hesabın var mı? giriş yap

  • pazartesi sınav olunacaktır.

    çarşamba: daha var.
    perşembe: daha var.
    cuma: yarın çalışırım.
    cumartesi: yarın çalışırım.
    pazar: (sabah) bi film izleyeyim. daha çok zaman var.
    pazar: (öğlen) bakayım msn de kimler var(hayallah kimse yoktur, ders çalışmamak için yapılan anlamsız hareketlerin uygun olanları itina ile yapılır.)
    pazar: (akşamüstü) daha hava bile kararmadı. hava kararırken çalışamıyorum. kararana kadar biraz gezeyim.
    pazar: (akşam) msn e gireyim millet napmış çalışmış mı ki. şu siteye gireyim buraya da bakayım hazır bilgisayarın başına oturmuşken.
    pazar: (gece) hazır bilgisayarın başına oturmuşken kalkmayayım. (arkadaşlar sağolsunlardır, aksi gibi önemli bazı not/çıkmış soruyu msn den yollayıvermişlerdir üzülüp)
    pazar: (gecenin ilerleyen saatleri) zaten az yer varmış çalışacak, baksana gönderdiklerine. şimdi yatayım bari. yarın erken kalkıp çalışırım. gözlerim yanmaya başladı, yoksa oturup çalışırdım.
    pazartesi: (sabah) zzz
    pazartesi: (sınava bi kaç saat kala) yarım saatte olacak iş değil boşuna bakmayayım.
    pazartesi: (sınavdan sonra) seneye kesin çalışçam olmuyo böyle.

    (bkz: kendini kandırma sanatı)

  • öncelikle kızcağızın ailesinin başısağolsun, korkunç bir şekilde evlatlarını kaybetmişler.

    yeri gelmişken tüm genç kızlara seslenmek istiyorum, kulağınıza küpe olsun; asla ama asla sevgilinize, flörtünüze, hoşlandığınız çocuğa nude fotoğraflarınız yollamayın ve eğer ilişkiye girerseniz görüntünüzün alınmasına rıza göstermeyin.

    şimdi ilk kısım tamam da ilişki sırasında görüntü almayı bir insan niye kabul edilsin salak mıyız diyebilirsiniz. hayır, siz salak değilsiniz ama karşınızdaki adam şerefsiz olabilir! ben fantezi yapmayı istiyorum, hatıra kalsın istiyorum diyebilir daha da ileri gidip ben sapık mıyım bana güvenmiyor musun diye size duygusal şantaj yapmaya kalkabilir cevabınız hayır olsun.

    karşınızdaki insan size kezbansın, bak dediğimi yapmazsan seni terk ederim, bana başka kız mı yok gibi şeyler söyleyip sizi manipüle etmeye çalışabilir hatta üstü kapalı bir şekilde bildiğiniz bir kızın ona asılıp nude fotoğraflar gönderdiğini filan da söyleyebilir. cevabınız yine net olsun; hayır, gitmek istiyorsan gidersin.

    size değer veren, sizi seven bir adam zaten sizi böyle sıkıştırmaz. ayrıca o yolladığınız ya da birlikte çektiğiniz görüntüleri daha sonra başka sitelere satmayacağının, size o görüntülerle şantaj yapmayacağının ya da en basitinden sağa sola göstermeyeceğinin garantisi yok. bırakın giderse gitsin o kişi hatta gitsin daha iyi sonrasında sürekli diken üstünde yaşamaktan çok daha iyidir.

  • copa sudamericana finali ilk ayagi olmasindan dolayi o ucakta muhtemelen sadece futbolcularin degil, takimla iliskisi olan diger kisilerin de (yoneticiler, aileler, arkadaslar) bulundugunu dusunmek gerekir. neyse ama, demek istedigim bu degil.

    sabah ntvspor'u izlerken denk geldim. adamlar yari final macinin sonunda elenmenin esigine gelmisler ancak 2-3 mucizeyi bir arada yasamislar. cizgiden cikan sutlar ve inanilmaz kurtarislar sonrasinda finale yukselmeyi basarmislar ve muthis bir sevinc yasamislar.

    yari final macinda yasanan onca mucizenin son buldugu nokta ise maalesef elim bir ucak kazasi. bu bizim gordumuz hikaye. kim bilir bilmedigimiz ne mutluluklar, mucizeler bu kaza ile son buldu.

    bunlari dusunup uzulmekten, bos bos bakmaktan baska bir sey gelmiyor elden.

  • orijinal ismi kârlek & anarki olan 2020 isveç yapımı netflix dizisi. orta yaşlarında, evli ve iki çocuk annesi sofie’nin yeni işinde stajyer max ile heyecanlı küçük şeyler yaşamasını ve hayatını yeniden renklendirmesini 30 dakikadan oluşan 8 bölümle anlatan dizi, emily in paris gibi romantik ve ilişkiler üzerine kafa dağıtıcı bir şeyler izlemek isteyenler için iyi bir seçenek olabilir.

    aynı zamanda edebiyat gibi kült sanatların, teknoloji ve sosyal medyanın gelişmesiyle uğradığı değişim ve bu kulvarda yıllarını verenlerin bu değişime direnci de güzel anlatılmış.

    --- spoiler ---
    dijital yayıncının, ödüllü yazarın kitabında kullandığı derinlik, metafor ve üstü kapalı okuyucuya vermek istediği mesajlar, örnek izleyiciler için istenen "son"u sağlamadığından filmin sonunu değiştirip daha sükseli ve daha çok izlenme oranına potansiyel hale getirip izleyiciyi mutlu eden bir sonla buluşturması, tarihi doğrudan uzaklaşmış olsa dahi önemli olanın izlenmek, para kazanmak olduğu çağımızda her şeyin hızla değişimine güzel bir örnekti aslında. binbir emekle hazırlanan yemekler yerine fast food tercih edilmeye başlandığında da aşçılar böyle hissetmiştir muhtemelen.
    --- spoiler ---

    stockholm’un güzel ve düzenli sokaklarını gördüğüm her sahne ayrı bir heyecana sebep oldu bende.

    kuzey avrupa ülkelerini ve kültürlerini sevenler için ideal bir yapım olan dizinin yeni sezonuna ilişkin bilgi, son bölümün sonunda “yeni sezon yolda” yazısından ibaret.

  • komutan, kısa dönem acemi askerlere mesleklerini sormaktadır.

    komutan: sivilde ne iş yapardın?
    asker: mühendistim komutanım.
    komutan: güzel. sen ne iş yapardın?
    asker: veterinerdim komutanım.
    komutan: iyi. sen ne iş yapardın?
    asker: öğretmendim komutanım.
    komutan: ne güzel. peki sen ne iş yapardın sivilde?
    asker: savcıyım komutanım.
    komutan: sav cıy dın!