hesabın var mı? giriş yap

  • filistinde taş atan çocukları bağrına basıp o taşa silahla karşılık veren israil ordusuna düşman kesilenlerin, yine taş atan protestocunun polis tarafından öldürülmesine sesini çıkartmayan şakirt sözüdür.

    filistinli'nin taşı mübarek de hopa'lı taş attı diye vurulunca ses çıkartmayalım öyle mi? yiyim sizin müslümanlığınızı, allah anlayışınızı...

    edit: bazı arkadaşlara biraz dokunmuş galiba. neymiş efendim filistinli çocuk yabancı bir askere taş atıyormuş, bu adam kendi polisine. daha kötü değil mi? benim kendi polisim kendi vatandaşını öldürüyor lan. yabancı ülke askeri değil bu. bu ülkenin polisi. niye gocunuyorsun bu kadar. taş attı diye vatandaşını öldürüyor. metin göktepe, engin ceber de bonus olsun size. her şeyi ateist-müslüman ikilemine sokmayın. metin lokumcu o taş atan filistinli müslüman çocuk kadar insan. anlatabiliyor muyum? filistinli çocuk için gözyaşı döküp de kendi vatandaşı öldü diye "oh olsun gominist işte" diyen adam da bir aynaya baksın müslümanlığından önce insanlığını sorgulasın.

    edit 2: başlık başıma kalmış !

    edit 3: listeye mehmet ayvalıtaş, ethem sarısülük ve ali ismail korkmaz'i da ekleyebilirsiniz. simdi anladiniz mi ne demek istedigimi ?

  • beşiktaşlılar yavaştan başlamış bu sene de ülke puanını biz artıracaz yea demeye.

    gören de sanki her sene şampiyonlar liginde yarı final oynuyor mübarekler. geçen sene 12bin puan toplamış beşiktaş. galatasaray ve fenerbahçe ise 12/13 sezonunda 24biner puan toplamış. sonraki sene ise galatasaray 16bin puan toplamış. geçen sene prandelli faciası ile 6bin puan toplamış. ama sorsan beşiktaş kurtarıyor ülkemizi. son beş senede 26bin puan toplayan takım ülke puanımızı uçuruyor ancak 51bin puan alan takım maalesef bizi rezil ediyor. neyse bu sene ilk 5 haftada namağlup şampiyon olursunuz yine, sonradan şampiyonlar ligi lütfen demeye başlayıp, en son da şerefli üçüncülükler sizi mutlu eder artık.

    istiklal marşı ve kapanış.

  • zengin ile fakir'in en küçük ortak böleni coca cola , en büyük ortak böleni ıphone

  • garip bir zombi ordusu.

    'lagash çiğköfte 3.25 bim (ss destekli)' şeklinde bir başlık açmışlar.

    gerçekten de markette ürünü çekmişler, farklı kadrajlar yapmışlar. ispatı için fiş fotoğrafı yayınlamışlar. başlığa 280 cevap gelmiş, 8260 de görüntülenme sayısı var.

    altında tartışmışlar iyi mi kötü mi diye, gidip kazıkçı yerlerden dürüm alalım mı denmiş, gidip bulamayanlar üzülmüş, şube tarif edenler olmuş, 7 bim gezdiğini söyleyen var, x şehirde var mı soran var...

    "aldım ve dışarıda satılanlara 10 basar.
    tadı stabil
    soslar mükemmel
    gramaj çok iyi
    lavaş yok olmasada olur.
    tadı ve kıvamı muhteşem."

    şeklinde bir yorum var. bim genel müdürlüğünü arayıp istekte bulunmak için kampanya başlatan telefon veren var...

    (bkz: tadı stabil)

  • *bazen her şey yoluna girecekmiş gibi oluyor. sonra bi' bakıyorum meğerse yol bana girmiş.

    *anneannem hacca gittiğinde free shop'tan absinthe istemiştim, aramış ama bulamamış canım benim.

    *bekârlık sultanlıksa benimki imparatorluk oldu. artık fetret devri yaşamak istiyorum.

    *dün gece hiç tanımadığım bir kertenkeleye sırf ejderhaya benziyor diye usulca sokulup merhaba dedim.

