ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çiftleşirken ağaçtan düşen koalalar
-
"tam zevkine varmışken birden yere düştün mü sen" dizelerine konu olmuşlardır.
yurt dışında yaşanılan küçük şoklar
-
avrupa ülkeleri için konuşuyorum, pasaport dahi göstermeksizin başka ülkeye uçtum
size yemin ederim italya-fransa yolculuğum, zincirlikuyu-avcılar'dan daha kolaydı
sözlük nick'lerinden meslek tahmini yapmak
-
stanne - süt anne
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık:askerlik paralı olacak diyorlar.
entry: hazır bedavayken hemen gittim kaydımı yaptırdım. kasım'da askerim inş.
ankara'daki dev kardan kadın
yeni başlayanlar için tembellik
-
ukteyi veren: ssg (28.09.2007 08:14)
notu: "biri yazsin i$te."
aynen yukardaki gibi bişi.
belgeseller için yaratılmış aşırı tipsiz hayvanlar
halayı icat eden siyah elbiseli kız
avrupalı kız ile türk kızı arasındaki farklar
-
avrupali kiz sokaga ciktiginda turkiyedeki kadar sapikla, namussuzla karsilasmadigindan haliyle verecegi tepkiler daha iliman oluyor.
kardesim turkiye'de cocuklara, hayvanlara tecavuz ediliyor her gun; kizlar tedirgin, asik suratli gezmesin de napsin? sapiklara yuz mu versin?
acun ılıcalı ile şeyma subaşı'nın boşanması
-
eskiler yuva yıkanın yuvası olmaz der. haber doğruysa bir kez daha haklılarmış diyebiliriz.
teselli etmeyen teselliler
-
arkadaş takside ağlıyor, ama salya sümük, taksici sonunda dayanamadı:
- yav ama neden bu kadar ağlıyorsun? nerelisin sen?
+ sivas :((((((((((
- bak, ben de orduluyum, ağlama.
teselli artık neyi değiştirir ki, arkadaşlar?
çocuklarına aşkım diyen kadınlar
-
hiç ama hiç hoşlanmadığım için bittabii burnumun dibinde biten ottur.
başlık "kadınlar" olarak açılmış ama maalesef bunu yapan erkekler de görüyorum bu arada. her duyuşumda sinirlerimi zıplatan bir hitap çocuklara "aşkım, sevgilim" denmesi. arkadaş bu kadar mı kıskançsınız ki bu hitapları bile çocuğun gelecek sevgilisinden önce parselliyorsunuz? neymiş "ama çocuk en büyük aaaaşşşkkk" ya bi git, yeme beni! "tanrı aşkı" falan da var, tanrınla konuşurken "aşkım tanrım" diye mi hitap ediyorsunuz?
"aşkım" kelimesinin çağrıştırdığı anlam bellidir. "yavrum, çocuğum, evladım, kızım, oğlum", bilumum sevimli hayvanat ("kuzum, uğurböceğim" falan ne bileyim ben) gibi bir sürü hitap varken hiçbiri tatmin etmiyor da mı bir de bunlara sardırıyorsunuz? yahu bu nasıl bir doymazlık? "sevgiliniz" de olmayıversin artık çocuğunuz! bu nasıl hastalıklı bir sahiplenme artık?
bunun niye bu şekilde kullanıldığını gerçekten anlayamıyorum. yani daha doğrusu bazı tahminlerim (aşksızlık, varlığını çocuğu üstünden inşa etme, kimlik bunalımı vs.) var da, o tanıyı koyan ben olmamalıyım herhalde...
ekleme: bu entry'yi yazdıktan iki hafta sonra uzmanların bu konuya yönelik açıklama yaptığını gördüm. "tanıyı ben koyamam, uzmanlar koysun" demiştim, koymuşlar: bunu yapan anne babalar "duygusal istismarcı" kategorisinde ve ilgi eksikliği içinde, terapiye gitmeliler. "bişi olmaz yeaa"cılar kanadından değilim kusura bakmasınlar, çocukları daha fazla umursuyorum zira.
“çocuklara ‘aşkım, sevgilim’ diyen anne - babaların aslında kendilerinin sevilme ihtiyacı var. anne, babalara düşen onların kendi ayakları üzerinde durabilen, bağımsız kişiler haline gelmelerini engellememektir. evlatları tarafından çok fazla sevilmek isteyen anne - babalar, çocuklarına duygusal olarak yapışma eğilimi gösterdiklerinden bağımsızlaşıp olgunlaşmalarını engelliyorlar. çocukları kendi isteklerimiz doğrultusunda kullanmak, duygusal istismardır.”
http://m.t24.com.tr/…-demeyin-terapiye-gidin,419579