ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
jeti olan damat adayının reddedilmesi
-
reddedildiyse damat adayıyla ben bir çay içebilirim.
erkeğim ama anlaşırız diye umuyorum hele bi çay içelim çay önemli.
kızının erkek arkadaşından dayak yiyen baba
-
kız belasını aramış, bulmuş. işin kötü yanı baba kızının tırnağı kırılsın istemez. ilerde dayak yiyecek, ölecek yine baba üzülecek.
5 bin tl kiraya 3 kişi birleşip ev tutabilirler
-
üçü birleşip bedavaya bir temiz sizi dövseler nasıl olur? bence daha iyi olur.
adam zengin, tuzu kuru. "nizamettin'den aşa kasımpaşa" diye geziyor ortalıkta tabi.
sözlükçülerin karşılaştığı efsane yobazlıklar
-
yer konya. gıda ürünleri üreten bir şirkette pazarlama müdürüyüm. konya bayimizi ziyaret için bayinin deposuna gittim. işten güçten fiyatlardan filan konuşuyoruz.adamın 15,16 elemanı var. öğlen zamanı geldi iki tencere yemek geldi. masaya koydular tabldot yemeğine benzemiyor sordum.
- lokanta yemeği değil galiba .
+yok benim hanım yapıyor gidip evden getiriyoruz.
- zor olmuyor mu her gün, hergün yengeye eziyet filan .yemek şirketiyle anlaşsaydın ya.
+ olmaz içine domuz eti filan koyarlar.
- konya'da domuz ne gezer.
+bulurlar onlar.
çakal, hem hemşerilerine güvenmiyor. hem de işi ucuza getiriyor. bu arada söyleyeyim yemek berbattı.
japonların yaptığı pratik balık ızgara
-
https://www.youtube.com/watch?v=3l7znnhjhse
videoda görüldüğü üzere oldukça pratik ve ekonomik balık ızgara tarifidir.
kılçık ve pullar bile çöpe atılmıyor.
pkk'lıların türklerden empati beklemesi
-
daha çok beklerler.
birebir yaşadığım olaydır, rivayet falan değil...
bundan daha üç gün önce, akşam üzeri bilgisayar başında vakit öldürüyorum. bir anda bir patlama ile bulduğum oda, bilgisayar masası falan sarsıldı. noluyoruz diye dışarı fırladım, birine bir şey oldu mu, bir yardımımız dokunur mu diye düşünüyorum. dışarı çıktığımda gördüğüm manzara şu idi...
http://m.imgur.com/hbg7r2n
http://m.imgur.com/uhdp0ci
http://m.imgur.com/zdewy1g
oturduğum binaya yakın bir polis karakoluna pkk bomba atmış. şans eseri kimseye bir şey olmamıştı ama; binanın ve binanın önünde park halindeki arabaların camları patlamıştı.
tekrardan yukarı çıktım, koridorda öğretmen bir kız panik halinde çömelmiş ağlıyor, arkadaşları da onu teskin etmeye çalışıyordu. bulunduğu odanın camı patlamış, eli ayağı birbirine dolanmıştı.
lafı fazla uzatmadan sadede geliyorum. ben doktorum ve hipokrat yeminim var, yarın gene hiçbir şey olmamış gibi hastaneye gideceğim, hiçbir şey olmamış gibi hasta bakacağım. hatta belki de o bombayı atan teröristi getirecekler, ona da bakacağım.
ama o öğretmen kızdan ya da canına kast ettiğiniz o polislerden ne empati, ne merhamet, ne acıma hiçbir şey beklemeyin.
zira hiçbir varlık, kendi canına kast eden biri ile empati kuramaz...
tv yarışmalarında verilmiş ilginç yanıtlar
türkiye'de 6225000 lisanslı sporcu olması
-
gerçeği tam olarak yansıtmayan beyan.
öncelikle bu verinin içinde tüm federasyonlardaki lisans sayıları vardır. okul sporları federasyonu'nun ve üniversiteler spor federasyonu'nun da. örneğin eskrim sporcususunuz hem eskrim federasyonu lisansınız hem de üniversite maçına girecekseniz üniversite lisansınız olur. bu sebepten tekil kişi değildir. sonraki aşama faal sporcu veya düzenli spor yapan müsabakalara katılan sporcu sayısı değildir. örneğin çocuğunuzu bir kulüpte yüzmeye gönderirsiniz ilk yıl lisanslı yarışır sonra sporu bıraksa bile sonraki yıllarda da lisans sayısının içerisinde yer alır. son olarak şişirme lisanslar. sporcu değildir düzenli antrenman bile yapmaz ama spor lisansı çıkartılır. gerçek rakamın 1.500.000 civarı bile olmadığına inanıyorum. antrenörlerin, spor kulüplerinin açlıktan nefesi kokuyor 6 milyon sporcumuz varmış. olmaz mümkün değil.
bir minibüste yaşanabilecek en dumur olaylar
-
minibüs şöförünün yola tükürmek için hareket halindeyken kapıyı açıp eğilmesi ve aşşağı düşmesi ve minibüsün, yolcular çığlık çığlığa iken kendi kendine gidip bi arabaya çarpması...*
ingilizceyle ilgili hatırlanan ilk şey
-
-good morning class!
+gooooood mooooorning teacheeeerrr!
-how are you?
+thaaaank youuuu!
-thank you, sit down please.
debe edit: ya arkadaşlar biz "fine thanks and you" demeyen öküz bi nesilmişiz demek ki gelmeyin üstüme :/
debe edit 2: destek olalım lütfen ---> (bkz: #47426313)
100'den geriye doğru 7'şer 7'şer hızla saymak
-
94'te duraksadığım eylem...
edit: markasiz uyardı. 93 kalıyor. 100'den, 7 çıkarsa.
edit 2: hakikaten yanlış yapmışım. dedikleri doğru karneyi alan sözlüğe koşuyor. yeter artık vurmayın öldüm.
kıdem tazminatının kaldırılması
-
geçen sene işten çıkarıldım. tamamen haksız sebeplerden. bu yüzden davayı zaten kazandım.
neyse efendim, kıdem ve ihbar ile yaşayabildim iş buluncaya kadarki 3 ayda. kaldı ki bekar ve birikmişi de olan biriydim. borcum yoktu.
çünkü işsizlik maaşı, aldığım maaşın 1/4'ü bile etmiyor. sadece ihbar tazminatımı alsam, muhtemelen 2. ay itibariyle birikimden yemeye başlayıp, işsizliğim uzasa bildiğin sokakta kalacaktım.
şimdi sorarım, türkiye gibi işyerlerinde adaletsizliklerin, mobbing'lerin kol gezdiği bir ülkede, işçinin alabileceği tek güvenceyi kaldırmak, elli tane şarta bağlamak akıl karı mıdır?
parti bağımsız düşünün. yarın bu kişi siz de olabilirsiniz. işte bu akp'nin saçma ekonomi politikalarında artık geldiği son noktadır. maaşın %50'sinden fazlası vergilere giderken, devleti, ülkeyi daha ne kadar vatandaş ayakta tutacak? ekonomi politikası hiç olmayacak mı bu ülkenin?