hesabın var mı? giriş yap

  • mal beyanı. kırpılmış video ile yine algı peşinde aktroller. buyrun burada oturumun tamamını bulabilirsiniz ve kısa açıklamasını bulabilirsiniz.
    entry

    olayı kısaca söylemek gerekirse öğrenciyle veya zamla hiçbir alakası yok. denetim komisyonu üyeleri seçiliyor ve ak parti'nin adayları reddediliyor, chp'nin adayları kabul ediliyor. olay bundan ibaret ama uzun halini her yerden bulabileceğiniz bir videodan bile algı kasmaya çalışan aktrollerin zeka seviyesini gerçekten tebrik ediyorum.

    tanım: tekrardan mal beyanı.
    edit: imla.
    edit1: olayı direkt olarak buradan 1.52'ye ilerleyerek izleyebilirsiniz.
    edit2: haber doğru olmamasına rağmen haberi gerçek sanıp imamoğlunu savunanların da aktrollerden farkı olduğunu sanmıyorum.

  • kış için beş yüz liralık ceviz almıştır. ayrıca kutularca üçgen peynir, torbalarca bisküvi ve on iki tane bazlama. sümer kışa hazır, şimdi rasim düşünsün.

    inşallah içinden bozuk bir ceviz çıkmaz. yoksa, biliyorsunuz, hepsinin çöpe gitmesi gerek.

  • çok kalabalık bir ailenin, ailesine bakmak için okuyamayan oğlu olduğunu söylemişti taha. kıt imkanlarıyla, mutfağında onu en mutlu eden şeyi yaptı, yemek pişirdi. “insanların bir bardak su bile içmem dediği o mutfakta ben çok mutluydum” diyordu. hiç rahat vermediniz; eleştirdiniz, dalga geçtiniz. bugün enkazdan cansız bedeninin çıktığı haberini gördüm. tabi ki birçok kaybımız var ve hepsi üzücü. ancak soruyorum; değer miydi? küçümsemeye, dalga geçmeye değer miydi? hayat bu kadar kısayken onun çabalarını hor görmeye değer miydi?

  • öncelikle mekanı cennet olsun. elim bir kaza...

    "maalesef duble yollarda yayaya yol vermek çok tehlikeli sonuçlara neden olabiliyor."

    tehlikeli sonuçlara neden olan "yayaya yol vermek" değildir. tehlikeli sonuçlara yol açan ülkedeki eğitimin yetersizliği ve buna bağlı olarak her alanda kural tanımaz, ben merkezci insanların kendileri hariç çevrelerindeki herkesi yok saymalarıdır.

    her gün yüzlercesini gördüğümüz önce ben, benim işim, benim yolum görüşünün kameralara yansımış halidir. oysa ki yaya geçidi olan bir yere yaklaşırken:

    * ileride yaya geçidi olduğunu belirtir trafik işareti olur.
    * hızınızı düşürmeniz için hız sınırını gösterir trafik işareti olur.
    * yaya geçidi, dönel kavşak, ana yola kontrollü katılan tali yol gibi yerlere yaklaşırken hız önceden düşürülmelidir konusu ehliyet kurslarında defalarca tekrarlanır ve ehliyet sahibi herhangi bir insanın ben bunu bilmiyorum deme şansı yoktur.

    görüldüğü gibi sorun yayaya yol vermek değil, yayaya yol verilmesi gerekebilecek yere yaklaşırken tam gaz yola devam etmek ve trafik işaret ve işaretçilerine uymamaktır.

    bu sorunu en net gösteren yer dönel kavşaklarımızdır. dönel kavşaktaki öncelik sıralaması ve dönel kavşağa yaklaşırken hız kesilmesi herkes tarafından bilinen ülkelerde aşağıdakilerden hiçbirini göremezsiniz.

    * dönel kavşağa yaklaşırken bulunan kasis. bu kasis, kimse hız kesmediği için konulmaktadır. oysa ki böyle bir şeye gerek yoktur. zaten dönel kavşağa hız kesilerek kontrollü yaklaşılması gerekir. kimse yapmadığı için mecburen kasis de ekleniyor bizde.
    * dönel kavşak içindeki kasis... saçmalığın daniskası. dönel kavşağa girmiş aracı yavaşlatmaya çalışyor, yani sübliminal mesaj olarak yol sende değil, sağdan yardırıp gelen var, viraj içinde dur diyor. oysa ki yol onun hakkı...
    * (bkz: kocaabdil) mahlaslı suserin katkısıyla dönel kavşağa trafik ışığı konması da ağır bir saçmalıktır.

    dönel kavşağa gelirken 2 adet ikaz levhası olur.
    ikaz 1 dönel kavşak var ileride demek...

    ikaz 2 bu da yol ver demek... ama bizde kimse bu 2 tabelayı bilmediği için bu da var. yazıyla anlatmış artık...