    *ilkokulda seçimle sınıf başkanlığına geldikten sonra tüm sınıfı ayaklandırdığım için başkanlık elimden alınmıştı. 10 yaşımda darbe gördüm. sonrasında sınıfın güneydoğusuna sürülmüştüm.

    *saçımı vikingler gibi örgülü, rastalı, kazıtmalı yapayım ama apaçi muamelesi görmeyeyim istiyorum. saygı istiyorum. toplum buna hazır olsun istiyorum.

    *o kadar çok hastalığım var ki hâlâ yaşıyor olmam da ne bileyim biraz şov bence.

    *en yakışıklı harf e, en güzel harf g, 8'ler siyah, cumalar yeşil ve do notası portakal çiçeği gibi kokuyor.

    *evden çıkmaya alerjim var. güneş ışığı tenime değince kaşınıyorum, insan görünce böcek görmüş gibi huylanıyorum, sokakta bütün bir çin nüfusu üstüme yürüyormuş gibi geliyor.

    *bana bebekken ninni yerine megadeth, slayer falan dinletmişler bu asiliğin başka bi' açıklaması olamaz.

    *sanki kader ağlarını örerken sıra bana gelince ip bitmiş de düğüm yapıp bırakmış gibi bi' hayatım var.

    *bundan sonra bana sayın fazlaejderhasiolanvarmi diyeceksiniz. çünkü ssg entry'mi favorilemiş.*

  • evet böyle.

    gece uyandın, miden kazınıyor, dolabı açtın; hiçbir şey yoksa bile yoğurt var.
    dürüm söyledin, evde içecek kalmamış, dolapta yoğurt var; bastın içine suyu oldu sana ayran.
    hava soğuk eve geldin, karnın aç ve canın sıcak bir şeyler istedi; kap dolaptan yoğurdu ne oldu sana ayran aşı... ister sıcak tüket ister soğuk.
    dağ evine gittin, manitayla şömine başında sızdın, şömine tüttü, dumandan zehirlendin; doktor uzakta ama yoğurt yakında...
    canın tatlı bir şeyler istedi ama evde yok; içine pekmez dök, muz doğra al sana tatlı mı tatlı meyveli yoğurt...
    diyettesin, tüm gıdaları tüketmek ayrı sorun; koy içine yulaf ezmesini kuru üzümü, ne oldu sana besleyici bir kahvaltı.
    ya hepsini geçtim; güneşten kızarınca al yanıklarına sür oldu sana merhem.

    siz hem sırta sürülüp hem de iskendere nitelik katabilen başka bir şey gördünüz mü bu hayatta?

  • kontrolsüz güç, medya gücü ve şirret insanların gücü ile bir insanın hayatı nasıl karartılırın resmi.
    kadının beyanı esastır saçmalığı konusunda daha önce defalarca insanları uyardık. anlamadan dinlemeden linç etmek.
    yukarıda yazdıklarım tecavüz ya da tacizi normalleştirmek için değil sadece gerçekten süzgeçten geçirmek gerekliliği.

    bu ülkede bir kadın ile iş/arkadaşlık/ilişki /aile bağları konusunda bir daha düşünmek gerekiyor sanırım.

    kadının bir lafıyla hayatınız kararabiliyor.

    (bkz: adalet herkese lazım)

    https://mobile.twitter.com/…tus/1168125814229086209

    “bu iş o kadar basit olmamalı.
    geçenlerde 10 yaşındaki yeğenini taciz etti diye linç edilen bu adamın hikaeiyesini biliyor musunuz?
    önceden ortak iken sonra ayrılıp kendi işini kurup işleri iyi gidince bunu çekemeyen yengesi gaziantep'in en işlek caddesinde kendisine randevu verip görüşmek istediğini iletmiş.
    adam daha karşıdan görüldüğü an yengesi çığlık atıp milletin dikkatini çekip kızımı taciz etti diye bağırıyor.
    ve herşeye balıklama atlamayı seven, sormayan, araştırmayan milletimiz adamı linç ediyor. en kötüsüde mahkeme yanlış anlaşılma oldu diyerek adamı serbest bırakıyor, şirret yengede elini kolunu sallayıp geziyor.
    ha gerçi ne demişlerdi; "kadının beyanı esastır “

  • edit: sadece güncel ay test sonuçlarını aşağıya ekledim.

