hesabın var mı? giriş yap

  • "muzisyenlere haklarını vermemizi sağlayan oluşum" iddiası biraz iddialı.

    tek bir şarkı yayınlanmak yılların birikimi, enstrüman veya şarkı söylemesinde uzmanlaşma, yaratıcı süreçler, yine başka uzmanlarla (teknik, muzisyen) iş birliği ve maliyetleri karşılamayı gerektirir.

    bunu gerçekleştirmek için harcanan zamanın fırsat maliyetini saymıyorum.

    muzisyenin bu süreç sonunda elde ettiği gelir şarkıyı çalma başına 0.0032 cent civarı.

    yani adamın türkiye'de asgari ücret kazanabilmesi için 75000 kez dinlenmesi lazım.
    asgari ücretle alabildiği şey 16 paket takım gitar teli, ya da 20 tane kablo. veya belki 2 tane mikrofon.

    müzisyene hakkını vermek istiyorsanız konserine gideceksiniz arkadaşlar. bunun başka çıkar yolu yok. konser hala muzisyenlerin ilk - ikinciyi 10a katlayan - gelir kaynağı.

  • "hindistan m.ö. 3000'li yıllarda hijyene tepki olarak ortaya çıkmış kadim bir medeniyettir."

  • 17-18 yaşımdayken birgün gazeteden nöbetçi eczaneler listesini kesip çekmecemde saklamaya kalkmıştım birgün lazım olur diye. ta ki ebeveynim gelip "oğlum o liste hergün güncelleniyor" diyene kadar. bir tokat gibi vurmuştu suratıma.

  • vesikalığını koy da annenin ne kadar başarısız bir anne olduğunu da görelim demek istediğim yazar sıçmığı.

  • başkenti kızıl (ya da kyzyl) kenti olan güney sibirya'da özerk cumhuriyet. altay ve hakas cumhuriyetleriyle de komşudur. halkı tuvalılar bir sava göre moğollaşmış türk, başka bir sava göre ise türkleşmiş moğollardır. 1900'lerin ilk çeyreğinde bir yıl ile 1944 arasında "tannu-tuva" adında bağımsız bir ülke olmuştu, o zamandan beri rusya'ya bağlıdır.
    ötüken'in bulunduğu yer, büyük olasılıkla bu ülkededir.

  • seyahat etmek, spor yapmak, kitap okumak, yemeğe gitmek vs. hepsi instagram için yapılıyor artık. o ülkeyi görmüş sayılmıyorsun yer bildirimi yapmadan. spor salonundan bir fotoğraf ,hemen gelsin altına hastagler. kitap kapağı, kahve bardağı ayrılmaz ikili. bir de eli yüzü düzgün bir sevgili bulup araya romantizm sıkıştırdın mı tamamsın.

  • hızlı ve öfkeli 5/fast five adli film ve filmde oynayan vin diesel uzerine cevirdikleri muhabbet:

    cenk: bugun hizli ve ofkeli 5/rio soygunu adli filmden biraz bahsetmek istiyorum.
    erdem: cenk bey hizli ve ofkeli'nin sonuncusu ta$ ve sopalarla cekilecek demi$tiniz. dogru mu?
    cenk: dogrudur, bunu ba$ka $eyler icin de soylemi$tim.
    erdem: peki diesel dostumuz oynuyor mu filmde?
    cenk: dizel dostumuz var biraz hesapli olsun diye kendisini oynatmi$lar.
    erdem: hic bu filme uygun biri degil. dizelden o kadar surat hayatta cikmaz.
    cenk: ama devamli yari$iyorlar ya butun film boyunca. kim bilir kac depo gitmi$tir.
    erdem: dizel olduguna gore o ofkeli olan. hizli olan oburu. benzinli.
    cenk: benzinli olan hizli. bu da "beni geciyor devamli geciyor, ben yoku$ bile cikamiyorum." diye sinirleniyor. 5. filmin butun hikayesi bu.

    beynimi tokatlayan ikili. diyalogu dinledigimden beri pambik gibiyim amk.