hesabın var mı? giriş yap

  • yanlış anlaşılmış karar.

    öncelikle habere konu olan değişiklik 29 haziran tarihli resmi gazete ile duyurulmuş: http://www.resmigazete.gov.tr/…19/06/20190629-5.htm

    burada metin aynen şöyle:

    "..... kararın 126 ncı maddesi kapsamında aynı kişi adına bir ayda en fazla 5 taşıma senedi muhteviyatı eşyanın serbest dolaşıma girişine izin verilir.”

    taşıma senedi konşimento demek. konşimento en basit tabiri ile sizin yurtdışından gelen 1 adet alışverişinizdir ve bu alışveriş içeriğinde belli bir sayı sınırı yoktur. yani 1 siparişle ister 1 ister 100 adet ürün aynı konşimento içine girebilir.

    bu durumda işin türkçesi kişi başına ayda en fazla 5 adet sipariş getirtebileceğiz demek oluyor. ancak bu 5 siparişle getirtilen ürün sayısı ile ilgili bir sayı sınırı bulunmamakta. ben buradan bunu anlıyorum. sanırım bu yanlış anlama haberin ilk çıktığı bloomberg ht'deki ifade hatasından kaynaklanıyor. ayrıca bu kişi başı sipariş listesi nasıl tutulacak o da ayrı bir konu? yani excel sayfası açıp isim, adres, telefon numarası falan mı yazacaklar tek tek? saçma sapan bir durum.

    ekleme: @tequila ikaz etti, ürünler teslim alınırken teslim alanın tc numarasının sisteme kaydedilme zorunluluğu olduğundan takip aslında çok kolaymış. ben tabi biraz eski kafalı olduğumdan hala kağıt kürekle kayıt olacak sanıyorum.

  • wos eylül 2014 verilerine göre 410 yayın yaparak en yüksek "h-sayısı"na (97) sahip bilim insanı.

    (bkz: cbt)'de yer alan verilere göre h-sayısı 80 üzerinde olanlar "nobel ödülü alacak ölçüde evrensel başarıyı tanımlayan ölçüye ulaşmış bilimciler" olarak tanımlanmakta. aziz sancar'ın h-sayısı 97 olduğuna göre nobel ödülü alan türk bilim adamlarına dair haberler duymamız yakın gözüküyor.

    [şöyle bir fotoğrafı vardır https://www.physics.ohio-state.edu/…/dpg-sancar.jpg]

  • uzun süredir ilk buluşmamama karşın, ilk buluşmam dün gibi aklımdadır. eni boyu okulun çevresinde atılmış kıçı kırık tedirgin bir turdan ibaretti.
    sağındaydım sağ elinde bir defter vardı; ders değil tenefüstü.. solumdaydı, tedirgin sol elim ise cebimdeydi; hava sıcaktı.
    bahse konu her hafta kısalan etekli hatunla ilk ve son buluşma el tutmasız, yıllar sonra “keşke” anımsamalı geçti-gitti..
    biraz önce bir kız ve oğlan sahilde yürüyorlar. kızın elinde kitap, çocuğun eller ceplerde, arada rahat 15 cm.. ilk bulusmalari oldugu aleni..
    arada rahat 15 yıl.
    kıçı kırık turlamalar da, kızlar da, oğlanlar da, kitaplar da, cepteki eller de, mesafe de aynı. yine ders yok ve hava güzel.
    sen sen ol, al defteri elinden. çikar elini cebinden, tut elini. en fazla ne olabilir ki..?? olsa olsa karizmayı bir günlüğüne yemektir en büyük bedeli.
    keşke dersin sonra bak, benden söylemesi..

  • sevgilisinin onu aldattığını, arkadaşının onunla konuşmak istemediğini, annesinin ise ölüyor olduğunu düşündüğü kimsedir.