hesabın var mı? giriş yap

  • üniversiteye geldim kayıt için, arkadaşımla babam dışarda oyalanıyorlar. bir iş için lazım oluyorum arkadaşım o uzun kuyrukta bana bakınıyor, babam hemen yardımcı oluyor arkadaşıma.

    -arkalara bak, kesin en arkadadır bizim salak.

  • sozluk ergenlerinin cig ve seviyesiz yorumlarini bir kenara birakirsak, cok cesur bir adimdir.

    angelina jolie 39 yasinda. annesi, anneannesi ve teyzesi yumurtalik kanserine yakalanip genc yasta olmusler. hatta annesi 49 yasindaymis kanser teshisi kondugunda. doktorlar da angelina jolie'ye kansere yol acabilecek genlerden bazilarini tasidigini, %50 ihtimalle bu hastaliga yakalanacagini ve eger onlem olarak ameliyat olmak istiyorsa annesinin hastaliga yakalandigi yastan 10 sene evvel olmasini soyluyorlar (kanser belirtileri basgostermeden). o da bugune kadar bekliyor ve nihayet ameliyati olmaya karar veriyor. 6 cocugunu kucuk yasta kanser yuzunden annesiz birakmamak icin; yumurtaliklarindan, bir daha gebe kalma ihtimalinden ve ostrojeninden vazgeciyor kadin. ameliyat sebebiyle aninda menapoza girecegini ve vucudu henuz menapoza hazir olmadigindan bu sureci cok agir gecirecegini bilmesine ragmen, henuz 39 yasindayken bu karari veriyor. iste annelik ve kadinlik boyle seyler. kafanizin almadigi konularda yorum yapmayin evladim, gidin az otede oynayin.

  • moda'da kaybolmak.

    otuz küsur yıldır istanbul'da yaşıyorum, 2005'ten beri de adresim kadıköy istanbul. gel gör ki halen bir barlar sokağını bile sorarak buluyorum. utandığımdan bir de başka şehirden gelmiş ayağına yatıyorum. "pardon buralarda bi reks sineması mı, feks sineması mı ne varmış?..." tipim elverse hepten bristol aksanıyla excuse me diye gireceğim oysa.

    işte bu kafada biriyken hepsi birbirine benzeyen dar moda sokaklarına girince zaten güdük olan oryantasyonum hepten kayboluyor, tekerlekteki hamster gibi anlamsızca dönüp duruyorum. al bak 6 yıl olmuş, daha kadıköy'e arabayla girip, bir şekil moda'da kaybolmadan insan gibi e5 çıkışını bulup eve dönebilmişliğim yok.
    - oo saat 11 olmuş ben kalkıyım
    - acelen ne erken saat
    - daha moda'da kaybolcam çok geçe kalınca etrafta yol sorcak adam kalmıyo...

  • adam 3 yaşındayken babası evi terk etmiş.
    kız bebeği ölü doğmuş, ardından çok sevdiği eşi trafik kazasında hayatını kaybetmiş.

    insan olmak için travmalara ihtiyacımız yok, hepimiz onun gibi sade bir hayat sürebiliriz, mutluluk sahip olduğumuz eşyalar değil, çevremizdeki insanların kıymetini yaşarken anlayalım.

    edit 1 : lösemi hastası kız kardeşine yıllarca bakmış.
    edit 2 : @phoarbix ekledi, gençliğinde sevdiği arkadaşı river phoenix birlikte eğlenirlerken hayatını kaybetmiş.

  • başıma bir şey gelmeyecekse katılmak istemediğim kampanya.

    yok, sezen aksu'nun şarkı sözünü eleştirmiyorum. bana ne, beni hiç ilgilendirmiyor. sonuçta bir şarkı sözü.. ama sezen aksu şimdiye kadar hep irticanın yanında durdu, yetmez ama evet diyerek safını belli etti. kendi desteklediği elemanların gerçek yüzünü görsün. onlarla yuzleşsin.

    aksu, doğrunun yanında durmadi ki, durduğu yer belli. onlarin modern atatürk ülkesini bu hale getirmesinin taşlarından bazılarını döşedi.

    ben oturur çekirdeğimi çitlerim..

