hesabın var mı? giriş yap

  • hibernasyon veya estivasyon değildir. derin uyku diyelim biz.

    genelde bilimkurgu konusunda işlenen "uzun süreli uyku" durumu olarak geçer. hypersleep de olan bir kişi uyandırılana kadar sürekli uyku halindedir. bilinci kapalıdır, "uyandırılana" kadar bu evresini korur. bu uyku durumu yılları bulabilir.

    hypersleep geçiren gibi cryonics gibi "tıbben ölü" değildir. yani nefes alır, idrar üretir, kan dolaşımı devam eder. yani beslenmeye, suya ihtiyacı vardır.

    hypersleep denen nane neden önemlidir?

    birincisi, cryonics teki gibi ölü vaziyette bekleyip "tekrar çözülmeyi" beklemediği için hypersleep den tekrar dönmek hayli kolaydır. bu sayede eğer o gün tedavisi bulunamamış bir hastalık geçiriyorsa eğer (patojenler -bakteri, virüs gibi- değil, fizyolojik ve histolojik bir hastalık gibi örn. parkinson, alzheimer, kanser) kişi hypersleep evresine geçirilerek hastalığın ilerlemesi hayli yavaşlatılabilir hatta tamamen durdurulabilir. çünkü metabolizma oldukça yavaş çalışmaktadır ve zararı oluşturan şeyin gücü, azaltılır.

    ikincisi, sosyolojik ve psikolojik bir karar olabilir, kişi bulunduğu çağı beğenmeyebilir, savaşlar olabilir, depremler bulunabilir vs. ya da bir mahkum, hypersleep evresine geçirilerek toplumdan yıllarca uzak tutulabilir.

    üçüncü ve bilimkurguda sıkça işlenen durum ise, uzay yolculuklarında kullanılmasıdır. şimdiki ön görülen yakıtsız (lazer itkisi) veya yakıtlı (fisyon, füzyon) teknolojileri ile uzay yolculukları en az bir 40-50 yıl alabilir. bu durumda, eğer uzay-zaman ile ilgili oldukça değişik yol kısaltan teknikler bulunmaz veya ışık hızına atlatabilecek tekolojileri geliştirilmezse (takyon, ucundan da olsa antimadde, warp drive) bu insanların lojistiğinin (besin, su, oksijen) ve psikolojik durumlarının (yıllarca sürecek bir yalnızlık, ayrışmalar vs.) ağırlığından ötürü insanlar uyutulabilir ve vardıkları yerde uyandırılarak, bu yüklerin azalması sağlanabilir.

    peki, hypersleep güzel birşey olmasına karşın, neden şimdi mümkün değil?

    birincisi, hypersleep evresine geçirecek herhangi bir kimyasal veya fiziksel bir etki henüz yok. anestezi ile her ne kadar insanlar uyutulabilse de bir yerden sonra bu kimyasallar insanlara zarar verebilir. günü geçtim aylar ve yıllar gerektiren bir süreçtir.

    ikincisi, bu kişiler nasıl uyandırılacaktır? ilk maddedeki sıkıntı aşılsa ve insanlar "koma" ya sokulsa da, bilinçleri nasıl getirilecektir? koma mekanizması bu konuda ilginç bir örnektir. koma daki bir insan bilinci kapalı bir şekilde yıllarca kalabilmesine karşın, şu an hiçbir tıbbi yöntem, bilinci yerine getirememekte.

    üçüncüsü, hypersleep geçiren bir insanın beslenmesi nasıl olacaktır? damar yolundan verilmesi gereken besinler ne olmalıdır? damar yolu sürekli açık kalan bir insanın kangren veya başka bir hasar almaması mümkün müdür?

    dördüncüsü, hypersleep geçiren bir insanın fizyolojik sorunları nasıl giderilecektir? ağır hastalar ve koma durumundaki insanlar hareket edemedikleri için organları ödem toplar ve canlı canlı çürür. sırf bu yüzden bu insanlar hareket edemeseler de bir şekilde hareket ettirilir. kaldı ki, beslenemeyeceği için sindirim, hareket edemeyeceği için kas ve iskelet sistemi oldukça zayıflayacaktır. uzayda 6+ ay kalan insanlar yer yüzüne döndüklerinde şiddetli kas ağrıları çekmektedirler, örneğin. (uzay yolcuğundaki hypersleep i düşünürsek)

    beşincisi, hypersleep geçiren insan, uyandığında hayli zorlanacaktır. çünkü uyuyarak oldukça zaman geçmiştir ve zaman algısını yitirmiştir. arkadaşları yaşlanıp ölmüş, ülkeler, devletler, toplumlar ve normlar yıkılmış olabilir. kaldı ki çok uzun bir hypersleep de insan yaşlanabilir de.

    hypersleep çok yönlü bir mevzudur anlayacağınız.

  • flash belleklerin dine hizmeti...

    kuran.pdf yüklenmiş, düşük hafızalı ve bir ucundan asılabilen flash belleklerin seri üretimini yapan bir firma olsa diyorum. tutar diyorum.

  • piii reziller dediğim izdiham.
    yalnız nurella da baya ön saflarda ne kadar erken geldiyse. ulan programda ayaklarım sakat diye ayağa kalkmıyorsun, şu hallere bak.

  • bir başarı hikayesi de ben patlatayım madem.

    bende bugün sabah 7 gibi evden çıktım. 07.10 civarı duraktaydım, vardığımda otobüsün kapıları açık, yolcular binmeye çalışıyordu. ben ise ağzımda sigara yaylanarak otobüse doğru yürüyordym. otobüs hala yolcu alıyorken ben ise önce sigarama, sonra da şoföre baktım. şoför genç olsaydı ayakta gitmeyi göze alıp onlarca km yolu ayakta gidebilirdim ama baktım yaşlı birisi şofördü. şimdi bu her durakta durur, sıcakta milleti mahveder deyip o otobüse binmedim. ne yaptım peki ? bir sonraki otobüsü bekledim. yaklaşık 10 dakika sonra geldi. gelen otobüsün şoförü genç bir adamdı. otobüse bindim. inanır mısınız ilk gördüğüm otobüs ile aralarında 10 dakika olmasına rağmen benim seçtiğim şoför, 10 dakika önce kalkan otobüs şoförünü geçti.

    hayata karşı risk alın arkadaşlar. kimin hangi otobüse bindiği önemli değil, kaptanının kim olduğu önemlidir.

    olmuş mu beyler, olur mu benden de ceo ?

  • başlık yetmedi: "iş ilanlarında maaş bilgisi zorunlu olsun kampanyası" olacaktı.

    iş ilanlarında maaş bilgisinin verilmesini zorunlu yapabilecek kampanyadır.

    ilanlarda sayfa sayfa yetkinlikler listesi yazmayı bilen işverenlerin, pozisyon için vereceği maaşları da yazması gerekli bence. ücret konusu yüzünden ciddi bir zaman/para kaybı yaşanıyor bu ülkede farkında mısınız?

    yaz oraya adam gibi ne maaş vereceksen, bir tane ilana on bin kişi başvurmasın. insan kaynaklarına da yazık, yazılı sözlü her başvuruya dönmek zorunda olanları var. o özgeçmişleri insan okuyo insan! (ik'cı değilim yanlış anlaşılmasın, arkadaşlar var ondan biliyorum)

    iş görüşmeleri para konusunda şans işine döndü artık!

    özetle, maaş konusu gizli olmamalı. ilanlara maaş bilgisi eklenmeli, hatta zorunlu olmalı.

    edit: bari maaş aralığını yazın be, eliniz mi yabışır.