hesabın var mı? giriş yap

  • gezegenin en mantıklı sözü.

    + ne tür müzikler dinlersin bartuğ?
    - hımmpf, indie falan, pop jazz bazen de beril...
    + anlıyorum bartuğ...

    bartuğ yalan söylüyor, daha geçtiğimiz yaz kuzeninin düğününde ankara'nın bağları eşliğinde çılgınlar gibi eğlendi. bartuğ yalancı. bartuğ yavşak...

    ***

    + ne tür müzikler dinlersin saffet abi?
    - valla kulağa hoş gelen her türlü müziği dinlerim yiğenim.
    + saffet abi pop jazz?
    - jazzırdamasa o da iyi aslında meh meh meh.

    saffet abi dürüst. saffet abi yavşak değil. kötü şakaları dışında on numara adam.

  • kadının %100 haklı olduğu durumdur.

    sizce iş gücü maliyeti ürüne yansımayacak mı?

    deniz zeyrek bundan üretici şikayetçi mi demiş üreticinin tuzu kuru kardeşim umrunda olur mu işçinin maaşını %40 arttırsa ürüne %70 zam yapar işine bakar.

    laf olsun torba dolsun diye atılmış bir tweet ve üzerine bunu entryleştiren bir yazar olması bile komik

    ekleme: başlığı açan şahıs şöyle bir entry daha girmiş başlığa #131090409 bilal'e anlatır gibi yazıyım.

    biz kimsenin maaşına zam gelmesin demiyoruz, nevşin hanım da aynı şekilde. bizim dediğimiz sistem ve düzen öyle bir batış batmış ki maaşa gelen zam misliyle yine o maaşı alana girecek. bu sefer 2800 lira maaşla aldığı şeyleri 5000 lirayla alacak yani emeği değer kazanmayacak. kadın maaşa zam yapmakla mı kurtulacak bu ülke tek sıkıntı maaşların düşük olması mı yoksa o maaşlar niye gün geçtikçe azalıyor köklü bir çözüm bulunmalı diyor asıl ama senin gibilere her şeyi kelimesi kelimesine anlatmak gerektiği için anlamıyorsunuz.

  • bu; kafasına kask, kaskın tepesine de kamera takınca kendini bir bok zanneden pezevenkler oldukça toplumdaki 'motorcu' antipatisini yıkamayacağız.

  • düşündüm taşındım ülkece başımıza gelen ne varsa, ülke olarak winrar programını satın almadan kullanmamızdan kaynaklandığını anladım. böylesi bir terbiyesizlik olmaz.

    adamlar efendi edendi bak kardeşim bu şirkette o kadar kişi ekmek yiyor. bak zorlamıyorum 40 gün denedin ettin gel şu programı satın al diye uyarı penceresi açıyor.

    biz ülkece hemen kapat tuşuna basıyoruz. haa gavurlar da aynısını yapıyor ama onlar zaten gavur. çünkü gavur olmak bunu gerektirir. yoksa ne anladım gavurluktan?

    o yüzden yıllardır açlıkla, haciz ile mücadele eden, çaycının bile maaşını veremeyen winrar gmbh şirketinin ahını almayalım.

    adam gelse, niye almıyon lan dese, en zengininden fakirine hepimiz utancımızdan yere bakarız.

    yapmayın a yiğitler!

  • gidebilir, boşandıktan sonra.

    istanbul sözleşmesine laf atmaya çalışmış başlığı açan kıt akıllı yazar, olmayan aklı sıra. sözleşme olmasa ne yapacaksın, kafasına mı sıkacaksın yoksa zincirle mi bağlayacaksın? çıkar içindeki teröristi de hepimiz görelim. kıvırma dansöz gibi.

    edit : başlık başa kalmış, konuyu açan [(bkz: gulerken dusunen adam)gulerken dusunen adam] tüm sözlük ahalisinden lafı yedikten sonra mesajını silmiş, korkup kaçmış.

  • herkese oluyor mu bilmiyorum ama ahir ömrümde annemin benim adıma ona 1 tane yeter dediği yaşlarımdan sonraki tüm lahmacun siparişi sahnelerinde yaşadığım kararsızlık anıdır.

