ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
asla aşık olunası bir insan olamayacağını anlamak
-
başlığı görünce beynimin gündemine bomba gibi düşen olay. şu an canlı yayın araçları dönüyor kafamın içinde, sıcak gelişme şeklinde son dakika altyazısı geçiyor gözümün önünden. sirenler çalıyor ciğerimde. havar komşular havar.
bilgisayardan anlamayan sevgili
-
- ya sevgilim ben neden sayfa açamıyorum bu bilgisayarda şunu bi yapsana.
- bak şimdi aç internet explorerı. toolsdan internet optionsa gel.
- ya bana anlatma gel yap şunu iki dakikada işim çok acele noolur.
- ya ben her zaman yanında olmayabilirim. kendin yapacaksın, öğreneceksin!
- sonra öğrenirim söz. şimdi sen yap.
- illa bana balık ver diyorsun ya! hayır vermeyeceğim. balık tutmasını öğreteceğim sen yap benim dediğimi toolsdan options....
gecenin ilerleyen saatleri yatay vaziyetler.
- hanimiş benim minik kuşum gel bakiim buraya bik bik.
- necmi dur şimdi bişi öğreticem sana.
- oo öğret bebeğim öğret
- şimdi ellerini benim üstümden çek.
- ee
- göbeğinin üstüne koy. sonra yavaşça aşağı indir.
- nası yani? böyle mi, eee?
- eesi ben her zaman yanında olmayabilirim!
- hönk?!?
- işim acele diyoruz hâlâ yok tools yok options... indir elini indir. hah, tuttun mu balığı şimdi, eşşoğlueşşek seni be!
süreyya karabulut
-
kim ne derse desin, şahsiyetini, haysiyetini, benliğini, geleceğini, ruh sağlığını her şeyini medyaya ve devlete kurban vererek karşılığında kızının katil zanlısını aldı. halbuki normal bir hukuk düzeninde bunlara gerek yoktu. ama o kızının yanına kendini koydu; ölmeden mezara girdi. medya figürü olmayı göze aldı; şarlatanlıkla, şovmenlikle suçlanmayı göze aldı.
akli melekelerini yitirdi. gözümüzün önünde bir kafka romanı karakteri gibi eriyip gitti, çıldırdı. bu davadan en çok zararı o gördü. amacına ulaştı. kızının canı yetmedi kendisini de feda etti.
peki siz zanlının ailesinde her hangi bir psikolojik değişiklik gördünüz mü?
menüdeki fiyatları görünce mekandan gitme özgüveni
-
yurtdışında böyle bir zorlama olmadığından girişe menü ve fiyatlar yazılır, herkes hesabını yapar ona göre oturur. özgüven denilen şark kurnazlığına mahkum olmamak.
kilo vermek isteyenlere tavsiyeler
-
her kış 5 kilo alıp yaza kadar 5 kilomu vermem lazımcı tiplerin dramını okurken sinirleniyorum resmen. biz burada obezite ile mücadele etmeye çalışıyoruz, millet 60 kilo oldum kilolarımdan insan içine çıkamıyorum diyor. sanki 150 kiloyla morbid obezsin de yürüyemiyorsun anasını satayım yaa...
hangi bakış açısı sadece 50 kiloda fit olacağınıza inandırıyorsa sizi, gidin ona öfkelenin lütfen.
hala tartıda gördüğü rakam için delicesine bunalıma giren insanlar görüyorum ki asabım bozuluyor.
az ağırlık kaldırın ki kaslarınız güçlensin. her yaz aynı teraneler için kafa şişirip durmayın. kilo vermenin ve fit olmanın tek yolu temiz beslenip, spor yapmaktır. bugün kilo vermenizi sağlayan mamalarınızı (!) ömrünüz boyunca kullanamayacağınıza göre sürdürülebilir alışkanlıklar kazanmak yararınıza olacaktır.
special k, çilekli activia yiyip tatlı krizine girmeniz çok normal. kalorileri değil etiketleri okumaya başladığınız an doğru yola giriyorsunuz demektir.
tülay babuşcu
-
irfan değirmenci'den ayarın kralını yemiştir.
" en son işgal kuvvetleri'nin donanması istanbul'daydı film oradan mı başlayacak"
inanılmaz tesadüfler
-
iki abd baskanıyla ilgili inanılmaz tesadüfler * için buyrun:
abraham lincoln'un kongreye secildigi yil 1846.
john f. kennedy'nin kongreye secildigi yil 1946
abraham lincoln'un abd baskani oldugu yil 1860.
john f. kennedy'nin abd baskani oldugu yil 1960.
her iki baskan da bir cuma günü suikasta kurban gitti.
her iki baskan da baslarina isabet eden kurşunla öldü.
lincoln'un sekreterinin soyadi kennedy idi.
kennedy'nin sekreterinin soyadi lincoln idi.
lincoln ve kennedy güneyliler tarafindan öldürüldü.
lincolnve kennedy'nin koltuguna güneyliler oturdu.
yerlerine gelen baskanlarin soyadlari johnson'di.
lincoln'den sonra baskan olan andrew johnson'in dogum yili 1808'di.
kennedy'den sonra baskan olan lyndon johnson'in dogum yili 1908'di.
lincoln'u vuran john wilkes booth'un dogum yili 1839'du.
kennedy'yi vuran lee harvey oswald'in dogum yili 1939'du.
iki suikastcinin de üç ismi vardi.
iki suikastcinin de isimlerinde 15 harf vardi.
lincoln, ford theater isimli bir tiyatroda vuruldu.
kennedy, "ford" marka bir otomobilde vuruldu.
lincoln'u vuran tiyatrodan kacti, bir depoda yakalandi.
kennedy'yi vuran depodan kacti, bir tiyatroda yakalandi.
her ikisi de davalari baslamadan öldürüldü.
ve son olarak... lincoln ölmeden bir hafta once maryland monroe'daydi.
kennedy ölmeden bir hafta önce marilyn monroe'ylaydi.
30 bin lira olan bedelli ücretini 20 bine indirmek
-
bedelli periyotlarına denk gelmeyip askere gitmek zorunda kalan vatandaşın düştüğü keriz durumu yanında bir hiçtir yanılmıyorsam.
what ali wore
-
ilk başta fotomontaj olduğunu zannedip "ulan ne prodüksiyon yapmışlar," dememle birlikte işin gerçekliğini fark edip "vaaaay!" diye nida atmam arasında 10 saniye zaman geçirmemi sağlamış olan moda blogu. müthiş.
unbelievable... -new york times
stilikone! -berliner morgenpost
bayram namazına diye gidip dolanıp geri gelmek
-
senede iki defa gerçekleştirdiğim aktivite. ebeveynleri sevindirmek tek amacım. bitti herhalde, eve geçeyim artık.
edit: millet de bir garip he, ahlaksızlıkmış yaptığım. hırsızlık mı yapmışım, rüşvet mi almışım, faizcilik mi yapmışım, başkasının rızkını mı çalmışım.
edit 2: ne çabuk geldi lan bu kurban bayramı.. yine yollara düşmek amaçsızca..
edit 3: görüyorum ki kalabalıklaşıyoruz. parti kuralım mı?