ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
7 aralık 2016 dolar kuru
-
15 temmuzdan bu güne akp nin sistematik olarak yaptığı bir şey var.
kendi milli(akp) bilincini oluşturmak.
15 temmuz tarihinde halkı bir şekilde sokağa döküp zaten sonuçlanmayacak bir darbe girişimini bu bilince dönüşürdü.
geçen haftalarda ise aynı stratejiyi döviz üzerinden kurdular.
halk 200 -300 dolar bozdurdu, kampanyalar yapıldı. 200- 300 dolar bozmakla kur düşmezdi ama arka tarafta başka işler döndü ve döviz düştü.
şimdi malum kesim hepten coştu.
darbeyi kendileri engellediğini düşündükleri gibi dolar kurunu da kendileri düşürdüğünü sanıyor.
akp bu coşkuyu "yeni bir kurtuluş savaşı" yada "1. dünya savaşında bile bu kadar hede hödö" diyerek daha da nitelikli hale getirmeye çalışıyor.
dikkat edin. yakın bir zamanda rte halka yeni bir rol biçecek. o rol başarılı olacak ve tarihi bir olay ile eşleştirilecek.
eyyorlamam bu kadar.
bir ölü diriltme hakkı verseler diriltilecek kişi
-
hiç tanımadığım bilmediğim buram buram özlediğim tek insan. annem.
debedit: ya nasıl güzel yürekli insanlarmışsınız be. o güzel mesajlar da ne öyle. başlığı görünce istem dışı, hiç düşünmeden verdiğim bir cevaptı amacım ajitasyon falan değildi kesinlikle. yine de birbirinden içten mesajlar geldi. duygulandım. tişikkirlir sipirminler...
(bkz: minik eymen'e yardım ediyoruz kampanyası)
izmir'de deprem sırasında istifini bozmayan dayı
-
avukat amca milyon dolarlık dava yakalamış gibi başka türlü o koltuğa yapışıp telefonla konuşmaya devam etmenin izahı yok.
anestezik farkındalık
-
anestezik farkındalık, ameliyat sırasında felçli hissedilen fakat bilincin açık olduğu ve her şeye tanık olduğu bir durum.
çevrede konuşulan her şeyi duyup, anlayıp buna rağmen çıt çıkaramama halidir. oldukça korkutucu olan bu durumu yaşayanlarda ameliyatın travma haline gelmesi de şaşırtıcı olmayan bir sonuç. her şeye tanık olan hasta buna rağmen o an içerisinde genelde ameliyat acısı çekmemektedir.
anestezik farkındalığın en sık görüldüğü durum ise sezaryen ameliyatları oluyormuş. sebebi ise bebeğe zarar vermemek için kullanılan ilaçlarda ekstra titiz davranılıyor ve daha az veriliyor. haliyle anestezi tam anlamıyla oturmuyor. sezaryen doğumlarda anne kendini daha çabuk toparlayıp hızlı iyileşme kaydetse de yaşadığı psikolojik travma yıpratıcı olabiliyormuş.
kaynak
yaran fıkralar
-
cengiz diye kimi kimsesi olmayan birisi askere gitmiş. arkadasları aileleriyle konuşuyor, ailelerinden para falan istiyormuş, fakat bizim cengiz telefon açacak kimsesi olmadıgı için, oturmuş allaha bir mektup yazmış.
allah'ım durum sana ayan beyan, kimsem yok biliyorsun, ne olur bana 200 milyon.'
cengiz kapatmis zarfı yazmış üstüne ' cengiz'den rabbine' atmış postaya.
cengiz'in mektubu tabii asker mektubu, incelenir ,.
subaylar bir bakmışlar birliklerinde gariban asker. subayın birisi 'bizim birlikte böyle gariban askerler de mi vardı? haydi çıkın paraları' demiş.