    2 tane istesen yetmeyebilir zira açsın doyacaksan da doymayacaksın gibi gelir. 3 desen birincisi ohaa lan, çüşş, yuhh ayı gibi tepkilere maruz kalmak dışında bir de fazla gelme ve mecburen bitirmek zorunda kalma ihtimali var. çok zorlanıyorum be sözlük bildiğin gibi değil.

  • aşktan tam olarak ne anladığınıza göre değişebilen bir durumdur.

    lise aşkları biraz farklıdır ve hormonların yeni yeni etkisini göstermesiyle başlar. bir şekilde delicesine aşık olursunuz. onu düşünmeye, sürekli hayaller kurmaya başlarsınız. yeme-içmede bir azalma olur cidden iştahtan düşersiniz. bir çeşit güçlü bir takıntıya dönüşür bu aşk. onu düşünmeden yapmazsınız her şeyiniz bir kişi olur. öylesine güçlü bir istektir ki gözünüzü karartırsınız bu açıdan lise aşkı insanın hayatında ciddi bir iz bırakır. lise aşkı, aşkın çok vahşi ve içgüdüsel bir yönüdür.

    üniversite aşkı ise daha farklıdır aşk duygusundan ziyade sevmek ön plandadır. onu seversin ve ona dair şeyler hoşuna gider. birlikte zaman geçirmeyi, delicesine bir şeyler yapmayı istersin. ortak anılar biriktirirsin her şey daha çok netleşmeye başlar. sevgililiğin en güzel dönemleridir lise aşkı kadar kaotik değildir mantıkta işin içine girmeye başlamıştır. pek çok şeyi sevgilinle öğrenirsin ve yaşarsın.

    iş hayatına atıldığında ise artık hayatın gerçekleri yüzüne daha sert çarpıyor demektir ayakların yere sağlam basmaya başlar. ne istediğini iyi bilirsin hatta daha önemlisi ''ne istemediğini''. yorucu bir ilişkiye ve aptal oyunlara tahammülün kalmamıştır. aşkı, sevgiyi ve daha önemlisi uyumu aramaya başlamışsındır. olgunlaşırsın gerçekten seveceğin birisini ararsın geceleri ve boş zamanlarında... kendini anlatabileceğin, beraber dünyayı gezebileceğin, hayata karşı elini tutabileceğin birisini sevmek istersin. 25 yaşından sonraki aşk bir anda olmaz lise aşkı gibi ya da üniversiteli sevgisi gibi değildir. 25 yaşından sonra aşk zamanla gelişir bir anda birisine bir şey hissedemezsin. detayları bilmen gerekir, zevklerini görmen gerekir, kendini nasıl ifade ettiğini bilmen gerekir. bu açıdan aşkın en kaliteli halidir ne istediğini bilen iki insanın birbirine kavuşma serüvenidir.

    bana göre 25 yaş sonrası aşk > üniversite aşkı > lise aşkı.

  • soğuk savaş'ın izlerini ve korkularını taşıyan muhteşem bir bilim-kurgu. insan varlığına, gittikçe gelişen teknolojiye, üçüncü dünya savaşı korkusuna, bugün gittikçe bizi korkutan yapay zeka gelişimini yaklaşık 60 sene önce ele almıştır bu romanında philip k. dick abimiz.

  • elinizde öyle bir güç var aslında acun bey.

    yüzlerce ve belki de binlerce acun medya çalışanı için işe başlama saatini 10:30 'a çekebilirsiniz rahatlıkla. türkiye'deki ve avrupa'daki pek çok firma gibi dilerseniz haftada 4 günlük çalışmaya bile geçebilirsiniz. bu güç pekala elinizde.

    birileri önderlik etmeden, emsal teşkil etmeden hiç bir şey değişmez. haydi. koyun elinizi taşın altına. yoksa bu söylem basit bir goy goydan öteye geçmez.

    edit : çok fazla itiraz geldi. doğru olduğunu var sayıyorum. acun bey zaten bu uygulamaya geçmiş. bize de canı gönülden alkışlamak düşer. ondan da bunu bekleriz zaten. bravo