    erişimimde bazı imkanlar olduğu için düzenli olarak antikor testi yaptırıyorum.
    coronavac aşı çalışmalarında üçüncü fazda denektim. gerçek aşı denk geldiği ortaya çıktı. ikinci dozu olduktan 15 gün sonra ilk testimi yaptırdım. o esnada spike protein testi yoktu henüz, sars-cov-2 ıgg olarak geçen testi yaptırdım. bundan iki ay sonra ise spike protein antikor testi yaptırabilmeye başladım. tarihlerle birlikte aşağıya yazıyorum.

    takip ettiğim kimi doktor ve profesörler antikor seviyesinin ne kadar bağışıklık kazandığımızla bir ilgisi olmadığını söylüyor. ben daha çok aşı olmamın üzerine ne süreyle antikor üretebildiğimi takip etmek istediğim için bu işe girdim.

    tarih / test cinsi / ref. / sonuç
    21.01.21 / sars-cov-2 ıgg / 0-1 / 4.18 s/co
    26.02.21 / sars-cov-2 ıgg / 0-1 / 18.59 s/co
    25.03.21 / sars-cov-2 ıgg / 0-1 / 12.46 s/co
    29.04.21 / sars-cov-2 ıgg / 0-1 / 12.79 s/co
    28.05.21 / sars-cov-2 ıgg / 0-1 / 9.02 s/co
    09.07.21 / sars-cov-2 ıgg / 0-1 / 4.92 s/co
    10.08.21 / sars-cov-2 ıgg / 0-1 / 2.94 s/co

    tarih / test cinsi / ref. / sonuç
    25.03.21 / anti sars cov 2 s / 0-1 / 123.8 u/ml
    29.04.21 / anti sars cov 2 s / 0-1 / 111.2 u/ml
    28.05.21 / anti sars cov 2 s / 0-1 / 100.9 u/ml
    09.07.21 / anti sars cov 2 s / 0-1 / 133.4 u/ml
    10.08.21 / anti sars cov 2 s / 0-1 / 250+ u/ml

    ikinci dozu aldıktan iki hafta sonra yaptırdığım ilk testle testi takiben bir ay sonra yaptırdığım ikinci test arasında dört kattan fazla bir antikor artışı vardı. bir ay sonra bu seviye belli bir noktaya geriledi. bir ay sonra orada kalmaya devam etti. spike protein ölçümü için de aynı durumdan bahsedilebilir gibi geliyor bana, önceki dönemlerde bu sonuçlar olmasa da.

    neticede en azından benim durumumda antikorun aşıdan hemen sonra en çok miktarda üretilmediği, bir buçuk ay sonra kadar pik yaptığı ve sonra gerilediği gibi bir durum var. tamamen cahil halimle bu seviyelerde içim rahat, antikor artık negatife dönene kadar bu testleri yaptırmaya devam edeceğim aylık bazda, bir yandan da kendimce aşının en azından antikor üretmekteki etkinliğini de takip etmiş olacağım. hemen hemen dört aydır fena gitmiyor gibi işte.

    bu arada sıfır yan etki oldu bende, aşı yerinde ağrı dahil. hatta ikinci doz için gittiğimde çalışmaları yürüten doktorla sohbet ederken "bana plasebo mu geldi acaba, en ufak yan etki görmedim, bari aşı yerinde ağrı olsaydı" dedim. o da yan etki olacak diye bir kaide olmadığını, bunun plasebo aldığıma dair bir emare olamayacağını, aşı yerindeki ağrının ise aşıyı yapan kişinin becerisiyle ilgili olduğunu söyledi. zaten ikinci dozdan sonra da bir iki gün kolumda ağrı oldu, aşı yapan arkadaş sağolsun.

    umarım herkes istediği tip aşıya en kısa zamanda ulaşır. ben eşime oranla daha çok dışarı çıkmak zorunda olduğum için ve biraz da meraktan denek olmuştum. ha aşı oldum diye de aldığım önlemleri gevşetemedim çünkü eve virüs taşımayacağımın garantisi yoktu. etrafta tek aşılı kişi olmak da çok saçma bişey bu arada. bir anlamı varsa söyleyeyim, korona olmadım henüz. aşı mı korudu, önlemlerim mi bilmiyorum. ama annem babam da coronavac oldular ve onlar için içim daha rahat artık.