hesabın var mı? giriş yap

  • debe editi: bu yöntem sadece facetime görüşmesi için geçerli olmayıp bütün görüntülü görüşme uygulamalarında kullanılabilir. yani istenirse bu yöntemle whatsapp görüşmesi de kaydedilebilir.

    bugüne kadar böyle bir ihtiyacım olmadığı için nasıl yapılır bilmiyordum fakat sedat peker ifşalarından sonra araştırdım, nasıl yapıldığını öğrendim ve test ettim.

    öncelikle şunu söyleyeyim iphone'da bulunan screen recording özelliğiyle bu işi yapamıyorsunuz çünkü görüşme başladığı anda ses kaydını kesiyor. bunun için bir macbook'a ihtiyacınız var. (windows ile denemedim, deneyen olursa yeşillendirebilir)

    aşağıda adım adım nasıl yapıldığını anlatıp sedat peker'e selamımı gönderiyorum.

    1. iphone, bağlantı kablosu ile macbook'a bağlanır. (windows ile denemedim, deneyen olursa yeşillendirebilir)

    2. macbook üzerinden quicktime player açılır.

    3. quicktime player üzerinden 'file -> new movie recording' seçilir.

    4. açılan ekranda kırmızı kaydet butonunun yanındaki kulakçığa tıklanarak kamera olarak iphone seçilir. bu seçeneği seçtiğinizde iphone ekranınız quicktime player üzerinde görünmeye başlayacak. mikrofon olarak da ben dahili mikrofonu seçtim düzgün kayıt yaptı.

    5. kırmızı kaydet butonuna basılarak kayıt başlatılır.

    6. arama yapılır veya gelen arama kabul edilir. görüşme bittikten sonra tekrar aynı butona basılarak kayıt bitirilir. dosya kaydedilir, işlem tamamlanır.

    7. herhangi bir video edit programıyla video düzenlenebilir. mac os ile birlikte gelen imovie uygulaması da bir çok işinizi görür.

  • bu istikrarını koruyabilirse aşağı yukarı 2 yıl sonra sıra bana da geliyor hayırlısıyla...

  • kablelvuku tarafından (bkz: #53466324) 3 yumurtayı 2 yumurtaya düşürmeden de ticari kazanç (ya da kayıp) sağlayabileceğini öğrenmiş bir patrona sahip firma. patron öğrendiği şey için kablelvuku'ya borçlu iken, sanırım bu entry'i sildirmeye çalışıyormuş. patron'un orada lafı geçiyorsa, kablelvuku'nun da burada lafı geçiyor. orada pozisyonun yüzünden senin nazını çeken kablelvuku iken, burada da pozisyonun itibariyla sen onun nazını çekiyorsun. demek ki neymiş;

    1- insan ilişkilerini -pozisyonun ne olursa olsun- mesafeli, saygılı yürütecekmişsin, paranın ve makamın getirdiği güç ve itibarla başkalarının onuruyla, gururuyla oyun hamuruyla oynar gibi oynamayacakmışsın, zira fernando pessoa ne demiş:

    ''kimseyle alay etme, asla kimseyi gülünç duruma düşürme, kalbinin en ücra köşesinde bile yapma bunu. insan yaşamı alaya alınmayacak kadar hüzünlü ve ciddidir.''

    2- sana para/itibar kazandıran şey sadece çalışanların değil, bizzat senin tavırların imiş. an gelir, senin tek bir mimiğin, sana çalıştırdığın x işçinden daha fazla kazandırır ya da kaybettirir.

    hayat mücadele. hayat zor.

  • ulan bir kere de şu başlığa girdiğimde cevdet bey ve oğulları'na kafam girsin, kara kitap'ı üç sayfa okuduktan sonra duvara fırlattım, beyaz kale ne sikko bir kitap, kafamda bir tuhaflık'ı tuvalette mi yazdın tarzı yorumlar göreyim be, bu seviyede de olsa adamın kitaplarıyla ilgili yorum yapın bir kere de. varsa yoksa siyaset, hepiniz beyinsizsiniz.

  • ev sahibi arap. üç hafta önce mesaj attı “her şey iki katına çıktı, ekonomi kötü, kirayı da artırıyorum. ya verin ya da çıkın” dedi. elimizde kontrat var. haklarımızı biliyoruz. isterseniz mahkemeye gidin çıkmıyoruz dedik. adam üç haftadır taciz ediyor. evde huzur kalmadı. gece gündüz arıyor mesaj atıyor, tehdit imalarında bulunuyor. yine de bir zorbaya boyun eğmeyeceğim. çıkmayacağım. yasal hakkım neyse kullanacağım. her şeye rağmen bu ülkede hak var hukuk var. kimse kirayı iki katına çıkaramaz. ama öyle zor ki bu süreç. keşke herkeste vicdan denen şey olsa, dini sadece namaz ve oruca indirgemese. her mesajı allah kuranla başlayıp sonunu tehditle bitirmese.

    edit: arkadaşlar hala zaman zaman mesaj atıp son durumu soranlar oluyor, bu sebeple buraya güncelleme yazacağım. biz kendi evimize taşındık! zaten kiradayken kendi evimizin teslimatını bekliyorduk, tüm bu olayların bu şekilde sonlanması tek güzel şey oldu. eski ev sahibi buraya ilk entry girdiğim dönem birkaç mesaj daha atmıştı. fakat biz çok kararlı durduk ve hatta ters bir mesaj attık sınırlarını aşma içerikli. o mesajdan sonra sustu ama yine de arada bir “evi satacağım, iki ay sonra satacağım, yarın satacağım vs” diye mesajlar yollamaya devam etti. o mesajlara cevap vermedik ve tabii ki de evi satmadı, sadece aklına düştükçe eski sevgili gibi yazdı iş olsun diye. biz taşınacağımızı haber verince de sevinçten havalara uçtu. böyle işte. sonuç olarak biz ev sahibi olayından kurtulduk.

    bundan iki üç yıl öncesine dek ev kredisi altında hayatımı sınırladığımı düşünür ve üzülürdüm. pişman olurdum böyle bir borca girdiğime çünkü arkadaşlarım arabalarını değiştirir, güzel güzel plansız tatillere çıkarken ben hesap yapardım. ama özellikle de bu yaşadığımız şeylerden sonra iyi ki diyorum. iyi ki zamanında cesaret edip bir ev almışız. herkesin önceliği tabii ki farklıdır ama demek ki benim için güzel bir araba veya hesapsız bir tatildense yaşadığım evde kafamın rahat olması daha önemliymiş.

    çok uzattım. bu süreçte abartısız yüz küsür mesaj almışımdır. belki daha fazla. herkes ya yardım etmeye çalıştı bilgisiyle ya da destek mesajı attı. hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. umarım hak eden ve iyi niyetli herkesin hikayesi mutlu biter.