ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1.5 milyar ışık yılı uzaktan gelen radyo sinyali
-
evrende yalnız olduğumuzu düşünmek, okyanustan bir bardak su alıp balinalar yok demekle aynı şey
(bkz: carl sagan)
ingilizceyle ilgili hatırlanan ilk şey
-
öğretmen; one
sınıf: one
ö: two
sınıf: two
...
ö: six
sınıf: gülüşmeler.
küçük şehirlerde zaman nasıl geçiyor
-
sahibindene girin 2. el arabalara bakın. ben öyle yapardım
magnum altın kelebek ödülleri
-
serenay sarıkaya'nın bir sezon boyunca canlandırdığı golden retriever rolü üzerine en iyi kadın oyuncu ödülünü aldığı törendir.
sitede oturan basketbol seven kıvırcık ergen irisi
-
kapüşonlu sweatshirt giyer. cümleleri hep "abi, kanka, moruk" bezelidir.
15 temmuz'da atm kuyruğundaydım hemen eve kaçtım
-
-15 temmuz 2016'da eğlenmeye gidip, sevgilimle kavga etmiştim. zar zor eve geldim ki arkadaşım aramış. darbe oldu dedi. e dedim telefon çalışıyor lavuk.. bu nasıl darbe? açtım twitter'ı evet olmuş. lan dedim twitter facebook her bok çalışıyor...
- twitter ne dede?
-o zamanın iletişim şeysi işte evladım... neyse dedim ki tv'ye bakayım. açtım, fetöcüler darbe yaptı diyor.
-fetöcü ne dede?
*beyle i..e gibin p..t gibin bişey evladım. neyse, dedim ki "eğer bu darbe başarılı olursa, bu fetöcüler, akp'lileri skertir. yok başarılı olamazsa akp bunları skertir... demek ki benlik bir durum yok. yesinler birbirilerini. o esnada camiden sela verilmesin mi?
-cami ne dede?
-o da işte o zamanın alışkanlıklarından biri...
yalnızlık
-
budur. kimse yalnızım diye ağlamasın, ayıp olur.
edit: evinde öldükten 20 yıl(gibi bi şeydi) sonra bulunmuş haberdeki kişi, olay oydu.
facebook'tan kişi silme nedenleri
-
durmadan tango, salsa davetiyesi yollaması.
lan ben abimin düğününde oynamamış adamım.
abi kardeş diyalogları
-
abi onüç yaş büyüktür. kızkardeş dört yaşlarındadır.
baba ölür. ağabey küçük kızın gözünde dev gibi kocaman görünmektedir.
küçük kız
-abiiii
-he güzelim
-abiiiiiiiiiiiiiii
-he bir tanem
-babam öldü ya , ben artık sana baba desem olur dimiii ?
-olmaz ben senin abinim bana baba diyemezsin..
küçük kız gider arka odada saatlerce ağlar. babasız kaldığını o anda anlamıştır çünkü.
yıllar sonra öğrenir ki ağabey de tuvalete gidip gizli gizli ağlamıştır.
birbirlerine o günü anlattıkları zaman herşey yeniden yaşanır. o zaman yapmaları gereken şeyi bu kez yaparlar. birbirlerine sarılıp ağlarlar...
satrançtan öğrenilenlerin yaşama aktarılması
-
satrançta öğrendiğim şey en temel ve genel anlamıyla, bir sonraki hamleni düşündüğün taktirde hep kazandığın. fakat bu, oyundaki haliyle bile çok yorucu. yaşamı, beni bu kadar yoracak olan bir şeyi gerçekleştirmek için neden bu kadar ciddiye alayım? ve bir şeylerin bu kadar kontrol altında tutulmaya çalışılması ne kadar iyi olabilir ki? bu kadar kontrol ile kendimi teslim edebileceğim suni bir güven duygusu oluşabilir ancak. kafan rahat bir şekilde koltuğuna yaslanıp rakibini hamle yaparken izlemek içten içe zevklidir evet. ama hayat bitmek tükenmek bilmeden hamle yapıyor, yani düzenini tehdit edecek bir şeyleri sürekli önüne sürüyor. ne satranç gibi belli bir başı veya sonu var ne de belli bir kazananı var bu yüzden gereksiz bir önermedir.
galatasaray'ın kirli kadıköy galibiyeti
-
bu başlığı açan kişi yüksek ihtimal twitter'da demarke, tribündergi tweetlerinin altında jorge jesus uzay futbolu oynatıyor diyen tiplerden.
galatasaray gerçekten fb'nin iyi top oynadığı algısını balonunu çok güzel patlattı. kendilerini bu üstün galibiyetten dolayı tebrik ederim.
not: bjk
dahi anlamındaki da
-
leonardo da vincinin da si da bundandir. onun dehasi nedeniyle de ayri yazilmaktadir.
oğuz haksever
-
(bkz: oğuz aksever)
hayata dair iç burkan detaylar
-
çok istediği halde çocuk sahibi olamamış ağabey telefonda "çocuklar nasıl?" diye sorduğunda, sırf özlem duymasın diye sadece şikayet etmek, haylaz, vurdumduymaz olduklarını anlatmak. aslında ne mükemmel, başarılı, saygılı, merhametli v.s. olduklarını anlatamamak.
bir de bunun üzerine ağabey'den "çocuk oğlum onlar, olacak o kadar. hem sen çok mu matahdın?" diye fırça yemek.