan da 3. bir ülkeye geçmişler. kendisinin vizesi var ama oğlunun yokmuş iddialara göre. yani gideceği ülkeler sınırlı.

    kırmızı bülteni yiyince göreceğiz bakalım ne bok yiyeceksiniz. telefonları ben almadım da diyemez çünkü hts kayıtları var. belki telefonları almasa, yaralılar telefon açacaktı ve erken müdahale ile o adam kurtulacaktı. bu nasıl bir vicdansızlıktır.

    en büyük acıları, üzüntüleri, hastalıkları, utançları yaşamadan ölmezsiniz inşallah ailecek.

    zorunlu edit : avukat ordusuyla, sosyal medyada haklarında yazılan olumsuz yazıların kaldırılması için 4 koldan ellerinden geleni yapıyorlar. ekşi sözlük yönetimi ile de iletişime geçtikleri, haklarındaki olumsuz yazılarını kaldırılmasını talep ettikleri iddiası var. yakında bu başlıktaki entryler silinmeye başlanmaz umarım.

  • ''iran, esad'ı destekliyor.

    körfez ülkeleri ise esad'a karşı.

    esad, müslüman kardeşler'e karşı.

    müslüman kardeşler ve obama, general sisi'ye karşı.

    ama körfez ülkeleri sisi'yi destekliyor. dolayısıyla müslüman kardeşler'e karşılar.

    iran, hamas'ı destekliyor, hamas da müslüman kardeşler'i.

    obama, müslüman kardeşler'i destekliyor ama hamas abd karşıtı!

    körfez ülkeleri abd yanlısı. ama türkiye ve körfez ülkeleri esad'a karşı ama türkiye aynı zamanda müslüman kardeşler tarafında, general sisi'ye karşı.

    ama general sisi, körfez ülkeleri tarafından destekleniyor.

    ortadoğu'ya hoşgeldiniz, iyi günler dileriz.''

    http://i.imgur.com/iijurxt.jpg

  • aydın 1. sulh ceza mahkemesi kararıdır.

    aydın’da gezi parkı gösterileri sırasında “katil erdoğan” sloganı atan cem türkoğlu ve zafer kasap, suçsuz bulundu. aydın 1. sulh ceza mahkemesi hakimi fethiye bilici, gezi parkı gösterilerinde çok sayıda kişinin polis şiddetiyle öldürüldüğünü ve yaralandığını, sanıkların bunun üzüntüsüyle hareket ettiğini belirterek, “katil erdoğan’ sözünün provokatif olduğu kabul edilse bile bunların gezi olayları olgusuna dayandığı, bu sözlerin slogan şeklinde yaygın olarak kitleler tarafından söylenmesi için yeterli ölçüde olgusal dayanağın bulunduğunu” gerekçesiyle beraat kararı verdi.

  • 2 kişiyi öldürmüşsün, kırmızı ışıkta o hızla geçtiğin için bence kasten öldürmekten yargılanmalısın ama senin entry sildirmene izin veriyorlar. bu ülkede 1 kişinin itibarı 2 kişinin hayatından daha kıymetli.

  • "bi ortamda kız yoksa mizah vardır,eğlence vardır.çünkü erkekler kendini kasmaz,karizma yapmaya çalışmaz.doğal olurlar."

    30 kasım 2014 - 10:56
    tipsiz cingene cocugutipsiz cingene cocugu / alkislarla yasiyorum

  • pazar günü başlayacak olan katar dünya kupası muhtemelen son 50 yılın en kötü dünya kupası olacak. kimsenin istemediği, hem iklim hem ülke koşullarının böyle devasa bir organizasyona uygun olmadığı herkesçe bilinirken neden dünya kupası katar'a verildi?

