hesabın var mı? giriş yap

  • sevgiliye kapiyi kapatma sansi vermek istemiyor da olabilir. ben o kadar parayi sen kapiyi carpasin diye vermedim zalımın kızı.

  • iş güvenliği uzmanı a.b. sanki olayın sorumlusu gibi çoktan gözaltına alınıp tutuklanmış bile. ilgili savcı ve hakim 6331 sayılı kanunu açsın okusun; işletmelerde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınmasından "işveren sorumludur". daha işveren ifade bile vermemiş deniliyor. işin ciddiyetine bakar mısınız?

    adamın sahibi olduğu fabrikada deprem etkisi yapan bir patlama oluyor, insanlar ölüyor ama daha ifadesi bile alınmamış.. bu nasıl bir hukuk sistemidir, nasıl bir adalettir acaba? bu kişinin dokunulmazlığı mı var?

  • ingiliz hava yolu şirketi british airways tarafından yapılan reklama göre uçak biletleri ve 7 gece konaklama dahil 239 sterline türkiye tatili yapılabiliyor. 239 sterlinden başlayan fiyatlarla ibaresi yer alıyor resimde. bundan dolayı bir pazarlama tekniği gibi görülebilir ancak burada yazan en ucuz fiyat olsa da ek fırsatlarla maksimum ücret ne kadar olabilir onu merak ediyorum. bizde olsa başlayan fiyatlar dediği kısım birim olarak bunun en az 5-10 katı olur yani.100-200 daha verip daha ne fırsatlardan yararlanabiliyorlar acaba onu merak ediyorum. asıl soru birim fiyatı geçtim zaten 239 birime burada tatili rüyanda bile göremezsin de bunu türk lirasına çevirdiğimizde 4517 tl yapıyor. e abi biz o paraya da yapamıyoruz ki hiçbir şey. ingiliz gelip ederi 4517 tl olan 239 birimiyle 7 gece tatil yapabiliyorken biz niye tatilin t sini yapamıyoruz. gerçekten şaşkınlıkla okudum haberi ve bir kez daha durumumuza üzülüyorum. bedava lan adama 239 birim neymiş. tl'ye çevir yine ucuz ve yine ucuz tek kelimeyle inanılmaz.

    ilgili haber

    british airways resmi sitesi

    edit: ‘’239 birime burada tatili rüyanda bile göremezsin’’ ifademi birim muhabbetini sevmeyen arkadaşlar için asgari ücret/tatil fiyatı oranı yaparak bizle karşılaştırmak istiyorum. tam doğru bir ifade olmadığını fark ettim çünkü. ingilterede asgari ücret 1395 sterlin civarlarında. 1395/239 yaparsak 5.83 sonucunu elde ederiz. yuvarlarsak asgari ücretle çalışan bir ingiliz maaşının altıda birini bu tatile ayırabiliyor. bizde ise asgari ücret 4250 tl. bu parayı altıda bir oranını birim üzerinden incelemek için altıya bölersek 708 birim yapıyor. asgari ücret bazlı birim hesabına göre bizim 708 tl’ye böyle bir tatil yapabilmemiz lazım. yapabiliyor muyuz tabii ki hayır. ha bu arada ingilterede asgari ücretli çalışan oranının %4.9; türkiye’de ise %34 civarlarında olduğunu unutmamak gerekiyor. 100 kişiden sadece 5 kişi maaşının altıda birini buraya harcıyor. diğerleri 7-8-9 diye gider. alım gücü düşük arkadaşlar bunu kabullenmemiz lazım bence artık. buna ek olarak başta belirttiğim gibi tekrar söylemek istiyorum ki 239 sterlini tl'ye çevirsek bile uçak bileti ve konaklama dahil kendi ülkemizde böyle bir tatil yapmamız mümkün değil. (uçak gidiş-dönüşü katmayanlar olabilir o fiyatları da dahil edin ve 7 gece konaklayacaksınız unutmayın)

    edit 2: pazarlama tekniği dediğimiz ''başlayan fiyatlarla'' ibaresine takılanlar için madem burada bir oyun var ve çok kötü yerlerde kalacaklar e o zaman bize de ''başlayan fiyatlarla'' yazan üstte yaptığımız hesaba göre 708 tl lik uçak biletleri + 7 gecelik konaklama dahil tatil imkanı sunsunlar biz de bir bakalım nasılmış.

    edit 3: kaynaklara resmi siteyi de ekledim. gidiş dönüş biletler en ucuz 67 sterlin olarak belirtilmiş. alanya'ya bilet bakayım dedim istanbul'dan en ucuz 1160 tl(gidiş-dönüş). kendi ülkemiz içinde bile gezemiyoruz bırak yurtdışını. neyse bu edit de böyleydi.

  • 20 metre önümde patladı. sigara içiyodum. 3 metre uçtum yere. ablamın aldığı saatte gitmiş. beynim sarsıntılı sadece kıl payı hayattayım.

    edit: biraz kendime geldim. evime geçtim şuan.
    işyerinin aşağısında sigara molasına çıktık bi abiyle. aklımın ucundan bile geçmezken hemen az ötemde büyük bir alev topu gördüm. bambanın basıncıyla yere düştüm hemen. gözlerim karardı. kulaklarım duymuyordu. beraber sigara içtiğimiz abi yerde şoktaydı. onu görünce kendime geldim. hadi kalk kaçalım burdan diyerek hemen ara sokağa daldık. kısa bi süre sonra geri geldim. etrafta parçalanmış etler duryordu. polislere içeri girmem lazım telefonum herşeyim orda, ailemi aramam lazım dedim. ama sokmadılar tabi. her yer tahliye olmaya başlayınca geldi eşyalarım.
    nedense çok etkilenmedim. alıştırıldık çünkü buna. ölmediğim için seviniyorum sadece. sanki ölen insanlar normalmiş gibi. az önce bana yol soran adam öldü belki de. ne garip demi. bombacının canı 10 adım daha atmak istemediği için hayattayım. işte bu kadar garip.

