hesabın var mı? giriş yap

  • ahmet çakarın kulakları çınlasın zamanında;
    "arda turan barcelonada oynayacak kalitede bir futbolcu değil" demişti..

    şimdi anladık seni hoca..

  • muhtemelen türkiye'nin yer altı kaynaklarından biridir.
    40 milyon dolara ameriklılara satılacaktır.

    yakında mailler fw edilmeye başlanır.

  • maçta şüphesiz ki birçok hüzünlü an vardı ama en hüzünlüsü de; şampiyonlar liginde oynayabilmek için fener'i tercih eden stoch'un; fener 3-0 gerideyken dakika 87' de oyuna girmek için beklerken, çipil çipil gözlerini kırpıştırmasıydı.

  • emre kongar'ın bu gün yorum farkı programında ismini vermediği bir üniversite öğretim üyesinin yaptığı tespit. bu öğretim üyesine göre istanbul'da 12 milyon kişi yaşıyormuş. bunların yaklaşık 6 milyonu kadın olsa yaklaşık 3 milyonu 18 - 40 yaş arası çoğunluğu oluşturmaktaymış. bunların yarısı türbanlı olsa türbansız olan 1.5 milyon kadın bulunuyormuş. şimdi polis kayıtlarına göre istanbulda 750 bin vesikalı hayat kadını bulunuyormuş. buna göre her başı açık iki kadından birisi hayat kadını oluyormuş.

    tabii bu öğretim üyesinin adı yakında açığa çıkacaktır. ismi açığa çıkınca kendisine birkaç sorum olacak

    - benim ailemde eşim dahil başı açık en az 10 - 12 yakın akrabam olan hanım var. acaba bunlardan hangileri hayat kadınıdır?

    - kendi ailesinde başı açık kaç kadın vardır? bunların kaçı hayat kadınıdır?

    - hayat kadınları hep başı açık kadınlardan mı çıkar?

    artık üniversitelere bile sokulmaya çalışılan bu zihniyetin daha neler yumurtlayacağını merakla beklemekteyiz..

  • 25 kişinin öldüğü, 17 kişinin yaralandığı korkunç trafik kazası.

    11 ağustos 1965 tarihinde 40 yolcusuyla beraber istanbul'dan ankara'ya seyahat eden, civan turizm'e ait bir yolcu otobüsü, gece saat 3.15 civarında sakarya, hendek'te arıza nedeniyle yol kenarına park eden ve kasasında nitrik asit (kezzap) tankeri olan bir kamyona arkadan çarpıyor.

    kaza sonucunda otobüs hasar alıyor, kamyon ise yolun sağ tarafına yuvarlanıyor ve hasar görüyor. hasar gören kamyondan sızan asit çevreye yayılıyor, büyük bir bölümü ise şarampoldeki su birikintisine doğru akıyor, suyla karışıyor. bu esnada otobüste de yangın çıkıyor, otobüsü dumanlar kaplıyor. panik olan yolcular bir şekilde kendilerini dışarı atıyorlar ve asıl olay bu noktadan sonra başlıyor.

    kaza esnasında bir miktar nitrik asit de yola dökülüyor. otobüsten kendilerini dışarı atan yolcular bu asite basınca ayakları yanıyor. ayakları yanan yolcular, acılarını dindirmek için yol kenarındaki su birikintisini gecenin karanlığında gözlerine kestiriyorlar ve kendilerini suya atıyorlar. ancak maalesef o su birikintisi artık kezzap dolu bir çukurdur.

    çukura atlayan 18 yolcu kısa süre içinde oracıkta eriyerek , 7 yolcu ise aldıkları yaralar neticesinde hastanede can veriyor. kazada toplam 25 kişi ölürken, 17 kişi de yaralanıyor.

    asit birikintisinin içinde hayatlarını kaybeden yolcuların cesetlerinden kalan parçalar köylüler tarafından olay yerinin hemen yakınında gömülüyor; daha sonra bu alan trafik şehitliği adı altında bir anıt mezara dönüştürülüyor.

    kaynak: hürriyet

  • 24 yılın ağır biz ceza olduğuna katılıyorum. hatta bir insan ömrünün neredeyse 3'te1'i ama indirim uygulanınca bunun 16 yıla düşeceği aşikar gibi.

    işlenen bu cezada tahrik unsuru yok. adı üstünde -canavarca hislerle adam öldürmek-

    adli tıp raporunu okumuştum malesef. münevver karabulut henüz canlıyken tahayyül dahi edemediğimiz işkencelere maruz kalmış.
    bu tip ayrıntılara girmek istemiyorum ama kızın kafa derisini kafatasından ayırmaya kalkmışlar. hadi öldürdün, hadi parçaladın.
    neyin hırsıdır bu ki vahşice oynuyorsun bedenin üstünde.

    yani bu, kızı öldürüp sonra panikten parçalamak falan değil. bu cani ve yardım edenler bir şekilde çocuğun bedeni üstünde en korkunç şekilde katliam yapmışlar.

    münevver karabulut göbek hizasına paralel şekilde yarıklar açılırken malesef ki hala canlıymış...

    münevver karabulut başı gövdesinden parçalanırken bir noktaya kadar canlıymış.

    bakın bu kız korkunç acılar çekerek öldü. ve bir çöp kutusuna atıldı. bunlar şaka değil.

    empati yapın aileyle dahi diyemiyorum. insan delirir !

    bu tip bir cezanın bedeli duygusal yönden bakarsam idam olmalı. ama idam cezasına da karşı duralım diyoruz, insan canını alma hakkı başka insana verilmesin diyoruz amenna.

    o yüzden uygun olan cezanın müebbet hapis olduğuna inanıyorum.

    bir caydırıcılığı olmalı her şeyden evvel yahu. emsal bir dava bu.

    ne kadar ıslah olmuş olursa olsun ben 40'lı yaşlarında özgür kalmış bir cem garipoğlu'nun olduğu dünyaya çocuk getirmek istemiyorum.

    cem garipoğlu'nun işlediği suç akıllara sığmayacak derecede ağır bir suçtur. bunu unutmayın. o'na sempati beslemeyin.

    hepimizin iyi niyetleri adına üzgünüm ama bazı insanlar topluma kazandırılamaz. kazandırılmamalı..

    bunu anlamak için münevver/emsalleri/yakınları olmak gerekmiyor.

  • doğru söylüyor "sana ne?"
    bu işsiz güçsüz kadınların ortalık karıştırma makamı değil mi sınıf anneliği?
    sanki dünyanın ağası.
    aferin çocuk.

  • sinemada biletler yer göstericiye verilir, yer gösterici el feneriyle oturulacak yeri gösterir, o sirada bir elle biletleri geri almak diğer elle cepte bahşiş aramak yerine, bir elle el fenerini almaya çalışmak (hatta ısrar edip çekiştirmek) diğer elle bahşiş aramak.

    yer gösterici al istiyosan ama bahşişi ver yine de dedi.