hesabın var mı? giriş yap

  • polis bir yakınımdan direkt alıntı.

    "polis okulunu bitirdik bizi ilk istanbul aksaray'a verdiler. çevik kuvvet. bir gün aksaray'da bizim arkadaşların da takıldığı bir lokantaya girdim. yemeklerinin lezzetli olduğunu söylemişlerdi. kuru fasulye pilav istedim. garson getirdi ama atar gibi bıraktı tabakları önüme. yemekleri bu kadar güzel olan bir yerin personelinin bu kadar suratsız olması ilginçti tabi. neyse yemeğimi bitirip kasaya yöneldim. "abi elinize sağlık valla çok güzelmiş kurunuz" dedim. ve yirmi lira uzattım. adam bir paraya bir bana baktı. "memur bey şaka mı yapıyorsun?" dedi. ben kuru fasulyesini övdüğüme diyor sandım. "hayır dedim valla çok güzel de pek ilgilenen olmadı masayla..." dedim şikayetimi de bildirdim. kasadaki adam altın bulmuş gibiydi. birden "abi allah senden razı olsun be. burada polisler her gün yerler de para veren pek olmazdı. elemanın davranışları için de özür dilerim. o da bu durumdan dolayı böyle davranmıştır. çok özür dilerim" dedi. ben de paramın üstünü alıp çıktım ama çok da şaşırdım. allah haram yemekten korusun bizi ne diyeyim"

  • koltuğu indirirken arkasındaki kişiden izin alma nezaketinde bile bulunmayan birine kaldırır mısın ne demek? belli ki nezaketten incelikten anlamıyor. kaldır ulan koltuğu ayı iki büklüm kaldım burada görmüyor musun hıyar demeliydi.

  • edit: değerli dostumuz anlaşılan biraz hırpalanmış. çünkü biz oturduğumuz yerden yargılamayı o kadar çok severiz ki... kendisi bana ulaşıp aşağıdaki sözleri paylaşmamı rica etti.

    "güzel mesajlarınız için teşekkür ederim. aslında bizim niyetimiz mahalli olarak yetkili kişilere ulaşmaktı. video çekilmesini hiç istemedim, sadece bir sayfa röportaj verelim dedim ama gazeteci büyüğüm çok ısrar etti. ben de onu kıramadım. bunun bu kadar büyüyeceğini tahmin etmemiştik. bir iki şeye cevap vermek istiyorum:
    1. asla iyi bir akademisyen olduğumu iddia etmedim. sıradan bir elektrik mühendisiyim. yalnızca iyi bir gözlemci olduğumu düşünüyorum.
    2. bilimadamı değilim, sadece araştırmacıyım. yaptığımız işler de öyle atomu parçalamak filan değil. diğer çoğu akademisyenin yaptığı gibi excel de grafik çiziyoruz.
    3. ülkemizde çok değerli hocalarımız var. memur zihniyeti derken onları asla kastetmedim. kimleri kastettiğim az çok belli.

    bugün bana gelen bazı mesajlar şunlar:
    -israyil dölü
    -ermeni dölü
    -fetöcü pezevenk
    -ilgi mi istiyorsun lan köpek..
    vs...

    arkadaşlar benim ünlü olmak, takipçi toplamak gibi bir niyetim yok. yazarlardan bir tanesi postdokların geçim sıkıntısı çektiğini söylemiş. evet kıt kanaat geçiniyoruz. o yüzden ne avukat tutacak ne de bu işlerle uğraşacak param yok. sizlerden ve sözlük idaresinden ricam bu başlığı ve benim adıma olan diğer başlığı silmeniz.
    röportajı verdiğim için çok pişmanım. o kadar huzursuzum ki bugün işe bile gidemedim. lütfen bu isteğimi yerine getirin.
    şimdiden çok teşekkürler."

