hesabın var mı? giriş yap

  • v for vendetta filmiyle ilgili başlık açmak isterken "lan bu filmin bugüne kadar başlığı açılmamış olabilir mi acaba" diye düşünmeyip "ben bir hata yapıyorum galiba" demeyen ı phone sahibi bir insanın başından geçenlerin anlatıldığı, trt'de yayınlanacak bir film.

    ayrıca film için 8824 adet dublörün dilemması kullanılmış. evet.

  • levye amk
    (bkz: half-life)

    "2 saat kaybolduk nolmuş lan?!" editi: okuldan kaçıp internet cafede half-life "atan" ve crossfire'da malum butona basıp sığınakta crossbow ile pusu kuran, ayrıca gene crossfire'da malum butona basmayı yasaklayıp dünyanın ilk nükleer silahsızlaşma antlaşmasını yapan, sıkılınca meydanda toplanıp levye ile birbirine giren ve sis atan tüm oç akranlarıma selam olsun. alayınıza impulse 101 ulan!

  • (rum, rhum) şeker kamışı suyu, şırası veya melasının fermantasyonu ve ardından distilasyonu ile üretilen, genellikle %40 alkol derecesi civarında şişelenen distile alkollü içki.

    19. yüzyılın sonunda kozmopolit osmanlı sosyetesinde popüler olan rom, rivayete göre ıı. abdülhamit'inde favori içkisiydi

    ideal içim sıcaklığı 6-8 °c kabul edilir. rom genellikle meşe fıçılarda, bazen de metal kaplarda eskitilerek piyasaya verilir. dünyada ilk rom üretiminin karayiplerde yapıldığı; hemen sonra kuzey amerika'daki kolonilere yayılan rom talebini karşılamak üzere ilk damıtımevinin 1664'de staten ısland'da, ikincisinin de boston, massachusetts'te açıldığı bilinmektedir. 17. ve 18. yüzyılda avrupa'nın şeker talebi ile amerika'nın rom talebi, paralel olarak artış göstermiş; şeker üretiminden yan ürün olarak çıkan melasın rom üretiminde girdi olarak kullanılması ile oluşan denge, şeker kamışı ihtiyacını hızla artırmıştı. karayipler'de şeker kamışı plantasyonunda çalışmak üzere afrika'dan köle getiriliyor; böylece afrika, karayipler ve koloniler arasında yoğun bir ticaret üçgeni oluşuyordu. köle, şeker kamışı melası ve rom değişimi dönemin tarihinde önemli rol oynamış; bu ticaretin neden olduğu 1764 tarihli şeker kanunu, 13 büyük britanya kolonisinden amerika birleşik devletleri'nin oluşmasına giden tarihsel sürecin önemli bir kilometre taşı olmuştu. en son 1789'da george washington'un yemin töreni için, bir fıçı barbados romu istemesi, rom tarihinin bir başka unutulmaz anısıdır. ileriki yıllarda viskinin kaçınılmaz yükselişi, romu tahtından indirmiştir.

    renksiz romların kokteyl yapımında bolca kullanıldığı, buna mukabil açıktan koyu kehribar rengine değişen romların sek olarak veya sadece buz ilavesiyle içildiği bilinmektedir. en ünlü rom kokteyli daiquiri'nin 20. yüzyıl başında iki bakır madeni mühendisi tarafından keşfedildiği söylenir. havana'daki la florida bar, ernest hemingway'in, sonunda barın sahibi olan başbarmen constantino ribalaigua'nın eliyle yaptığı daiquiri frozen'ı içtiği buluşma yeriydi. kübalılar bara sevgi ifadesi olan küçültme takısı ile la floridita derlerdi. bu iki anının belgesi, 1930'lu yılların kokteyl kitaplarında söz konusu kokteylin isminin la floridita daiquiri olarak geçmesidir.

    romun sınıflandırılmasında, girdilerinden olgunlaşma şekline kadar değişik kriterleri esas alan pek çok yaklaşım bulunsa da; genel kabul gören sınıflama aşağıdaki gibidir:

    • guatemala, küba, panama, dominik cumhuriyeti, nikaragua, venezuela gibi ispanyolca konuşulan ülkelerde üretilen light romlar.

