hesabın var mı? giriş yap

  • hakan ve doğukan gönüllüleri öyle bir yerin dibine soktu ki iki kelimeyi bir araya getirmeye zorlanan gönüllü zımbırtıları saçmalıyorlar şu an.

    turabi daha geçenlerde "onlar gülmesin hep biz gülelim" dedi röportajında şimdi diyor ki üzülüyoruz.

    hasan "yiyoruz ama sonra yine acıkıyoruz." ama onlar hiç yemiyor kafan basmıyor sanırım hasan? pama o kadar hamuru yedikten sonra protein eksikliği çok normal...

    hilmicem "önlerinden mi alıyoruz ödülü, kazanıyoruz gidiyoruz." adamlar hak etmediniz demedi ki? kaybettiğimiz için hem karnımız aç hem mutluluğa açız diyorlar. anlamak niye bu kadar güç?

    ulan sen dokunulmazlığı alamayasın diye turabi her türlü psikolojik savaşı yaptı, sen bile dayanamadın o kanka rolünden çıkıp turabi bir sus dedin, begüm seni desteklemedi çünkü sen kazanırsan onu yazacaklardı. karşı tarafa bakacağınıza kendi içinizdeki pisliklere bakın.

    doğukan'a soytarılık yap sana da bu yakışır diyen turabi, o adam hiçbir şey yapmasa sırf babası sayesinde saygıyla anılmayı hak ediyor. ki doğukan'ın da çok sağlam bir karakteri var. sen o adamın boku olamazsın. nasıl yetiştirmişler seni hangi hatalı gecenin ürünüsün anlamadım... beyinsiz maymun.

  • beni döversin.

    kağıthane, adım cemil, 14, 1.58, 55 kilo, deneyim yok.

    mesnetli iddia.

  • artık net bir şekilde görünen gerçek. 15 yasindakinden tut 45 yaşındakine kadar geniş bir skalada vuku bulmuş görünen delilik hali. bir de kendi sikko profillerini sponsorlu halde reklam olarak karşımıza çıkarmalı yok mu? şaşkınlık dehlizlerinde gezintiye çıkıyorum adeta.

    kız almış abi eline kahveyi yanina mum beride kedi -şaşmaz zaten- böyle bir garip haller pozlar falan altına açıklama kısmına da ya ingilizce kastirmalar veyahut edebiyat soslu cümleler ilistirmeler. nedir abi olayınız? pikniğe gitmiş hatun. sofrada bal kabağı var yahu. napacan la bal kabagini? sırf fotoğraf çekecem diye onu nasıl yanina aldın? bu neyin özgüveni? sahte sahte gulumsemeler. soğuyan kahve, asla içilmeyecek olan yeşil bir su. ne işimiz var lan burda der gibi bakan kahvaltılıklar. kafayı yemenin kaçıncı leveli oğlum bu?

    uzun uzun yazılır fakat kisaca soylemem gerekirse garipsiyorum ya valla bu denli beğenilme sevdasını. elbette herkes beğenilmek ister fakat başka bir çılgınlık bu şahit olduğumuz.

  • 1. ayip
    2. gunah
    3. yasak

    edit: gelen mesaj ve entrilere cevaben; irkci bir yaklasimdan ziyade genel olarak turk sistemi icerisinde buyuyen herhangi birisini kastetmistim. yerel bir baslik olmasi acisindan yoksa her ulkenin gencliginin degisik sorunlari var elbette.

  • gizli bölümler, hmmm.
    bu okulların bir projesi yok mu? var.
    bu projeyi onaylamakla yükümlü mimarlar, belediyeler var mı? var.
    peki bu projelerdeki okulların inşaası esnasında imar planına ve projesine göre yapılıp yapılmadığını denetlemekle yükümlü belediyeler değil mi? evet.
    okulların inşaası bittikten sonra geçici kabul ve kesin kabul için heyetler buraları gezmiyor mu? gezmek zorunda.

    o zaman soru şu?
    nasıl oluyor da kimler bu gizli bölümlerin yapılmasına göz yumuyor? bunların hepsi tek tek ortaya çıkarılmalı.

  • work and travel ile yurtdışına giden bir arkadaş, otelde çalışmaktadır.

    biri çağırır ve "iron (ütü)" ister.
    bizimki gider, ayran getirir.

    bunu gören adam sinirlenir,
    eliyle bir şeyi ütülermiş gibi yaparak "iron! iron!" der.
    bizimki ayranı çalkalar.

  • ulan ülke de milyonlarca turist değil mülteci var istilacı var hala renkler güzeldir betimlemesi yapıyor nagehan. ya halk istemiyor halk, bütün anketlerde min %60 suriyeliler afganlar gitsin çıkıyor ve hala kozmopolitliğin güzelliğini falan anlatıyor ,falafel yiyeceksen seni suriye topraklarına alalım nagehan!

  • meb bakanı selçuk'un “herkes üniversiteli olmak zorunda değil. sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa” cümlesi türkiye'nin eğitim alanında da neden sınıfta kaldığını gözler önüne serdi."

    link

    yorumsuz yorum;

    "herkes universite mezunu olmak zorunda degilse her mahalleye niye universite açtınız?"

  • --- spoiler ---

    behzat ç: şerafettin senin deden mi lan?
    cevdet: evet. nerden bildiniz?
    behzat ç: söylesin nereden bildiğimi.(harun'u gösterir)
    harun: benim de ebemi tanıyor. bu işler böyle.

    --- spoiler ---

    sandalyeden düşürtmüştür.