hesabın var mı? giriş yap

  • yaramazlık yapan, mızmızlanan çocuğa annesinin çocuğun tam ismiyle(kimlikteki ismi) seslenmesinden sonra çocuğun anında dünyanın en uysal çocuğuna dönüşüvermesi.

    -edie sana otur yerine dedim. yemeğini bitirmeden oradan kalkamazsın !!!

    - hayır anne daha fazla yemek istemiyorum.

    - edward christopher jerkinson lütfen yerine otur ve o yemeğini bitir.

    - peki anne...

    nedendir bilinmez, kimlik isminin amerikalı çocuklarda etkisi çok büyük.

  • zenginleşmek yerine, açıklanan saçma enflasyon rakamlarına karşı parasının değerini koruyan alıcılardır.

  • sonrasında günün kalan kısmının zehir olmasına sebebiyet verir.

    ulan zaten akşama kadar beynin patlamış, saatler süren telefon konuşmaları, bütçe raporları, sipariş ve sevkiyat planları yüzünden anandan emdiğin süt burnundan gelmiştir. iki saat bir pub da oturup ayak üstü 2 tek yuvarlayacaksın, bunu sana çok görür. o iki saatlik keyif eve geldiğinde burnundan gelir. öncesinde tabi her 15 dakikada bir taciz telefonlarıyla zaten seni çileden çıkarmıştır. eve gittiğinizde, kafasına sardığı beyaz tülbent parçasıyla karşılar sizi. çünkü tüm hayatı boyunca ağrımamış her yeri ağrımış. midesi bulanmıştır. siz gelmeden hemen önce ateşi 41 e çıkmış, tansiyonu 3'e düşmüştür. sen arkadaşlarınla keyif(!) çatarken, o yatak döşek yatıp, acılar içinde kıvranmıştır. "ne oldu?" diye sorduğunda ise, "yok bi şey" derse, sıçtığının resmidir. hatta işi abartıp geceyi hastane geçirme ihtimaliniz bile olur.*neden çünkü arkadaşlarınla çıkıp iki saat kafa dağıtmışsındır ve allah senin belanı versindir.

  • insanlar algılama problemi yaşıyor, ya da olağanüstü derecede taşak geçme potansiyeline sahipler. okan bayülgen net bir şekilde tolga çevik'in insanlık tarihiyle neredeyse eşit olan tuluat kavramını sanki kendisinin bir icadıymış gibi göstermesine karşı çıkıyor. ve bunun izahını da çok güzel özetlemiş zaten:

    "bunu sahne sanatlarının doğasına aykırı bulduğum için, sahne sanatları yapmış bir kişiye bir fikrin, gece yatıp sabah gelemeyeceğini, bunların ancak yaşayan veya yaşamayan sahne adamlarının yaptıkları işlerin tekrarı ya da esinlenmesi olabileceğini düşündüğüm için bu mücadeleyi başlatıyorum"

    yani ne diyor? kırk yıllık pancar kıçımda sancar. tolga çevik bu fikrini bir icat olarak öne süremez, bunun patentini alamaz, tekel yaratmaya çalışamaz. ahde vefa denen şey var. "harici komutla doğaçlama hareket eden oyuncu" formatı bizim meddahlık kültürümüzün bile özünde var yahu. hatta hadisenin özüne tekabül eden tuluat, bizim bin yıllık geleneğimizdir. okan bayülgen bu değere sahip çıkıyor, bunun mücadelesini veriyor. her şey bu kadar basit ve ortadayken "peki ya okan kimden çaldı ehehe" cinliğiyle ortalama zekaya bile hitap etmeyen emsallerle yazılı olanı bambaşka mecralara çekmek de neyin nesi oluyor ben de onu anlayamıyorum işte...