    • barbados, belize, trinidad, jamaika gibi ingilizce konuşulan ülkelerde üretilen koyu renkli ve dolgun lezzetli romlar.

    • haiti, guadeloupe, martinik gibi fransızca konuşulan yerlerde direkt şeker kamışı suyundan üretilen ve şeker kamışının özgün aromasının en yoğun hissedildiği daha pahalı romlar.

    romun ayrıca baharatlı, mango, portakal, limon, hindistancevizi aromalı olanları, %75 alkol derecesine kadar alışılmışın dışında yüksek alkol derecesinde şişelenenleri de bulunmaktadır.
    ---
    (alıntı: rakı ansiklopedisi)

  • çoğu zaman çıkardıkları ürünlerin son hali oyuncuları memnun etse de bir çoğumuzun bildiği üzere arka planda çok büyük sıkıntıları olan oyun geliştiricisi firma. gelin bir özetini geçelim yaşadıkları ve yaşattıkları sıkıntılı bazı olayların.

    red dead redemption: *leslie benzies'in rockstar games'ten ayrılması ve üzerine stüdyonun kurucuları sam ve dan houser kardeşlere dava açması ile ortaya çıkan e-maillere göre, red dead redemption 2010 yılında çıkmasına aylar kala o kadar kötü bir haldeymiş ki sam houser oyunu çalışabilecek bir hale getirmesine yardım etmesi için çaresiz bir şekilde leslie'ye mail atmış. davalara ve maillere göre houser kardeşler oyunların kreatif yönlerinin çoğu ile ilgilenen "fikir adamları" iken, benzies ise programlama ve üretim aşaması yönetiminden sorumlu kişiymiş ve houser kardeşler red dead redemption'ı yaparken benzies'e başvurmadan bir ürün ortaya çıkarmaya çalışınca işler oldukça kötü ilerlemiş. benzies oyunu kurtarmış olsa da oyunun çıkmasına birkaç ay kala rockstar çalışanlarının tabiri caizse eşek gibi çalıştırılmaları ve oyunun kodlamasının bu yoğun ve aceleye getirilmiş çalışma ile çok karmaşık olması oyunun bilgisayara ya da sonraki nesle çıkmasını neredeyse imkansız hale getirmiş çünkü rockstar gta 4'te olduğu gibi bir pc portu rezaleti ile karşılaşmak istememiş. hatta rockstar çalışanlarının eşlerinin rockstar'a mektup yazma muhabbeti de bu zamanda, red dead redemption'ın çıkmasına aylar kala rockstar çalışanlarının yaşadığı stres sebebiyle gerçekleşmiştir. oyun çok iyi inceleme puanları alıp gta serisi dışında rockstar'ın en iyi oyunu olmuş olsa da houser kardeşler ile benzies'in çalışma ilişkisini kötü etkilemiş.

    l.a. noire: *2012 yılında l.a. noire oyunu team bondi'yi yok etmiş çünkü oyunun baş tasarımcısı ciddi öfke sorunlarına sahipmiş ve oyunu kendi şaheseri olarak görüyormuş. oyunun bütçesini aşmayı engellemek için sidney'deki her potansiyelli oyun programcısını tutup oyun üzerinde çalıştırmışlar (ki programcılardan bazıları gördükleri düşmanca muamele yüzünden endüstriyi terk etmiş) ve oyunun yayıncılığını yapan rockstar'a o kadar ters davranmışlar ki rockstar halka açık bir biçimde onlarla bir daha çalışmamaya yemin etmiş. bahsi geçen baş tasarımcı ve team bondi'deki eski çalışanlar l.a. noire oyununa ruhen devam oyunu sayılabilecek the whore of the orient adında bir oyun için çalışmalara başlamışlar ancak oyun 2016 yılında iptal edilmiş.

