hesabın var mı? giriş yap

  • yil 1993. universiteyi yeni kazanmisim. bolumum ingilizce oldugu icin ingilizce yeterlilik sinavina girmem gerekiyor. sinav istanbul universitesi yabanci diller yuksekokulu'nda. yeri suleymaniye'de istanbul muftulugu'nun hemen yaninda.

    sinav gunu geliyor, sinavin saat 09:00'da olmasi lazim. biz sinav yerine geliyoruz ama sinavin ogleden sonra 13:00'a ertelendigi soyleniyor. babaannemlerde kaliyorum, evleri erenkoy'de. anadolu yakasina gidip geri donmeye degmez. benim gibi birkac arkadasla o civarda vakit gecirmeye karar veriyoruz.

    suleymaniye'den yuruyerek beyazit'a, ordan da kumkapi'ya iniyoruz. oradan sahil yolundan yuruyup, sirkeciye ve tekrar suleymaniye'ye gidecegiz. kumkapi'da bir gazionun onunde muslum gurses yazili neonlar var. birbirimize gosterip, bak muslum gurses burada sahneye cikiyormus derken yanimizda bir mercedes duruyor ve muslum gurses arabadan iniyor. o saatte gazinoda ne isi var bilmiyoruz ama saskinlikla birbirimize gosteriyoruz, bak muslum baba diye.

    bizi gorunce el salliyor, yanimiza geliyor. selamlasmadan sonra orada ne yaptigimizi soruyor. anlatiyoruz, bizi gazinoya davet ediyor ve oradaki gorevlilerden birine genclere kahvalti getirin diyor. bizimle sohbet edip kahvalti yapiyor, sonra musaade isteyip sinava dogru yola cikiyoruz. bize basarilar diliyor.

    huzur icinde yat muslum baba, cok mutevazi ve iyi kalpli bir insandin.

  • işte bu nedenledir ki eğitilmemiş, bağnaz ve din ticaretinin gelişkin olduğu toplumlarda en tehlikeli yönetim biçimi de demokrasidir.

  • isveçlilerin yoğun olarak kullanıp ürettiği tütün ürünü.

    bana da isviçreli bir arkadaş getirdi 4 kutu. sigara muhabbeti açılmıştı, günde 1 paket içiyorum diyince "have you evet tried snus?" dedi, o ney la dedim de kendisi anlattı. bu ürün ton balığı kutularının daha küçüğü kaplara koyularak satılıyor. içerisinde markasına göre değişmekle birlikte -bende olanlar doğrultusunda- 15 ile 25 arasında tütün poşeti bulunuyor.

    kutusu: tık
    içi: tık

    kullanımı da şöyle; kutuyu açıp içerisinden bir poşet alıyorsunuz, üst dudağın sağ ya da sol tarafına (neden ortası değil bilmiyorum, bizim eleman şiddetle ortaya koymamamı tavsiye etti.) diş etiyle dudak arasına yerleştiriyorsunuz.

    mantığı da şöyle; siz snusü yerleştirdikten sonra poşetin içindeki tütünden yavaş yavaş nikotin yayılıyor, dudağınız da o nikotini emip vücuda nikotin sokuyor. siz de -ülkemizde olan şekliyle- sigaradan aldığınız nikotini bundan alıyorsunuz, dolayısıyla sigara isteğiniz azalıyor.

    peki etkileri nedir? arkadaşlar öncelikle bu şey ilk 3-4 kullanımda deli gibi yakıyor dudağınızı. gözümden yaş geldi ki 182 95kg adamım lan ben, koyduğumu oturturum. oturdum ağladım resmen bu acı bir an önce dinsin diye. kullanırken de aynı zamanda isviçreli arkadaşla konuşuyordum, o bana anlatıyordu nasıl kullanılacağını. ona dert yanarken "keep calm, don't be coward" falan dedi, 5. dakikanın sonunda da "şu an acı hissetmiyor olman gerekiyor" falan dedi, he dedim ve cidden durdu. sizin tercihinize göre 20-40 dakika arası durabilir. ben genelde yarım saat civarı tutuyorum.

    şimdi siz diyeceksiniz ki, ee o kadar anlattın da sigaranın yerini gerçekten tutuyor mu? demezseniz de ben demiştim ve cevabımı buldum. ama söylemem. parayla aslanım, verirsin parayı alırsın bilgiyi. şaka şaka. evet tutuyor, ama nasıl?

    biz elemanla konuşurken kendisi de demişti, "smokers has 2 habit about smoking. one of is nicotine addicting and the other one is smoking addict. snus can help about nicotine addict, when you use snus you will forget the smoking addict, because your brain wants nicotine, not smoking. but your habits wants to 'smoking', you know hit the cigarette, play with smoking etc... you'll forget all of these if you become a regular snus addict, and the finally you will be a nicotine addict as ı am."

