hesabın var mı? giriş yap

  • yenikapı-hacıosman metro seferini yapan belirli bir makinistin (7.50 civarında yenikapı'dan yola çıkan treni kullanan kişi oluyor, artık sesinden tanıyoruz) her sabah hareket etmeden önce sevgi dolu bir sesle "sevgili yolcularım, hepinize çok güzel bir gün diliyorum" diye anons yapması, beş karış suratlı metro ahalisinde tebessüm oluşturması.

  • tayyip'in biden'e verdiği tavizlerin ve sözlerin gerçekleşmesidir. o görüşmeye mevlüt'ü bile almadı, kavakçı'nın kızını alıp kayıt dışı görüştü. bunu asla unutmayın!

    istedikleri kadar üstünü örtmeye ve inkar etmeye çalışsınlar, milyonlarca afgan ülkeye girecek. buna alışsanız iyi olur.

    bir yandan inkar ederler, diğer yandan mülteci güzellemesi yapıp taliban'la aynı düşünce yapısına sahip olduklarını söylerler. her yönden sizi aldatmaya çalışacaklar. alışın, bunlar iyi günleriniz.

  • "helikopter para "ekonomileri desteklemek için salgın öncesi gündeme gelmiş olsa da covid-19 kriziyle yaygın şekilde uygulandı. kuvvetle muhtemel uzun yıllar uygulanmaya devam edecek. hatırlatmak gerekirse 2008 krizi sonrası da varlık alım programları geçicilik iddiasıyla uygulanmaya başlamıştı ve o gün için şok yaratan uygulamalar (ilk program yanlış değilsem 800 milyar dolar büyüklüğündeydi.) daha sonra sıradanlaşmıştı ve varlık alım programları günümüze kadar uygulanmaya devam etti/ediyor. varlık alım programlarının yetersiz kaldığı noktada "helikopter para" devreye girmiş durumda. covid-19 krizi sona erdiği halde abd'de 1,9 trilyon dolarlık bir destek paketi onaylandı ve 2008 tecrübesi bize uzun vadede çok daha büyük rakamları görebileceğimizi işaret ediyor.

    öncelikle helikopter para nedir sorusuna cevap vermek gerekirse; helikopter para kamu harcamlarının doğrudan merkez bankası tarafından fonlanmasına verilen isimdir. neredeyse her ülkede bu durum kanunsuzdur fakat kaçınılmaz zaruret sebebiyle mb'ler bu durumu kanunlara uyduracak mekanizmalarla bunu uygular. bahsettiğim bu kamu harcamaları günümüzde olduğu gibi halka para dağıtılması da olabilir ki bu yöntemin ismi helikopterlerle para saçılması metaforundan gelir.

    varlık alım programlarında merkez bankaları bankaların rezervlerine katkı yapar, kredi imkanlarını iyileştirir fakat covid-19 salgınından önce bile bu yöntem işlevselliğini kaybetmişti çünkü kişi, şirket, ülkelerin borcu yok denecek maliyetlerle bile o kadar artmıştı ki düşük finansman maliyetleri insanları daha çok borçlanmaya teşvik edemiyordu veya 2019 sonbaharında olduğu gibi bankalar piyasanın ihtiyacı olan kredileri gerektiği miktarda piyasaya sunmuyordu. ( 2019 sonbaharında bankaların rezervinde olması gereken seviyeden trilyonlarca fazla para mevcutken abd'de para kıtlığı ortaya çıkmıştı/ 2019 repo krizi) helikopter para yöntemi bankaları aradan çıkarıp bu tıkanıklığı çözüyor.

    sistemin insanların cebine para koymayı gerektirecek hale gelmesi tabii ki çok sorunlu fakat bir şeyler yapmamanın bedeli, uzun vadede daha büyük sorunlara sebebiyet verecekse de bir şeyler yapmanın bedelinden fazla olduğu için merkez bankaları temel sorunları çözmese de ( görevleri de değil.) problemlere müdahale ediyorlar. problemlere müdahale edilirken uygulanan yöntemlerin toplum kesimleri için de sonuçları var. genelde bütün dünyada gelir paylaşımı uzun yıllardır alt gelir gruplarının aleyhine bozulmaktadır fakat 2008 yılında varlık alım programlarıyla bu durum rezil bir hal almıştı. abd'den örnek vermek gerekirse varlık alım programları sonrası birçok yatırım ürününün değerinde marjinal değişimler olmuştu ve 2020'e geldigimizde üst gelir grubunun serveti, alt gelir grubunun yükümlüğü abartılı şekilde artmıştı yani fed fakirden alıp zengine dağıtmıştı. helikopter para sorun biriktirmek pahasına alınan önlemlerin bedelini sadece belli kesimlere ödetmeyebilir.

    2020 borsa hareketini büyük sermayenin başlatmaması, gamestop, robinhood, kripto paralar vb. olayların çoğunda yeni bölüşüm yönteminin payı büyük. bahsettigim olaylar çok sağlıklı mı? hayır fakat her senaryoda eninde sonunda bir bedel ödeniyorsa bir zahmet bugünkü pastayı bir avuç insan yemesin.

    yine helikopter para, günümüz şartlarında ekonomileri desteklemek için varlık alım programlarına oranla çok daha etkin fakat bunun da olumsuz yanı sorunları ötelemek geçmişe göre daha zor. (daha önce yazmıştım; ayrıntı için : (bkz: #120386191))

  • 45 gün nedir arkadaş!
    kendisi yatırım yapıp para kazanacak diye esnafa zulüm.
    tüketici olarak bilmediğimiz detayların bazılarını gösteren başlık.