    max payne 3: 2012'de çıkan max payne 3, remedy entertainment'dan rockstar'a geçmiş ve hemen hemen her rockstar oyununda olduğu gibi yapım süreci oldukça kaotik ve sıkıntılı geçmiş.
    eski rockstar çalışanlarına göre remedy alan wake oyunu üzerinde çalışmaya başlamak üzere ayrıldıktan kısa bir süre sonra rockstar viyana'nın yapacağı bir oyun olarak yapım aşamasına girmiş. ancak ön-yapım aşamasında rockstar 2006 yılında viyana stüdyosunu kapamış ve proje rockstar vancouver'a verilmiş, vancouver da projenin yapım aşamasını baştan başlatmaya karar vermiş.
    2009 yılında gameinformer max payne 3 hakkında bir haber paylaşıp oyunun 2009 yılının kış aylarında çıkacağını söylemiş ancak oyun bu şekilde açıklandıktan sonra 2 sene boyunca oyundan haber alınamamış. bu süre içerisinde rockstar üstte bahsettiğimiz "çalışanların eşlerinin rockstar'a mektup yazması" olayı ve çalışanlara kötü davranılması muhabbeti dahil birkaç farklı sebepten tartışma konusu haline gelmiş ve yine eski bir rockstar çalışanı oyunun senaryosunun en az 3 kez baştan yazıldığını ve tatil olmaksızın oyunu geliştirenlerin günde 16 saat çalıştırıldığından bahsetmiş. kotaku'da bir jason schreier haberine göre max payne 3'ün yapım aşamasında görevli olmak oyunun geliştiricileri arasında "ölüm marşı" olarak nitelendiriliyormuş.
    sonuç olarak yola tek stüdyo tarafından yapılacağı düşünülerek çıkan max payne 3'ün yapım aşaması en sonunda tüm rockstar stüdyolarının üzerinde çalışmak zorunda kaldığı, çok kaynak ve zaman gerektiren küresel bir rockstar projesine dönüşmüş. bully 2'nin sessizce iptal edilmesinin nedenlerinden biri olabilme ihtimalinin yanı sıra o dönem üzerinde çalışılan gta 5'in de geliştirilme hızını etkilediği düşünülüyor. oyunun rockstar'a 105 milyon dolar'a mal olduğu tahmin ediliyor - red dead redemption'ın bütçesinden daha çok olan bu miktar, gta 4 ile ise hemen hemen aynı sayıda.

    gta v / gta online: houser kardeşler ile benzies arasında red dead redemption'ın yapım aşamasında gerçekleşen anlaşmazlıklar, gta 5'in çok oyunculu hali olan gta online'da tepe noktasına ulaşmış.
    gta online benzies'in özellikle ilgilendiği ve önemsediği kısımmış, bu sırada houser kardeşler oyunun tek kişilik oynanış moduna odaklanmışlar ancak tek kişilik modda(düzeltme: online modda) giriş jeneriğinin sonunda benzies'in adının yer alması sam houser'ın zoruna gitmiş çünkü bu kısım normalde sam houser'ın isminin yer aldığı kısımmış ve oyunun baş yapımcısı olduğu ima ediliyormuş ismi burada yer alınca. burada benzies'in isminin yer alması aynı zamanda sam'de "la bu leslie şirketi ele geçirmeye mi çalışıyor?" düşüncesini oluşturmuş. iddialara göre sam houser bunu oyunu oynadıktan sonra fark etmiş ve benzies de bunu davada kullanmış. "oyun çıkana kadar bunu fark etmediyse oyunun yapımıyla ne kadar alakası vardı sizce sayın hakim?" demiş.
    gta 5'in yapımı bittikten sonra benzies, kendisine söylendiği şekliye "sıkı çalışmasının ödülü" olarak 6 aylık ücretli izne ayrılmış. ancak davadaki bilgilere göre bu "izin" aslında şirketten kovulmanın girizgah bölümüymüş. iş e-mailinin ve iş telefonunun etkisiz hale getirildiğini gören benzies, stüdyoya gidip odasına girmeye çalıştığında kilidinin değiştirildiğini fark etmiş ve bir süre sonra kovulduğunu anlamış daha sonra da rockstar'ın tazminat vermekten kaçmaya çalıştığını iddia ederek take-two'ya 150 milyon dolarlık bir dava açmış.(yazının başından beri bahsettiğimiz dava oluyor kendileri)
    bu dava da 2019 yılında "halka açıklanmayacak şekilde." bitmiş (yani büyük ihtimalle 150 milyon dolar kadar olmasa da bol miktarda parayı benzies'e vermeyi kabul ettiler.)

