hesabın var mı? giriş yap

  • günümüz post-modern anlayışın zerk ettiği ve hatta dayattığı bir absürt vak'a.

    tanığı tanıklıktan, anıyı "an"dan, ispatı hakikatten değerli görmek.

    atmosferin, yerini piksellere bırakması.

  • -456 buyrun.
    -istanbulda oturan japon bir arkadaşımın telefon numarasını öğrenebilir miyim??
    -tabi buyrun-
    -yoshimitsu tabakasan
    -kodlar mısınız acaba
    -tabi. şimdi bi kare var içinde güneş gibi birşey var.......

  • bu kuşağın vakti çok değerli. 15 dakikasını boşa geçirmek istememiş sınıfta. gözetmen 2 saat önce okulda oluyor, adam hayatının sınavına son anda gelip girmeye çalışıyor.

  • tamamen zararsız görünen hatta bilakis çok faydalı bir icat olan pulluğun başının altından çıkmış bir kurumdur. her ne kadar sasaniler tarafından icat edilmiş olduğu söylense de efendim şövalyelerin ortaya çıkmasına da bu pulluk sebep olmuştur. ha bir de unutmadan söyleyelim üzengi. avrupa'nın balçık içindeki toprağını yararak su yolları açan ve toprağın verimli işlenmesini sağlayan bu alet sayesinde bolluk bereket gelince, köylüler semirmiş, yöneticiler semirmiş. tarımsal zenginlikle gelen huzurun ve tabii ki zenginliğin ta kendisinin korunması için gereken merkezi otorite o tarihlerde avrupa'da namevcut olduğundan mütevellit feodalizm tüm haşmetiyle gelmiş kurulmuştur efendim.

    nasıl mı? e bu semiren köylülerden biraz daha fazla vergi alalım diyen yöneticilere köylüler de hay hay deyince, işte bu üzengiye basıp ata binen şövalyeler güruhundan güçlü ordular ortaya çıkmış. ama kimin orduları? zengin toprak sahiplerinin. böylece zengin yönetici sınıf, şövalyeler ve köylülerden ya da daha akademik terimlerle lordlar, vassallar ve serfler arasında karşılıklı hak ve görevlere dayanan bir ilişki gelişmiştir.

    şunu da belirtmeliyim ki, doğu feodalizmi ile batıda ortaya çıkan feodalizm birbirinden çok farklıdır. batıda lord ile vassal bir tür sözleşme ile birbirine bağlıyken ve toprak sahipleri zamanla merkezi otoriteye karşı birer direnç noktası haline gelirlerken, doğunun lordları merkezi idarenin memurları gibi çalışmışlardır. diyebiliriz ki, anayasal hükümet anlayışının temellerini de batı feodalizmi atmıştır. yani bir bakıma anayasal düzenin temel direği pulluktur.

  • kırılan ayağı, biten bir kariyerin habercisi olabilir. severdim kendisini, yeteneklerini kullanmayı bilmiyor olsa da. fakat değinmek istediğim konu bu değil.

    kendisi sakatlanmadı, resmen kurban gitti. o zeminlerde top oynanırsa daha çok ayak kırılır bence. tekrar izleyen olursa dikkat etsin, aydın'ın o müdahalesinde yerde kayması lazım, fakat yerden sekiyor. yer beton gibi, çim dediğin yumuşak olur, kayar, öyle sektirmez insanı.

    kimse sakın çıkıp bana "iç anadolu, hava şartları" bıdıbıdısı yapmasın. ingiltere'nin en soğuk yerinde nasıl öyle zeminler görüyoruz? rusya'da bile nasıl sahalar var...

    bir futbolcu eksik alacaksın arkadaş. süper lig takımısın hele, bir tanesine milyon eurolar vermeyecek, o parayı zemine saklayacaksın. en iyi bakımı yapacaksın. bu işin şakası yok, insan sağlığından bahsediyoruz.

    özetle böyle lige de, sahaya da, zemine de sokayım. elazığlılar derneği seri şekilde kötülesin isterse. mersinliyim, mersin idman yurdu sahası olsa yine yazardım bunları. elazığspor yönetimine, yetkililerine lafım. alınmayın üzerinize, atmayın ters mesajlar diye söylüyorum.

    unutmadan, türkiye kupasına da sokayım, sana bir şey olmasın aydın. acil şifalar, umarım düşündüğümüz kadar kötü değildir.

  • akıllı adam hayal edeceği, şüpheye düşeceği şeyler kalmamış, yaşadığı/yaşayacağı şeyleri ile etrafı çevrilmiş adamdır. bunları verimli yaşamayı bilir. zeki adam hayal edeceği şüpheye düşeceği şeylere dair kapasitesi yüksek adamdır.