    şuna da yaya geçidi deniyor mesela. sarı çizgiler oraya yaklaşırken aralıklı olur, tam gaz gitme diyor yani... yavaşla ki yolun kenarında yaya olursa veya önündeki durursa sen de ona çarpamadan durabilesin.

  • bir kaç gerzek arkadaş olarak o kadar lee fanıydık ki harfli küpelerden alıp kulağımızı üçüncüye deldirmiştik; böylece kulağımızda küpelerle lee yazısı oluşturabiliyorduk*.

    simon nasıl olsa biraz karizma tavırlı falan diye sallamazdım ama antony'e çok üzülürdüm. bu çocuk niye ezik gibi takılıyo diye dertlenirdim. ulan ergenlik dertleri ne tatlıymış ne şirinmiş...

    dağılması en yazık olan gruplardandır blue. hala eski müzikleri açıp dinlenesidir ayrıca.

    edit: bunlar tekrar birleşmiş albüm filan yapmış niye haber vermiyosunuz, çok ayıb ediyosunuz arkadaşlar yaw. birleşseler bile eski tadını vermezler artık diye düşünürdüm ama şu parçayı bi dinleyin. blue fans, get back over here!

  • anneye anlatır gibi anlatıyorum.

    2 çeşit nükleer reaksiyondan enerji elde edilir.

    fizyon ve füzyon.

    fizyon, izotopların parçalanması sonucu enerji açığa çıkarır, füzyon birleşmesi sonucu.

    uranyum, plutonyum gibi radyoaktif elementler ve izotoplarının fizyonu, yani parçalanması, klasik anlamda bildiğimiz nükleer santrallerdir.

    füzyon ise güneşte ya da hidrojen bombasında olduğu gibi yüksek sıcaklık ve basınç altında plazmaya dönüşen hidrojen izotoplarının birleşerek helyuma dönüşmesi ve bu sırada enerji açığa çıkarması reaksiyonuna denir.

    dünyadaki yaşamın kaynağı bu enerjidir. fizyona göre temiz ve çok daha güçlüdür.

    fakat füzyon gerçekleştirmek için çok yüksek ısı ve basınçlara ihtiyaç vardır. güneşte süregelen ve dünyamızın yakıtı füzyon, güneşin sıcaklığı kadar korkunç kütlesinden kaynaklanan muazzam yerçekiminin oluşturduğu basınç sayesinde mümkündür.

    insanoğlu şu ana kadar füzyonu kontrollü şekilde gerçekleştirememiş, hidrojen bombası gibi yapıcı değil yıkıcı amaçlarla kullanabilmiştir. çünkü ne reaksiyonun gerçekleştirilmesi için gerekli ısı ve basınç ne de reaksiyon sonrası açığa çıkan enerji kontrol edilebilir değildir.

    bu son gelişme ise bir süper mıknatıslama tekniği ve düzeneği sayesinde oluşturulan çekim kuvvetinin hidrojen izotoplarını plazma haline getirerek kontrollü füzyona olanak sağlaması hakkında. bu teknoloji geliştirildiğinde nispeten çok küçük, mobil ve çevre dostu reaktörlerde akılalmaz boyutlarda enerji üretilebilecek. yakıt olarak da tehlikeli radyoaktif elementler yerine hidrojen izotopları kullanılacak.

    üretilecek enerji yine ısı ve dolaylı yoldan elektrik enerjisi, ısınan suyun çevrimiyle jeneratörler döndürülecek, orda işin temelinde bir değişiklik yok. sadece çok daha ucuza, kolay ve temiz.

  • 3 yasindadir ve oglumdur. 40tl ye zara kids veya mothercare urunu almak yerine 5tane lc waikiki tshirt aliyorum. o da mis gibi giyiyor. corba mi doktu, yakasi mi esnedi sallamiyorum. pisti olmak da onun pipisinde degil zaten.

  • 4 yaşlarındaki ufaklık, elini bırakır bırakmaz sahilde etrafına bakmadan koşmaya başlar.

    + oğlum gel buraya. şimdi denize düşeceksin bak!
    - baba sen ne biçim konuşuyorsun öyle, allah korusun.

    bildiğin dindar nesil yetişiyor lan dfgfdsfd.

  • kafa yormayan, sırf gülüp eğlenme amaçlı bir içki oyunu. 3 ya da daha çok kişiyle oynanır (6 makbul sayıdır). herkes için bir adet teneke kutu bira ayarlanır. oyunculardan biri birasını delicesine çalkalar. sonra çalkalayan dışındaki oyuncular biralarını masaya koyup arkalarını dönerler, önü dönük oyuncu biraların yerlerini değiştirir ve arkasını döner. bu defa solundaki oyuncu önünü dönerek o da biraların yerlerini değiştirir, bu şekilde bütün oyuncuların karıştırması bittikten sonra herkes önünü döner ve oyuncular önlerindeki birayı -tercihen yüzlerine yakın tutarak- aynı anda açar. sonuçta çalkalanmış olan birine patlar, diğerlerine de kahkahalar eşliğinde biralarını hüpletmek kalır.