    2009 yılında düzenlenen fifa kongresinde dünya kupası'nın hem 2018 hem 2022 ev sahipleri belirleniyor. 2018 dünya kupası'nda en iyi teklif ingiltere'ye aitken 2022 dünya kupası'nda amerika birleşik devletleri çok öndeydi. ancak sonuç olarak 2018 dünya kupası rusya'ya, 2022 dünya kupası katar'a gidiyor. insan hakları konusunda sicili zayıf bu iki ülkede futbol için altyapılar da oldukça kötü durumda. bu nedenle bu kararlar da şaibeli. ek olarak haziran- temmuz aylarında düzenlenen organizasyon için katar'ın iklimi de uygun değil.

    fifa otelinde yetkililere özel paketler teslim edildiği konuşulurken bu ülkeler kendilerine oy veren ülkeler ile jeopolitik anlaşmalar yapmaya başlıyor. katar'ın ihale komitesinde yer alan phaedra al-majid muhbir olarak ortaya çıkıyor ve katar'ın afrika'dan gelen federasyon yetkililerine oyları karşılığında para teklif ettiğini iddia ediyor.

    ilerleyen günlerde katar tahtının varisi olan şeyh tamim bin hamad al thani'nin sahibi olduğu bir konsorsiyum paris st germain'i satın alıyor. katar hükümeti fransa'dan birkaç airbus satın alıyor ve şüpheler daha da artıyor. michel platini'nin oyunu sattığını konuşulmaya başlanıyor. tayland- katar arasında da oldukça ucuza doğal gaz anlaşması yapılıyor. tayland'lı üyenin de oyunun satın alındığı gündeme geliyor.

    katar bu iddiaları inatla reddetse de son günlerde çıkmış fifa uncovered belgeselinde durum az çok anlaşılıyor.

    (bkz: fifa uncovered)

    rezillikler burada da bitmiyor. dünya kupasına hazırlanmak için bir ülke aniden şantiye alanına dönüştürülüyor ve her yerde hızla inşaatlar başlıyor. bu inşaatlarda da pek çok göçmen işçi çalışıyor ve emniyetsiz çalışma koşullarından dolayı binlerce işçi hayatını kaybediyor. aşağıda 2021 yılına kadar olan işçi ölümlerinin dağılımının grafiği var:

    görsel

    resmi istatistiklere göre, 2010 ile 2019 yılları arasında ülkede katarlı olmayan 15.021 kişi ölüyor. bu her yaştan ve her meslekten insanı kapsadığı için çalışma koşullarıyla ölen göçmen sayısını bildirmiyor ancak zaten resmi sayıların güvenilirliği de çok şüpheli. katar'a göre sadece üç işçi işle ilgili nedenler yüzünden öldü. aşırı sıcaklar ve diğer inşaatlar yüzünden kaynaklanan ölümler buna dahil edilmiyor. ek olarak vardiya saatleri dışında barındıkları yerlerde ölen binlerce göçmen işçi de hesaba katılmıyor. guardian'a göre 6500 işçi bu nedenlerden dolayı ölüyor.

    katarlı doktorlar ölümlerin yaklaşık %70'ini akut kalp-solunum bozukluklarına bağlı "doğal ölümlere" bağlıyor. ancak kalp ve solunum yetmezlikleri ölüm nedeni değil sonuçları. kalbin durmasının altında yatan neden kalp krizi veya başka bir düzensizlik olabilirken solunum yetmezliğine neden olan alerjik reaksiyonlar veya zehirlenmeler olabilir. wdr tarafından yayımlanan belgesel world cup of shame'de bu konuya daha detaylı yer veriliyor.

    (bkz: world cup of shame)

    sonuç olarak katar, bu organizasyona ev sahipliği yapma hakkını verdiği rüşvetler ve yaptığı anlaşmalar ile elde etti. normalde haziran-temmuz'da düzenlenen bu organizasyon uygun olmadığı için kasım-aralık aylarında düzenleniyor. stat çevresinde alkol satışı olsa da halka açık yerlerde alkol yasağı devam ediyor. bütün bunların yapılabilmesi için pek çok işçi hayatını kaybediyor. izleyeceğimiz en tatsız dünya kupasının özeti bu.

    edit: şüpheli bilgileri çıkardım.