hesabın var mı? giriş yap

  • gold digger olacaksanız da böyle olun kızlar. en azından barzo gibi alaçatı'da beach club'a gitmiyor.

  • british columbia'da da ontario'dakinden farkli degildir. yillarca, kuralsiz kanunsuz kafamiza gore arac kullanmis bizler icin hic de kolay degildir. cunku bir seyi sifirdan nizamina uygun ogrenmek, en bastan yalan yanlis ogrenilip seneler boyunca pratik edilmis aliskanliklari tersine cevirmekten daha kolaydir.
    ehliyet ınsurance company of british columbia (ıcbc) isimli kurum tarafindan verilir. (ayni kurum, arac sigortalariyla birlikte eyalet ici kimlik basvurulariyla da ilgilenir)

    kendi ulkesinden 2 senenin uzerinde full ehliyetli biri icin adimlar su sekildedir:

    - 50 soruluk bilgi sinavina girip, 40 dogru yaparak sinavi gecmek. (sorular trafik levhalari, yol ve surus kurallarindan ibaret. size beles kitap veriyorlar, bir defa okuyup, pratik test cozup rahat gecersiniz. sinava ehliyet ofislerinde girilir. pek sira yoktur.)
    - bilgi sinavini gectikten sonra, sinav merkezinde goz muayenesi olup resim cektirmek ve 1 sene sureli gecici lisans almak. (gecici lisansin baslica kisitlamalari: sadece sabah 5 ile gece 12 arasi surus + kanda 0 alkol orani + on koltukta en az 25 yasinda full kanada ehliyetli birinin gozetmenligi + arka koltukta en fazla 1 yolcu. eyalet disina cikan otobanlara giris yasagi. onceki ulkenizden full ehliyetli oldugunuz icin arabanin gotune "l" cikartmasi yapistirmaniza gerek yok. sifirdan ehliyet alanlara verilen ogrenci lisansi ile tek farki da bu zaten.)
    - bu gecici lisansin gecerli oldugu sure boyunca direksiyon sinavi randevusu alip, sinavi gecmek (bu direksiyon sinavi, otobana cikilan full direksiyon sinavidir, sifirdan ehliyet alanlarin direksiyon sinavinda otoban kismi yoktur ve suresi daha kisadir. cunku onlar 2 sene sonra bir direksiyon sinavina daha gireceklerdir. detaylar asagida.)

    kendi ulkesinden 2 senenin altinda full ehliyetli ya da hic ehliyet almamis bireyler, yukaridakilerden farkli olarak ""graduated licensing" programina tabidirler, ve ekstra olarak su adimlari uygularlar:
    - gecici lisans yerine ogrenci lisansi (learner's licence/permit) alirlar (ki bc ehliyetine basvurana full yabanci ehliyetli birine verilen gecici lisanstan tek farki, ogrenci lisansiyla arac kullanirken aracinizin bir tarafinda "l" (learner) simgesi gosterme zorunlulugu.
    - 1 sene boyunca, on koltukta en az 25 yasinda full kanada ehliyetli biri gozetmenliginde en az 60 saat, kazasiz ve cezasiz surus tecrubesi zorunlulugu. gozetmen kisinin, ıcbc'den aldigi formlari doldurup 60 saati teyid etmek zorunlulugu.
    - acemi ehliyeti (novice licence) direksiyon sinavina giris (otoban kismi yok ve suresi daha kisa) ve gecilmesi durumda 2 senelik acemi ehliyeti (ogrenci lisansindaki, surus bolgesi, saatleri ve yolcu kisitlamalari kalkar, ama alkol kisitlamasi halen vardir ve bu lisansa sahip olanlar aracin bir tarafinda "n" (novice) isareti gostermek zorundalar)
    - 2 sene (icbc onayli kurslara kayit olunmasi halinde 1,5 sene) sonra bu kez otobana cikilan direksiyon sinavi ve sinavi gecme halinde full ehliyet sahibi olup o "n" cikartmasini firlatip atmak.

    tavsiyelerim: turkiye'de arac kullanim tecrubenizin avantaji oldukca sinirlidir. burada kurallara eksiksiz riayet etmek zorundasiniz. kurallari sikica kavrayana kadar direksiyon sinavina girmeyin, 50 dolariniza yazik olur. ne kadar ders almaniz gerekiyorsa o kadar alin. omuz kontrolu, 180/360 derece gozetleme, dur levhalarinin ve kirmizi isiklarin gerisinde full stop, dortlu yol agizlarinda gecis onceligi, kirmizi isikta saga donus, paralel park, otobana ve otobandan cikarken suratlenme yavaslanma, surat tabelalari, okul ve oyun sahasi tabelalari gibi konulardaki eksiklerinizi kapatmadan sinav almayin. ozellikle, ciddi bir kural ihlalinde sinav direkt biter.

