hesabın var mı? giriş yap

  • modern caglarin baba hakki' sidir zidane. kendini yere atmaz, hakemi aldatmaz, gol atınca abartmaz, mutevazidir, yere duser dusmez hakeme bakmaz, kaybedince cirkeflesmez, efkarlanınca sigarasını yakar, tepesi atınca kafasını atar.

  • akıl almaz boyutlarda bir evrenden bahsediyoruz. bu gerçeklik karşısında aklı bulanmayan insan yoktur. evrende toz tanesi bile değiliz. samanyolu galaksisindeki küçük bir güneş sisteminde yaşayan canlıllarız. jüpiter, dünyanın bin katı, güneş ise bir milyon katı büyüklüğündedir. ve bu galakside güneşten milyonlarca, milyarlarca kat büyük karadelikler, yıldızlar var. saniyede 300.000 km hızla ilerleyen ışığın bilinen evren sınırlarına ulaşması 96 milyar ışık yılı sürüyor. aman allah'ım çıldırmamak elde değil. evren ve uzayla ilgili her belgesel izlediğimde insanoğlu olarak acizliğimizi, önemsizliğimizi daha iyi kavrıyorum. tarihteki en güzel en anlamlı sözlerden olan şu sözü hiç unutamıyorum.

    “mikroskop insana önemini gösterdi, teleskop da önemsizliğini.”
    manly palmer hall.

  • 4 yaşındaki kız yeğenim yengesinde kalmak için hıçkıra hıçkıra ağlar, yengesi de buna dayanamaz;

    -canım, tamam kal bizde...yeter ağlama artık
    +tamam ama susamıyom.

  • bozulmus harddiskten sokulen iki miknatis ile itinayla oynadiktan sonra, ulan ders vardi bi okula ugrayayim diye yurttan firlayip yemekhaneye dogru yola koyuldum. bu esnada hayvani guclu mıknatısları okulda saga sola cak cuk yapistirma maksadiyla pantolonun arka cebine koyup yemege gittim. yemek sırası vs. derken itu nun guzel yemekhanesinde cama yakin bir kenarda (ki neredeyse her taraf cam zaten) bir masaya tabldotu indirdikten sonra plastik bardakla su almaya dogru masalarin arasindan otobuste sagli sollu ilerleme teknigi kullanarak ilerlerken bir anda garip bir hisse kapilip arkami dondugumde yemek yeme pozisyonunda masaya egilmis agzi acik bana bakan genc muhendis adayi arkadasimin surat ifadesine takildim. bana sanki bir uzayliymisim gibi bakiyordu. kaslarimi biraz kaldirip kafami yavasca sola cevirip bir sey mi oldu gibilerinden tavir yapiyordum ki muhendis adayimizin bile anlam vermekte zorlandigi mazaraya ben de tanik oldum. tabldotun ust kismindaki kasigi kicima yapismis benle geliyordu. ne desem bos artik. bu sok anindan yararlanip kasigi biraz abanarak miknatistan ayirip pardon kasiginiz bana yapismis diyerek elemanin tabldota birakip hizla su almaya gittim. artik o kasikla yemek yedi mi yoksa benim hakkimda ulan adamda ne got var varmis gibi mi dusundu bilmiyorum ama ben bile gulmekten yemegimi zorla yedim.

  • aynı yazarın, benzer hikayelerinden biri. okuyun entrylerini anlarsınız ne demek istediğimi. ya aldatır, ya aldatılır.
    kitap yazsana aslanım sen, buralarda heba oluyorsun.

  • wikipedia'ya bakacak olursanız sırf isim kökeninden esinlenerek "frank"ların mensubu olduğu cermenler'den ileri geldiği öne sürülür ki bu %100 yanlış olan bir önermedir.

    fransa, coğrafi konumu gereği avrupa'nın batısında, atlantik okyanusuna komşu bir alanı işgal etmektedir. fransa tarihini yorumlarken, coğrafi konumunu da göz önünde bulundurmak zorunluluk gereğidir. bunun anlamı, galya ovasına gelen halklar burada kalıcı olmuşlardır. çünkü daha batıda gidecek bir yer yoktur.

    fransa'ya gelen ilk halk toplulukları, m.ö. 5.yy'da, kelt ırkına mensup, ismi romanlara ve filmlere (asterix) konu olan galyalılar olmuştur.

    galyalıların yerleşiminden yaklaşık 500 yıl sonra fransa coğrafyası romalılar tarafından istila edilmiştir. ve burası romalı işgalinin başladığı yıllardan itibaren latinler için kalıcı bir barınak yeri olmuştur. imparatorluk geleneğinden gelen romalı latinler, kendilerinden iptidai olan keltlere kendi kültürlerini asimile edip dillerini benimsetmiştir. böylece günümüzde, latin dilleri ailesinde yer alan fransızcanın temelleri atılmıştır.
    476'da roma imparatorluğu siyasi gücünü yitirmeye başladıktan sonra, 5.yy'dan itibaren germen kökenli franklar galya ovasını istila etmeye başlamıştır ve bundan yaklaşık 300 yıl sonra (800 dolaylarında) fransa'da yönetimi ele geçirmiştir .bu süreçte, dili latince olan gallilere (keltlere) yöneticilik eden frank (germen) aristokrasisi, yönettiği halka adını vererek bugünkü fransa'nın iskeleti ortaya çıkarmıştır. kısaca fransa asla germen bir ahali değildir ama yönetici kesim olan germenler , fransız ulusunu biçimlendirmiştir. neticede, fransa; kültür olarak latin, etnik olarak büyük oranda kelt, yönetim ve idari olarak germen bir ulustur.

    edit-1: mesaj kutuma, ahmakça fransızların frank (germen) kökenli olduğunu iddia edenlere ithafen; fransızların germen ahalisine mensup olmadığının kanıtlarından biri olarak, fransızların ulusal kahraman olarak gördükleri galyalı ( kelt) vercingetorix''in fransa'nın en büyük meydanlarından birinde heykelinin var olduğuna dikkat çekmek isterim.

    edit-2: fransızlara sorun en büyük komutanınız kim? verecekleri cevap, napoleon. kendisi sardunyalı bir latin. ve napoleon'un fransa'yı " gerçekleştirilecek bir roma rüyası" olarak gördüğünü hatırlatırım.

    edit-3: cahillik başa beladır, bir şeyleri eleştirirken, o konu hakkında alt yapınız olmalı, aksi halde hüsrana uğramak içten bile dğeildir.