    adam yıllarca okumuş etmiş kendini geliştirmiş. enerji alanında ogretim gorevlisi olarak calisiyor. şimdi yurt dışında önemli üniversitelerde bir yerlere gelmiş, çalışmalar yapıyor. bir yandan da milli kimliğini ön plana alıp ülkesinin de büyük sorunu olan enerji alanındaki avrupa çalışmalarına katılımı için çabalıyor ama gel gör ki destek yok. izlerken ülkenin haline içim acıdı. zaten bildiğimiz şeyler ama işte duyunca insan yine de üzülüyor.

    edit 2: arkadaşlar ben video linkini yaşanan üzücü hadiseler üzerine kaldiriyorum. elimden gelen bu oluyor. başlığı açarken bu kadar saçma bir noktaya gelebileceğini tahmin etmemiştim. yahu adamı irdelemeyi bırakın da söyledikleri doğru mu yanlış mı bir düşünün. ülkenin eğitim sistemi saçmalamış durumdayken bu sözler ne kadar uzak gelebilir.

  • rick and morty s05e02'de karşımıza çıkan bir tanım.

    bölüm yayınlanmadan öncesine yönelik google'de arama yaptığımızda karşımıza bir şey çıkmıyor. yani pek yaygın olan (ya da en azından var olan) bir kullanım değil.

    cascade sözcüğünü ise half-life'ta gordon freeman'ın xen kristalini test etme çalışmalarında ortaya çıkan kontrolsüz ve geri döndürülemez portal açılışlarının başladığı bölüme verilen isimden hatırlıyorum. (bkz: resonance cascade)

    --- spoiler ---

    r&m'e dönecek olursak, okuduklarımdan asimov cascade ile bölümde de decoy'ların (klon değil haha) birbirini öldürmeye başlaması, bunun geri döndürülemez bir chain reaction'a dönüşmesini tanımladığını anladım.
    bir şekilde rick'ler kendi yarattıkları decoy'ların öldürülmeye başladığını fark ediyorlar ve anlaşılan her biri bir asimov cascade oluşacağını varsayarak bir savaşın içine giriyor ve decoy olduğunu varsaydıkları diğerlerini öldürmeye başlıyorlar.

    kimin decoy kimin gerçek olduğunu tabii ki bilmiyoruz. bölümdeki rick'lerin de bilip bilmediğini bilmiyoruz, zira her biri kendisinin gerçek olduğunu ve diğerlerinin kendisinin yarattığı bir decoy olduğunu ya da kendisinin yarattığı decoy'un yarattığı bir başka decoy olduğunu (bu böyle gidiyor) varsayıyorlar ve günün sonunda amaç kendi survival'ları için diğerlerini öldürmek.

    newsweek burada şöyle bir referans vermiş: decoy'ların kendi survival'ları için diğer decoy'ları öldürmeleri asimov'un 3. yasasına (yani robot'un kendi güvenliğini koruması yasası) uygundur.

    özetleyecek olursak, tüm rick'ler kendisinin gerçek olduğunu düşünüyor. kendisinin gerçek olmadığını düşünse bile diğer rick'lerin de gerçek olmadığını düşünüyor. her iki durumda da hayatta kalmak için diğerlerini öldürmek zorunda çünkü asimov cascade başladı ve tüm rick'ler ölmemek için öldürmeleri gerektiğini varsayıyor.
    --- spoiler ---

    son olarak decoy nedir?
    decoy, hayvan avlarken kullanılan av. google'a yazınca çakma ördek fotoğrafı çıkıyor.

    teşekkürler.

  • aynısını eski kız arkadaşımdan duymuştum . biz kızla ayrıldıktan 1 ay sonra evlenme teklif etti çocuk ve şu an evliler.

  • ben hayatımda bunun kadar lanet, bunun kadar tedirgin edici bir durum yaşamadım arkadaş. tam uykuya geçeceğin o bilmem kaç saniyelik anda gelen o azcık çiş, uyuduğun zaman nasıl rahatsızlık verir, zaman geçtikçe nasıl sıkıştırır. ne pislik bi şeydir. ya uykunu bölüp kıçın dona dona tuvalete gideceksin, ya da rüyanda tuvalet arayacaksın bütün gece. sorun rüyada tuvalet aramakta değil de, bulursan o zaman kötü işte.