hesabın var mı? giriş yap

  • benim bu çocuk.

    ablam 8 yaşındayken, ailesel problemler yaşadığı için depresyona giren anneme;

    - anne, sen bu teyzemler, dayımlarla uğraşıp duruyorsun, üzülüyorsun. ben de tek başımayım sana destek olamıyorum. yap bi çocuk, bok yıkamaktan onları düşünmeye vaktimiz olmasın.

    demiş. annem de hangi kafadaysa yapmış işte beni sağ olsun.

    dünyaya geliş amacım bu.

    not: 8 yaşında, evet 8 yaşında o cümlelerin hepsini toparlayıp söylemiş anneme canını yediğim.

  • saçma sapan bir durum. tıraş yasak değil mi beyler diyor. tıraş neden yasak olsun berber dükkanlarının açık olması yasak. sonuçta orası berber dükkanı değil. 100-150 işçinin beraber çalıştığı fabrikalar şu an açık. 3 kişinin bulunduğu bir ortam neden polis baskını yiyor? suç unsuru oluşturmayan bir durumda polisin işgüzarlığından başka bir şey değil.

  • --- spoiler ---

    "uyuşturucu batağına sürüklendim."
    --- spoiler ---

    gören de arap çarşafına bonzai sarıyor sanacak. ulan lüks otomobilin içinde kokain çekiyorsun, gelmişsin 1 lira için adam bıçaklayan tinerci edebiyatı yapıyorsun.

  • açık açık halkın parasıyla kumar oynadığını itiraf etmiş.

    devamında “ peki bu modeliniz ya tutmazsa “ sorusuna
    “türkiye’ye zarar verdiğimi düşünür, üzülürüm”
    demiş . iyi mi …
    ponçikliğe bakar mısın, üzülürmüş…
    fıkralarla yaşıyoruz.

  • babam devlet memuruydu. ayın 15'nde maaş yattığı zaman ne yapar ne eder izin alır beni de yanına çağırırdı, okul olmadığı saatlerde. daha sonra beraber sırasıyla; su, elektrik ve telefon faturaları yatırırdık. ki şu an faturaları düzgün yatırma alışkanlığım buradan gelir. neyse.

    işin en güzel ve saçma olan kısmına gelirsek; her şeyi bitirdikten sonra mutlaka bana iskender ısmarlardı o maaş gününde. ama şöyle bir şey vardı. ben yerdim o karşımda her zaman ben aç değilim sen ye derdi, beni izlerdi. nereden bilebilirdim ki o zaman ki çocuk aklımla paranın yetmediğini, kendini boğazından kesmekten imtina etmediğini. ah be babam. özlüyorüm o günleri.

    yıllar yıllar geçti şimdi paramızı kazanıyoruz çok şükür. allah babamızı başımızdan eksik etmesin de geçmişte yiyemediği her şeyin acısını çıkarıyor şu an babam. baba çikolata alıyorum bana da al, baba muz alıyorum bana da al, baba magnolia alıyorum; ismi ilginçmiş bana da al. sen başımızda ol her şeyi önüne sererim babam. vefat etmiş babalara allah rahmet eylesin. babaları sevin, sarılın.

  • saçları , zira her şeyi açıklar.

    dibi gelmişse 4 şeye delalet eder ; bu kız ya üşengeç , ya kuaförde sıkılıyor (tezcanlılık göstergesi) , yada saçını bir kez boyatıp diğer aylar boyatamicak kadar fakir veyahut çok fazla işle uğraştığı için saçına ayırıcak vakti yok (ki bu genelde en az karşılaşılan durumdur.)

    eğer uçları çok yıpranma ve kırık var ve saçında bir kaç renk karışık ise (kötü boyanmışsa)
    bu kişinin sürekli saç rengi değiştirdiğine buda kızcağızımızın sürekli sevgiliden ayrılma , aileyi terk etme , dost kaybetme gibi ona saçını sürekli boyatıcak olaylar yaşadığına işarettir. eğer tanıştığınızda böylesi bir izlenim almadıysanız muhtemelen saçları kuaför kurbanı olmuştur ki buda en az ihtimaldir.

    eğer kızımızın saçında çok fazla çıt çıt , kaynak veyahut olduğundan aşırı saç varsa bu kızımız hep daha fazlasını isteyen , olanla yetinmeyen istediğine ulaşmak için mücadeleci bir tavır sergileyen bir kızımızdır.

    eğer kızımızının saçları katlı kesim , uçuşan kirpi kesimli teyze modeli ise ve sürekli konuşurken saçını yüzünden arkaya bir kafa hareketiyle atıyor ise bu onun çocuklar duymasın da ki dominant teyze olduğunu gösterir.

    işte saçlar her şeyin aynası olduğu için bir kızla tanıştığımda ilk saçlarına bakıyorum.

    bu arada kızıl saçlı kızlar ekleyebilir.

  • arkadaş tamam gittikçe modernleştin, incir yaprağından, hayvan derisine ordan da pamuğa ipeğe falan geçtin de aklına nerden geldi bu kırışıkmış bir de ütüleyeyim diye.. her kim icat ettiyse her kimin ilk aklına geldiyse her ütü yaptığımda kendisini sevgiyle anmaktayım..

  • pasaport kontrolü için herkes gibi sıraya gireceğine, polisi ayağına getirten şarkıcı. ne zaman şu 3. dünya ülkesi ezikliğinden kurtulacağız merak ediyorum. çocuk, 13 kişilik orkestrasıyla pasaport kontrolüne girmeden, bir nevi direkt kaçak olarak ülkeye giriyor; bizimkiler de işlem yapacaklarına, arabasına kadar gidip, kontrolü orada yapıyorlar.

    herhalde türk polisinin atarı ancak işçilere, gazilere, eli bayrak ve atatürk posteri tutanlara...

    http://www.hurriyet.com.tr/…gazinhatti/23184774.asp