  • hocası ferguson ile arasında şöyle bir diyalog geçmiş diyolar

    +hocam 38 yaşıma geldim artık bıraksam şu futbolu.
    -ne 38 i la 37 yaşındasın sen.
    +nası hocam yaaa 73 lüyüm ben.
    -oğlum doğduğunda bir yaşında mıydın alla allaaaa. 38 inden gün alıyosun.
    +37 yim yani.
    -37 sin tabi la. koş vur bakiim şimdi şu topa, akşam final var hadi.
    +taam hocam hehe.

  • geçmiş zaman...mahalle bakkalının önü...orta yaşlı bi amca tık nefes bakkala girer:

    - benim karı buraya geldi mi?
    -- yoo?
    - hah iyi, ekmek falan alırsa bana yazma!
    -- niye?
    - karı başkasına kaçmış...

    :))) (tek derdin bu olsun be amcam)

  • bu beraberlik ders olur umarım artık böyle 3.sınıf takımlara puan vermeyiz. biraz daha dikkat letonyam.

  • ikisiyle de vakit geçirdiğim için süper objektif bir karşılaştırma yapacağım. şimdiye kadar hemen hemen her jenerasyon elimden geçti ama asla snesten aldığım zevki alamadım. neyse.

    konsol: yani zevkler renkler falan diyordum ama yan yana bir bakın, ps5 o arapların her yere diktiği çirkin gökdelenlere benziyor. kazulet gibi ve abuk bir tasarım. bence xbox çok daha derli toplu, göze hoş geliyor ve siyah-yeşil uyumu daha hoş. bir de ps5'lerin çoğunda coil whine gibi bir ses geliyor, rahatsız etmedi fazla ama xbox'tan o derece bir ses duymadım ben. tipi de buzdolabı gibi zaten. oyumu series x'e verdim gitti.

    controller: ps5'in controller'ı resmen çağ atlamış gibi. bu taptik zımbırtı yapan firma nintendo switch'in pro controller'ı daha önce yapan firma olduğu için deneyimini bir üste taşımış. switch'te de çok iyiydi ama ps5 ile hissiyatı daha güzel. ergonomi ve tip olarak da iyiye gitmiş. xbox'ınki aşağı yukarı önceki nesil ile aynı ama söylemeden geçemeyeceğim bence ele daha iyi oturuyor. burun farklıyla ps5'e oy verdim burada.

    arayüz: sony arayüzü daha derli toplu yapmış. tepki süreleri daha iyi gibi. ps4 ilk çıktığında bile yavaş gibiydi. burada menü vs. daha mantıklı yerleştirilmiş. yüklemeler gibi bazı şeylerin takibi için biraz daha fazla butonla haşır neşir olmak gerekiyor ama olacak o kadar. xbox için arayüz aynı gibi neredeyse, senelerdir de microsoft türkiye "block" kelimesini engel diye çevirdiği için ana ekranda abuk bir çeviri olarak duruyor. düzeltin şunu artık. ps5 önde.

    oyun kütüphanesi: şu an için bizim her çıkan oyunu anında alabilecek kadar zengin olmadığımızı ve şanslıysak 3-4 ayda anca bir oyun alabileceğimizi düşünürsek ps plus ve game pass kapışması gibi bu. ps'nin exclusive oyunları tabii ki sony'nin temel silahlarından biri ama playstation türkiye'nin faydasız politikaları, saçma sapan bir oyun türkçe olacak olmayacak goygoyları vs. beni soğutuyor. game pass için de indie oyun cenneti diyorlar ama çok sağlam aa oyunlar da var. türkiye şartlarında oyumu xbox'tan yana kullanıyorum. xbox'ın indirimleri falan da daha iyi gibi.

    görüntü: hiçbir fark göremedim valla billa. ikisi de aşağı yukarı aynı görüntü teknolojilerini destekliyor.

    hız: yine net bir fark göremediğim alanlardan biri. ssd olayı iyi olmuş, her şey çok hızlı. boş zamanlarımda atom parçalayıp, aşı geliştirip dünya finansal piyasalarını yönettiğim için en çok bu yaradı işime.

    son ıvır zıvır: ps5 psvr'ı destekliyor, xbox kinect'i ciddiye alsa çok mantıklı bir hareket olurdu. bunun dışında ülkemizde ps şimdiye kadar hep daha fazla talep gördü, dolayısıyla çok oyunculu oyunlarda öndeydi ama ben xbox bu arayı kapatacak diye düşünüyor ve son sözümü söylüyorum;

    tercih yapacak olsam ilk değerlendireceğim xbox series x olurdu.