    yani diyor ki aslında sigaranın iki tür bağımlılığı var, birisi nikotin alışkanlığı diğeri sigaraya bağlı olan alışkanlık. sen snus kullandıkça vücudunun nikotin ihtiyacını karşılayacaksın ve sigaraya bağlı alışkanlığını unutacaksın, küle vurmak ya da elinde sigaraya oynamak gibi. finalde de benim gibi sigara bağımlısı değil nikotin bağımlısı olacaksın.

    açıkçası benim canım "sigara" istiyordu. bu beynin bir yanılsaması, siz vücudunuza yoğun nikotini bu zamana kadar hep sigarayla yüklediğiniz için başka bir tütün ürünü kullanarak nikotin alamayacağınızı düşünüyorsunuz ama öyle olmuyor, kullandıktan sonra sigara kadar tatmin ediyor, zaten insanların dediği şey de bu. rahatlama hissi, kafayı güzel yapma hissi vs. diye. bunun nedeni de bazı snuslerin nikotin oranının çok fazla olması. bir sigarada yaklaşık 0.8-1mg arası nikotin bulunurken tek bir poşet snuste 20mg kadar nikotin bulunabiliyor. tabii ki bu da markasına göre değişiyor.

    bu kadar yazdık, gelelim teminat kısmına. bunu türkiye'den satın alabilir misiniz? günümüz koşullarıyla hayır. bir kere bu ürün yasak (aslında e-sigara gibi, getirtebilen bulabilirsen alırsın. ama satışını yapan birileri varsa inanmayın, muhtemelen dolandırıcıdır.) dolayısıyla yurt içinde olup da almanız imkansız. ya yurt dışına çıkıp orada alıp geleceksiniz, ya da yurt dışından gelen birileri size getirecek. bir diğer husus da fiyat kısmı. bana getiren eleman kutusuna 3 euro dedi, türkiyede satış yaptığını iddia eden siteler 450 lira diyor asdgjpoadskgo. kanmayın arkadaşlar, ben denemedim ama yüksek ihtimalle dolandırılacaksınız.

    işin özü sigaradan daha az zararlı, ama zararlı bir madde bu. ya sigara içip gırtlak ya da akciğer kanseri olacaksınız, ya da snus kullanıp ağız kanseri. tercih sizin.

  • ben ölüyorum, çok kötüyüm' dedi. ateşi var, titriyor, eşim bağırdı doktora 'hocam böyle bir şey var' diye. 'her şey normal, sıkıntı yok bunda. anesteziden dolayı böyle, geçecek' dedi. çocuk daha fazla titremeye başladı, ateşi daha da yükseldi. eşim bir kez daha söylüyor ama doktor dışarıdan kalkıp, çocuğun yanına gelip, çocuğun kanaması da var ağzında, gelip şöyle gözüne baksa, ağzına baksa zaten ben eminim, diş doktoru olmasına rağmen onun eğitimini almıştır. bir anormallik olduğunu hissedecek ama yerinden kalkıp çocuğun yanına asla gelmedi. orada iş yeri kameraları da var zaten, gelmediğini görebilirler.

    gelip bakmamış bile yazıklar olsun.

  • kaçırdığı golden sonra 16. yy'daki atalarına kadar sövdüğüm adam. attığı golden sonra da 16.yy'a kadarki bütün atalarının taşaklarını öperek özür diledim onlardan.

  • istanbul havalimanı, 3. köprü, osmangazi, çanakkale, şehir hastaneleri ve bir çok atıl havalimanı ihalesini euro ile yapıp halkın mevduatlarını tl’de tutmasını istemek nedir yahu? aptallara dolar yaktırtmak en sevdiğim akvitiviteleri; kendi yandaşına bir yandan euro ile ödeme yaparken oy veren kitlene elindeki euro’yu bozdur baskısı yapmaları tam anlamıyla komedi. aptal turnusolü gibi bir olay. sen tl kullan çomarım, euro bana ve yandaşıma lazım.

  • birgün sedat'la kanzuk dürümcüde bi'şeyler yiyorlar ve bir yandan da hararetli hararetli sözlüğün ticari itibari ve sansür konusunu tartışıyorlarmış. bir türlü aralarında sorunu çözemedikleri için, ikinci dürüm siparişlerini getiren garsona sormaya karar vermişler.

    neyse garson gelmiş. sedat dönmüş ve demiş ki,

    - hey garson şimdi sana, bir şirket yüzünden 1.300 yazarı uçuracağımı, 6.400 entryi sansürleyeceğimi, 150 başlığı tamamen sileceğimi ve şu ayranı da yere dökeceğimi söylesem ne dersin?

    - iyi de ayranı niye döktün aq :/

    cevabını alınca kanzuk'a dönmüş ve demiş ki,

    - dostum sana sözlükte sansürün kimsenin sikinde olmayacağını söylemiştim...

  • gündüz vakti dangır dangır türkçe pop müzik çalması.
    bir kafede insanlar birini duyamıyorsa orası kafe değildir.