hesabın var mı? giriş yap

  • erdoğan'ın öptüğü, sedat peker'in araba hediye ettiği 15 temmuz gazisi ahmet onay'ın, o gece ayağının çizildiği, kan tuttuğu için fenalaştığı anlaşıldı.

    bir yakınının olayın gerçeklerini ifşalaması

    vay arkadaş memlekette herkes nitelikli dolandırıcı olmuş.sosyal medya olmasa hakikaten hiçbir şeyden haberimiz olmayacak.rezil bir düzen gerçekten...

    edit : videonun gerçek olup olmamasından çok şahısa tanınan ayrıcalıklar evler,arabalar,özel kalemlik bile başlı başına yandaşlık,liyakatsizlik kokuyor.adamın önüne cenneti sermişler daha ne olsun!bu duygu sömürüsünü falan geçmiş artık hastalıklı bir adam kayırma olmuş...ulan gaziysen bile sosyal yardım alıyorsun,gereken yerlerde zaten ömür boyu ailene yeterli ayrımcılık tanınıyor bu kadar ihtişam merakı da bokunu çıkarmaktır...ama asıl suçlunun kim olduğunu herkes biliyor yine bize kahrolmak düşüyor.

  • gururumuz mete'nin başarısıdır. istanbul okçuluk kulübü çıkışlıdır.
    okçular vakfı ile hiçbir ilgisi olmaması ayrı bir sevinç kaynağıdır. şimdiden başarısını üstüne çekeceklere önbilgidir.

    tebrikler!

  • ugandalı bir arkadaşımın "bombaleeeyo" diye okumasıyla çığırından çıkan olay.

  • akira toriyama, 5 nisan 1955'te japonya'nın nagoya kentinde doğdu. çocukluğundan beri çizime ilgisi vardı ve genç yaştan itibaren çoğunlukla sevdiği hayvanların ve araçların resimlerini çizdi. hatta çocukken yüz bir dalmaçyalı'yı izlediğinde ve ilkokuldayken bir sınıf arkadaşının ağabeyinin manga koleksiyonunu gördüğünde bunlardan çok etkilenmişti. bu etkinin ardından bu kadar güzel resimler çizmeyi umarak illüstrasyon dünyasının içerisine girdi. liseden sonra bir reklam ajansında grafik tasarımcı olarak çalışmaya başladı.

    yıl 1978'e geldiğinde toriyama, shonen jump dergisinin düzenlediği bir manga yarışmasına katıldı ve burada wonder ısland adlı hikayesiyle birinci oldu. bu başarının ardından toriyama, dr. slump adında bir manga serisi çizmeye başladı.

    dr. slump, bir bilim adamının yarattığı robot kız arale norimaki'nin komik maceralarını anlatan bir hikayeydi. manga büyük bir başarı kazandı ve animeye de uyarlandı. dr. slump sayesinde arkasına rüzgarı alan toriyama japonya'da tanınan bir mangaka oldu.

    toriyama, 1980'lere geldiğinde bruce lee ve kung fu filmlerinden hoşlandığı için bir kung fu shonen mangası yarat fikri aklına düştü. bunun için çalışmalara başladı ve dövüş sanatlarında usta bir çocuğun, bir prensese memleketine dönüş yolculuğunda eşlik etmesini konu alan dragon boy adlı mangayı yarattı. bu hikaye çok sevildi ve dragon ball adında yeni bir manga serisi yaratmaya başladı. hikaye, goku adında bir saiyan savaşçısının dragon ball'ları toplama arayışını anlatıyordu. dragon ball, dr. slump'tan daha da büyük bir başarı kazandı ve animeye de uyarlandı. dragon ball, toriyama'yı dünya çapında tanınan bir mangaka yaptı.

    toriyama, dragon ball'ın ardından chrono trigger, cowa!, sand land ve jaco the galactic patrolman gibi başka manga serileri de çizdi. ayrıca dragon quest video oyunu serisinin karakter tasarımlarını da yaptı.

    toriyama, 2014 yılında ise dragon ball'ın devamı niteliğindeki dragon ball super serisini yazmaya başladı.kendisini en tepeye çıkaran dragon ball ilk başta macera ve şaka mangası olarak başladı fakat hikaye ilerledikçe bir dövüş sanatları temaşasına döndü ve en etkili shonen mangasına dönüştü.

    akira toriyama, hayal gücü, çizim stili ve titiz çalışmasıyla her yaştan okuyucuyu ve izleyiciyi büyüleyen eserler yaratan bir mangaka ustasidir. eserleri, manga ve anime dünyasında unutulmaz izler bırakmıştır.

    ....son.....

  • 1 yıl içinde tutukluluk hali sonlandırılıp, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır. eylül'deki duruşmasını dışarıda beklemektedir. yani eşine, o kızcağıza ve ağabeyine yönelttiği ölüm tehditlerini gerçekleştirebileceği şekilde...

    allah belanızı versin ya. artık bu yaratığa da hapishanelerde yer yoksa kime var? ne biçim ülkeymiş be...

  • babamla hiçbir zaman şahane bir ilişkimiz olmadı. yani her baba kızını sever, o da sever beni biliyorum ama hissettiremez mütemadiyen; sevgi görmemiş ki nasıl göstereceğini bilsin.

    2010 yılında ayrıldım evden üniversite için, o zamandan sonra mesafe de katmerledi gösterilemeyen sevgileri. yokluğuma alıştı, biliyorum; mecburdu, bir daha asla temelli geri dönmeyeceğimi biliyordu çünkü.
    hatta yokluğuma o kadar alışmıştı ki bir keresinde şakayla karışık "benim bir kızım varmış gibi gelmiyor bana bazen" demişti.

    son birkaç yılda değişti babam; babaannemin bakıma muhtaç kalması bariz bir şekilde değiştirdi onu.
    bu esnada kardeşimin bazı hataları oldu; yanlış kararlar, yanlış yatırım hamleleri, yanlış davranışlar, yanlış bir evlilik, bir sürü şey. bu hatalar tüm aileyi maddi, manevi, mental ve psikolojik olarak ciddi şekilde etkiledi.
    kardeşimin hatalarından sonra babam, benim aslında ona hiç sorun çıkarmadığımı fark etti; onlarla olduğum her zaman diliminde babaannemle ilgilenmem de onun bana olan güvenini perçinledi. son zamanlarda bana daha düşkün oldu babam. telefonla aradığında uzun uzun konuşmaya, gerekli gereksiz her şeyi anlatmaya başladı.

    on beş gün önce babaannemi kaybettik. ucu ucuna yetiştim cenazeye. o akşam çok şey konuştuk ailecek, uzun zaman sonra. en sonunda babam "ben şu telefonu kapatıp şarja takayım, sonra da yatayım artık" dedi. hepimiz şaşırdık, babam telefonunu asla kapatmazdı çünkü. kardeşim sordu "baba hayırdır, sen telefonunu hiç kapatmazdın?" diye.
    "telefonu açık tutma sebebim iki kişiydi; birisini bugün toprağa yatırdım, diğeri de bugün yan odada yatacak, açık kalmasına gerek yok" dedi gözleri dolu dolu bana bakarak. sarıldım babama, ağladık uzun süre sarılarak...

    babamın beni sevdiğini söylemesine gerek yok artık, ben bu cümleyi ölsem unutmayacağım.