  • bazı sözlük yazarlarının sikko sikko yorum yaptığı özellikler. "evde kalmış" diyorsun dikkatini çekerim. adamın kendi isteği dışında olan durum. niye evde kalmıştır biliyor musun? maddeler halinde sıralayalım.

    -efendi erkektir.
    -asosyaldır. sosyal çevresi yoktur.
    -ağzı laf yapamaz.
    -yalan söyleyemez. kendini pazarlayacaksın, yalan söyleyeceksin.
    -ince düşüncelidir.
    -kadın ne derse yapar.
    -enteldir, bilgilidir. kadınlar boş muhabbet yapan erkekleri sever.

  • muazzam bir saha gorusu ve cok iyi bir sag ayagi vardi. ancak benim gibi pek cok kisi popularitesi yuzunden bunlari pek goremedi zamaninda. bu popularitesi futbolunun onune o kadar cok gecti ki, en sonunda manchester united'in tapu sahibi sir alex ferguson bile buna dayanamadi.

    ferguson kitabinda beckham'in yeteneginden surekli ovgu ile bahsediyor. daha 16 yasindan itibaren ne kadar olgun ve caliskan oldugunu, ingilizlerin modasi gecmis "topu al ve uzun oynayip sisir" mentalitesine kendisini hapsetmeyip ustune futbol bilgisi katmasini ve inanilmaz dinamizmini surekli overek anlatiyor. ozellikle 38 yasina kadar bu dinamizm ile mls sonrasi ac milan ve psg gunlerinde bile insanlari sasirtmasi aslinda beckham'in ne kadar ust duzey oldugunu tek basina gosteren detaylar. (bunlari da ben degil sir soyluyor bu arada).

    ancak iste o basta bahsettigim sinir bozucu derece futbolunun onune gecen egosu ve sohreti kendisine para ve un katarken, bazi seyleri de goturdu.

    once egosundan bahsedecek olursak, bir kere kendisi asla ve asla kotu oynadigini ve hata yaptigini kabul etmezmis. sir, takimi kaybettikten sonra oyunculara ozguvenlerini tekrar asilamak zorunda oldugunda bunun yalnizca beckham icin gerekmedigini soyluyor. cunku ne kadar kotu oynarsa oynasin, her zaman topu ister ve sucunu asla kabul etmezmis. dusunun ki bu adam eric cantona ile calisti ve o bile zaman zaman kendini sorgularmis. ferguson - beckham arasinda bu konunun zirve noktasi zaten benim gibi 30+ futbol severlerin hatirlayacagi krampon olayidir. bir arsenal maci sonrasi ferguson soyunma odasinda kendisiyle tartisirken yerdeki bir krampona tekme atiyor ve o da gidip beckham'in kasinin ustune carpip acilmaya neden oluyor. sonrasi da zaten medyada patlama ve ayrilik surecinin baslangici...

    tabii daha bir de ikonlasma sureci var.

    bir gun ferguson antreman sahasina giderken kapida 20'ye yakin gazeteci gorup merak etmis haliyle. sebebini sordugunda cevap olarak "david beckham yeni sac modelini tanitacak" diye yanit alinca da tabii kizginlik ve saskinlik hissetmis. o gun takim yemegine beckham'in bere ile katilmasi olay olmus ve ikili bir gerginlik yasamis. sir "cikar su bereyi, restoranttasin" dese de beckham kendisini hic takmamis ve devam etmis. sir baya sinirlenmis ancak elinde cezalik bir sebep de yok. fakat olay burada bitmiyor da.

    ertesi gun (yani mac gunu) beckham yine bereyle gelip, cikarmayi reddedince "ya bunu cikarirsin ya da seni oynatmam" diye cikisyor ferguson ve beckham ancak o sekilde cikartiyor kafasindakini. adamin amaci sahaya bile oyle cikip tam baslama dudugunden once cikartmakmis bereyi. show'a bak yani...

    tabii milyon dolarlarin dondugu bir pazarda yakisikli, anglosakson ve yetenekli biri olunca islerin bu taraflara kaymasi da bir acidan kacinilmaz; daha dogrusu aksi cok zor bir tercih meselesi. zaten ferguson da "su anda sahip oldugu zenginlige bakarsak yanlis karar verdigini soylemek de dogru olmaz" diyor kendisinin kariyer yoluyla alakali olarak. daha avrupa'da oynayabilecegi pek cok ust duzey takim varken mls'e gitmesi de bunun en buyuk ornegi.

    sahsen bir sporsever olarak oyuncularin bu kadar spor disina cikmalarini sevmiyorum. ancak ferguson'in da dedigi gibi sonucta bu bir kariyer ve neticede milyonlar kazaniyor bu insanlar. beckham da bunu secti ve izledigi yol "kariyer" acisindan pek yanlis gozukmuyor. ben sadece kendisi gibi bir yetenegi daha fazla izlemek isterdim.

  • ''oruç sayesinde fakirlerin halini az çok anladım. umarım zenginleri de anlayabileceğimiz bir organizasyon vardır.''

    gecenin bu vakti iyi geldi.