    peki şimdi nerdeler?

    leslie benzies: build a rocket boy oyun şirketi ile youtube'da tanıtığımı görmüş olabileceğiniz everywhere oyununun yapımında tasarımcı ve yönetmen olarak yer alıyor. içinde birden fazla oyunu tuttuğunu söyleyen oldukça iddialı bir proje ancak rockstar'ın zorlu yollarından yıllar boyunca geçen leslie, böyle büyük ve iddialı bir projenin altından kalkabilecek birkaç oyun yapımcısından birisi olabilir.

    sam houser ve dan houser: dan 2020 yılında rockstardan ayrıldı, sam ise halen şirketin başkanı.

    claude: konu hakkında konuşmadı.

    niko bellic: rockstar niko'nun ses aktörü michael hollick ile kötü bir şekilde ayrıldığı için niko da sessiz.

    jimmy hopkins: bully oyununun ana karakteri. 2. oyun çıkmadığı için hiçbir zaman gençliğini tam anlamıyla yaşayamadı bu yüzden rockstar'a çok kızgın.

    max payne: remake oyununun çıkmasını bekliyor ve bu sefer yüzü değişecek mi değişmeyecek mi kendisi bile bilmiyor. şahsen 2. oyundaki gibi ruhu ısıtan ve insanı düşüncelere sürükleyen sözlerinin bol olduğu bir oyun ile dönmesini isterdim.

    düzenleme: imla.

  • kahrolasıca lanet olası pislik bir durumdur. ve kafanızdan atamazsınız. kafanızın içinde hayali bir dünya kurup sonrasında hayatınızın her dakikasını hayali dünyanızı detaylandırarak veya bir olay örgüsünü devam ettirerek geçiriyorsunuz. dönemin en önemli finalinin ortasında kendinizi hayali dünyanızı düşünürken bulabiliyorsunuz.

    aslında sürekli bir kitap veya wikipedia sayfası okumak gibi, ancak yazan kişi sizsiniz, kafanızdan yazıyorsunuz. yeri geliyor o kadar aklınız takılıyor ki kafanızda düşündüklerinizden uyuyamıyor, kesinlikle yapmanız gereken ve dikkatinizi gerektiren işleri batırabiliyorsunuz. kafanızda kurduğunuz şeyler birkaç günde bir değişebildiği gibi yıllarca aynı şeyin üstüne ekleme yoluyla yaratabileceğiniz devasa bir uyduruktan bilgi yığını bile olabilir. bazen insanı beynimin gigabytelarını boşa harcıyorum diye düşündürebilen, yeri geldiğinde kişilik bozukluğu ile kafanızda alternatif bir dünya yaratmanıza, bir the wall sendromu misali gerçek dünya ile aranıza bir duvar çekmenize bile yol açabilecek sıkıntılı saçma bir durum özetle. çocukluktan bir başlıyor, sonra da bir daha asla geçmiyor sanırım. yaşamadan bilemezsiniz, anlayamazsınız diyebileceğim türden bir rahatsızlık, ve bence kesinlikle bir hastalık.