  • - cecelist
    - ölümüne rte
    - no dm
    - babasının prensesi
    - anasının amı
    - 15.08.2017 tanışma
    - 26.10.2017 ilk el ele tutuşma
    - 12.12.2017 gülhane parkına intikal
    - 18.09.2018 recep ve binalinin annesi

    liste uzar gider ama yazmaya üşendim.

  • moka potumun contalarını yenilemek için internette fiyat araştırması yapmam sonrası, google ve facebook algoritmalarının marifetlerini gösterip her yerde karşıma kahve ile ilgili videoları ve reklamları çıkartması ile kendisinin videolarını izlemeye başladığım, ancak türkiye fiyatı 12.000 ve üzeri olan makinalar dışında hazırlanan kahvelere sıvı bok muamelesinde bulunurken snobluğu kabul edilebilir düzeye getirip ulan bir makina da ben alsam mı dedirten youtuber.

    pardon, iyi espresso için makinanın basıncı, sıcaklığı, ıvır zıvırı, çekirdeğin kavrulma şekli, çekilme derecesi, gramajı, demleme süresi ve oranı vs. bir ton değişkenlerle oynayarak ideal olanı bulmak gerekiyor. bazen kendisi de ilk yaptığı kahveyi beğenmiyor ve lavaboya döküp, ince ayarlamalar gerçekleştirip yenisini yapıyor.

    evimin periferisinde benim alıp eve koyacağımdan çok daha iyi makinalarda çok daha iyi baristalar tarafından defalarca kere hazırlanmış ve bir lezzet standardına erişmiş 3. nesil kahvehanelerden 1000 adet içersem sadece makina fiyatını ancak amorti etmiş oluyorum diye düşününce meh diyorum.

    kendisinin verdiği kahve hazırlama tavsiyelerine bir göz atın derim.

  • * +1 alternatif (veya b planı) varlığı, hatta bolluğu;

    - çocuk bakıcısı covid olduğunda hemen ikincinin devreye girmesi.
    - hizmetçinin izin gününde yedeğinin devreye girmesi.
    - araç bozulduğunda, uzun süre serviste yattığında vs. "x servis rezaleti" falan diye hiiiiç düşünmemek, ikinci aracın devreye girmesi.
    - evde tadilat varken, mesela panjurların bakımı yapılırken yedek eve geçmek.
    - isteyince iş değiştirebilmek, işten çıkabilmek ya da iş kurabilmek. iş ve hobi alanında alternatifler.

    * gıda, barınma ve sağlık gibi en temel yaşam giderleri haricinde yapılması gereken harcamalar için ekstra bir birikim olması. yani bir anlamda riske atılabilir bir birikim. "olursa olur olmazsa da önemli değil." rahatlığı...
    "varımı yoğumu bu kitaplara/kursa/sınava/işe/x'e yatırdım." gibi cümleler kurmamak.

    * konfor alanının döt kadar değil de gepgeniş olması;

    iş veya eğitim amacıyla konfor alanından çıkılacaksa gidilen şehirde ya da ülkede birden fazla kalacak yer ve güvenilir tanıdık, akraba vs. alternatifi olması.
    konfor alanına değil adeta konfor dünyasına sahip olmak. sonra da "kınfır alınımdan çıktım, risk ıldım bışırdım" diye övünmek.

    * ekmeğinin suyunun önüne hazır gelmesi;

    temel ihtiyaçlarını kendi kendine karşılamayı anca keyfi olarak yapmak.
    "elim lezzetlidir ama pek vakit bulamıyorum, anca canım isterse çok şahane tatlı yaparım." gibi keyfi açıklamalarda bulunmak.
    bu bağlamda mesela anne yemeği yemek... yani temel bir ihtiyaçta hazıra konup ona harcanacak zamanı başka işler için kullanabilmek büyük bir zenginlik.

    * saçı başı, giyimi, tipi fıstık fındık gibi çocuklara sahip olmak.
    (bkz: zengin çocuklarının güzel ya da yakışıklı olması)