  • televizyonda moda giyimle falan ilgili bir yarışmada jüri olan hanım. bir kızcağız katıldı ingilizce öğretmeniyim dedi aralarındaki dialog aşağıda;
    - what is your style?
    - ingilizce mi türkçe mi cevap vereyim?
    - ingilizce tabii. [yanındakilere 'bakalim konuşabiliyormu durun']
    - actually i dont have a style..(vs)
    - evat konuşabiliyormuş tamam

    sen kimsin ingilizce öğretmeniyim diyen kızı konuşma sınavına alıyorsun. meydan kimlere kaldı? bu eğitimli denebilecek insanlar kimlerin ağzına maskara önüne meze oldu allahım. bu televizyondaki insanlar kim, eğitimleri sıfatları ne? çıldıracağım az kaldı

  • paşa henüz sağken perada wagon lits diye bir fransız şirketi vardı.
    biz ana yurdu demir ağlarla ördükten sonra bu fransız şirketi de yataklı vagonları işletirdi. haliyle fransız, türk karışık bir personeli vardı. şimdi günümüzde dallama fransızlar olarak bilinen bu fransız amcalar fransızca'ya büyük önem verdiklerinden her yerde fransızca konuşuyorlar.
    tabii her yer denince kendilerinin beyoğlu'ndaki şirketleri wagon lits de buna dahil. bir gün orada çalışan türk memurlardan biri büyük bir hata yaparak telefonda türkçe konuşuyor tebiyesiz.
    fransız müdürler de "sittir ulan. sana iş miş yok. bir fransız şirketinde türkçe konuşmaya utanmıyor musun?" diyorlar.
    ama ufak bir ayrıntıyı atlıyorlar. başta da söylediğim gibi paşa henüz sağ. yıl 22 şubat 1933. cumhuriyet kurulalı 10 yıl olmuş. millet fransız vs işgalinin travmalarını daha üstünden atamamış. kovulan memurun olayı basında da yer alıp duyulunca o dönemde var olan milli talebe birliği toplaşıp cadde-i kebir'den tünele doğru giderek şirketin camını çerçevesini müdürlerini alaşağı etmiş. "sen nasıl türkçe'yi aşağılarsın" hesabı. camı çerçeveyi indirip "size yakışmaz" diyerek atatürk portresini alıp dönüş yolunda gördükleri yabancı firmaları da kırıp döküp evlerine dağılmışlar.
    "nerde bu devletin kolluk gücü, onlar ne yapmış?" demezler mi adama? derler. ama 6 7 eylül olaylarında olduğu gibi gereken(!) dersin halk tarafından verilmesi beklenmiş ve sonrasında kırık döküğü toplamak için gelinmiş.
    cumhuriyet tarihinde de uzak köşelere konan olaylardan biri olmuş. ve ironik biçimde tarihe wagon lits olayı şeklinde değil, türkçede okunduğu gibi vagon li olayışeklinde geçmiş. kötü mü olmuş? super olmuş.

  • insana kökeni farsça olan dost kelimesinin acaba türkçe tam karşılığı nedir düşündürten bir durumdur. sen git hem arkadaş gibi harika bir etimolojisi olan kelimen olduğu halde başka bir dilden eşanlamlısını al, hem de daha sonra dışarıdan aldığın kelimeye daha büyük anlamlar yükle. sonra da neymiş ingilizce bıdı bıdı.

    not:bu entry arkadaş kelimesini daha samimi bulanlar derneğinin bir ferdi tarafından girilmiştir.

  • matematik bilmeyen suserları saptamamızı sağlayan dandik pizza dükkanları zinciri.

    bakın arkadaşlar temelden alıyorum 1>0, 2>1, 3>2,....... 32>30 .....

    yani neymiş "otuz dakikada pizzanızı getiriyoruz, getiremezsek pizzanız bizden." diyen bir kurum 32 dakikada getirdiği pizzayı ödemek zorundadır. bu kadar basit.

    şunu da not düşeyim kayda geçsin: son beş siparişimin hiçbirinde 45 dakikanın altında elime pizzam ulaşmadı. her seferinde aynı bahane "sistemdeki adresiniz yanlış görünüyor 10 dakikadır evinizi arıyorum." hemen laptop'u kapıp "bak güzel kardeşim bu site yemeksepeti.com size sipariş verdiğim site. bu da kayıtlı adresim. hata var mı? tarif açık mı? sorun benim adres kaydımda değil, sorun sizin bana abuk subuk promosyon postaları göndermek için adresimi eski haliyle kaydeden sisteminizde." dediğim zaman da ık mık deyip kaçıyorlar.

    yok iki dakkadan ne olurmuş, yok zart zurtmuş... 2 liradan ne olur her siparişi 2 lira eksik ödeyek mi?