    yeri geliyor 2 gün sevdicekle antik romada yaşasaydık nasıl olurdu üzerine kurulurken yeri geliyor aylarca dünyanın x bir ülkesinde y bir mesleği yapsaydınız nasıl bir hayatınız olurdu düşüncelerine kapılabiliyorsunuz. ne düşündüğünüz birbirinden alakalı/alakasız gelişebiliyor. üstte yazdığım ikisi örneklemek için az bile kalır. hayalgücünüz derya deniz, sizde dalgalarda çırpınan rüzgar nereye iterse (aklınıza ne gelirse) oraya giden bir insancıksınız, ve ne hayal edeceğinizin bile kontrolünü sağlayamadığınız uç durumlarda insanı delirtiyor.

    en azından böyle bir durumun var olduğunu bilmek, bunu yaşayan tek kişi olmadığınızı bilmek iyi bir duygu. böyle bir durumumun olduğunun farkına vardıktan sonra ismini öğrenmem yıllar sürdü, sonunda adını koyunca rahatlıyor insan. kime bahsetsen "abi hayalgücü böyle patlıyor, kontrolsüzce, ne hayal ettiğim belli değil" falan diye, manyak muamelesi görüyorsun, veya ciddiye almıyor genelde insanlar. çünkü açıklanabilecek bir tarafı yok aslında, sürekli hayal kuruyorum dediğinizde anlamıyor insanlar.

    bu duruma sahip olmanın tek bir iyi yanı var ki, pek sıkılmıyor insan. ne uzun yolculuklar ne de sıkıcı trafik, sıra beklemek gibi eylemleri kafanızda oynadığınız tiyatrolar ile çok da sıkılmadan geçirebiliyorsunuz. benim gibi zihin körü* hastasıysanız ancak felaket can sıkıcı oluyor durum. kafanızda görsel olarak imaj canlandırabiliyorsanız hayalgücünüzle her an film izliyor gibi olabilirsiniz sanırım, benim durumumda ancak kitap okumak kadar oluyor.

  • senin gözyaşlarına kurban olurum canım kardeşim. giden 3 puan olsun.

    ekleme: kaleye geçtiği ilk maç olan fenerbahçe derbisinde yazmıştım bunu. gün geldi şimdi galatasaray maçında kaleye geçti. ve hatalı bir gol yedi. ağladı, üzüldü. değişen bir şey yok ne bende ne bizde.

    gözyaşlarına kurban oluruz senin. o yaşlar, senin bizimle birlikte hissettiğin o duygunun tarifidir. allah yolunu bahtını açık etsin kardeşim benim.

  • aldığı parayı sonuna kadar hak eden nadir menajerlerden biri, hatta önde gideni. türkiye liglerinde hala batuhan'ı kabul eden klüp bulabildiğine göre, kendisiyle kız istemeye çok rahat gidilebilir.

    not: başlık boş bkz idi, doldu. (bkz: #43923499)

  • bosna hersekteyiz efendim halk horon ekibiyle. günlerden cuma kemençecimiz ezanı duyuyor ve yardırıyor..

    - heriif.. purta da ezan dürkce okunuyu..

    birebir yazılmıştır söylediği. yalandan komik değildir.

  • günümüz post-modern anlayışın zerk ettiği ve hatta dayattığı bir absürt vak'a.

    tanığı tanıklıktan, anıyı "an"dan, ispatı hakikatten değerli görmek.

    atmosferin, yerini piksellere bırakması.

  • 5 yıldır içinde bulunduğum guruh.

    emin olun bir süre sonra sevgilisizlik alışkanlık yapıyor ve karşı tarafa nasıl davranacağını unutuyor insan. en basit yavşama cümlesi bile ağızdan çıkmıyor.

    bu kadar ağır eleştirmeyin lütfen. bizim de bir kalbimiz var. :/