200 milyon çıkmamış, 150 milyon çıkmış. koymuşlar zarfa yazmışlar 'rabbinden cengiz e'...
aslanım cengiz almış zarfı bakmış 150 milyon. oturmuş allaha 2. mektubu döşemiş.
allahım mektubunu aldım çok teşekkür ederim. şimdi sana bi adres verecem parayı bundan sonra oraya gönder. zira bu ibne subaylar içinden çalıyor.
zengin olunca yapılacak ufak şımarıklıklar
-
ahahha milletçe ruhumuz fakir lan. adam şehirlerarası otobüsle gidiyor zengin de olsa. bir yerine iki bilet alıyor sadece, zarar gelmez bu insanlardan.
zengin olmaya programlanmadığımız için error verdiğimiz konu başlığı.
garip giyimi ile metrobüste şeytanı andıran kız
-
1. kul, euzü birabbin nâs,
2. melikin nâs,
3. ilâhin nâs,
4. min şerril vasvasil hannas,
5. elleziy yuvesvisu fiy sudûrin nâs,
6. minel cinneti ven nâs.
tüm zamanların en başarılı kız düşürme repliği
-
"aduket"
yarım ay ortadaki düğme + yarım ay ortadaki düğme + tam çember en sol düğme.
hala düşmediyse: gardı bıraktığı an oooryuken
türk dil kurumu
-
biri bana soruyor "onun yazımı böyle değil miydi?" diye. tdk'nın doğru kabul ettiği yazıma link vericem. link sadece tek kullanımlık. biriyle paylaşınca arama sayfasına geri dönüyor. o yüzden insanları kelimelerin doğru yazımları konusunda bilgilendiremiyorum.
açıkçası tdk'nın "aman kelimelere direkt link verilmesin" diye üstüne titrediği bu konuyla hedeflediği şey ne acayip merak ediyorum. çok uzun zamandır da böyle bu arada. hatta ekşi sözlük'ün araştır kısmında tdk olmamasının sebebi de bu. şimdi iyice geliştirmişler sistemi.
uygulanan tedbirin "gelsin herkes efendi gibi baştan aramasını yapsın, biraz eli klavyeye değsin" diye bir çaba dışında makul bir gerekçesi de yok. hatta kimbilir belki "online'a çok alışmasınlar biraz sözlük satın alsınlar" gibi bir zihniyet bile olabilir. bu iki zihniyet arasında çok mesafe yok çünkü.
bu konuyu yöneticilerden birine ileteyim diye siteye baktım. yöneticilerin isim ve fotoğrafları var ama e-mail adresleri yok. yani ankara'da etrafa bir sürü "bu adamı gördünüz mü?" diye ilan yapıştırıp o fotoğrafları mı kullanıcaz? adamların tipinin neye benzediğinden bana ne? iletişim konusundaki tek imkan bilgi edinme hakkı kanunu çerçevesinde onda da belli kriterler kıstaslar var.
resmen tdk'dan faydalanmaya çalışmaktan yoruldum.
hani birileri çıkıp "yeaa dilimiz çok yozlaştı" falan derse sebepleri konusunda kayıt mahiyetinde dursun diye buraya yazıyorum.
edit: birden fazla kişi tdk'nın tanımlarına erişim için url şablonu iletti. bir yolu varmış. biri konuyu "joomla kullanıyorlar, konudan anlamadıklarındandır muhtemelen" dedi. doğru olabilir. ama bu araştırma ve geliştirme kurumunuın teknik yetersizliği, yol açtığı sıkıntılara bir bahane olur mu? olmaz.
jiddu krishnamurti
-
"sorun tanrının olup olmaması değil, onu nasıl bulacağımızdır..."
bi çok konu üstüne fikirleri olan düşünce adamı..
"tanrı üzerine" adlı kitabı gerçekten iyiydi...
parasını hala dolarda tutan ekşici
-
halasının parasının kaderini halasına bırakması gereken ekşicidir.
tüm zamanların en iyi 100 kitabı
-
suç ve ceza'nın arasına kitap ayracı olarak konulabilecek liste...
şehirlerarası yoldaki küçük yerleşim
-
hep geçerken çok merak etmişimdir. bu insanlar ne yapıyor zamanlarını nasıl geçiriyorlar diye. minik minik yerler, belli az hane olduğu. nasıl geçiyor tüm zamanları? orada nasıl yaşar ben gibi biri? tüm hareketlilik sadece o yolda mı oluyor?
bir gün gerçekten çekip kenara gidip tanışmak istiyorum. inşallah sonum yakup kadri'nin yaban'ına benzemez.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: inna hot bu gece konyadaydı
entry: inna atayna kel kevserdir o