hesabın var mı? giriş yap

  • ilk basta size karisik gelebilen ancak her politikanin bir digerine baglandigini kaptiginiz an oyunu da anlayacaginiz simulasyon. bunun icin de sizin dunya gorusunuz etkili olacak. her secim sonucunda, political compass in ne tarafinda kaldiginizi goreceksiniz.

    - political compass icerisinde sol alt kisimda alan bir insanim dunya gorusleri olarak. yani devletin ekonomide soz sahibi olmasini istiyorum, ayni zamanda da insanlarin ozgurlugunu savunuyorum. dolayisiyla tum devlet politikalarini bu sekilde duzenledim. oyunu oynamadan once nasil bir dunya gorusu savundugunuzu bir dusunmenizi oneririm.

    -ulkede (seciminiz hangisi olursa olsun) siddeti dusurmek icin hapishaneleri iyilestirmek, size buyuk bir avantaj saglayacaktir. hapishanelerin ayni zamanda egitim ve rehabilitasyonunu artirmak icin daha fazla para vermek, sucun azalmasi ve "parents" kisminin artmasi acisindan onemli. ayni zamanda daha fazla is imkani sagladigi icin issizligin dusmesine de neden olacaktir. suç oranini ne kadar dusururseniz o kadar az polise ihtiyaciniz olacak yani ulkeniz cok daha az police state olacaktir.

    -bununla dogru orantili olarak herseyin nedeni egitim deyip, ordunun payini cok buyuk bir miktarda kismak size diger butceler, sübvansiyonlar, egitim, bilim gibi onem siraniza gore kendiniz secebilceginiz alanlarda daha fazla yatirim yapmaniza yardimci olur. sunu unutmayin, ulkenizin gelirini artirmak icin issizligi yenmelisiniz. devlet kurumlarina ne kadar fazla pay verirseniz, o kadar cok is imkani dogar. dolayisiyla egitim, saglik, bilim alanlarina yatiracaginiz her pay; size ileride buyuk bir sekilde donecektir. iyi egitim size iyi bir uretkenlik verecektir. uretkenlik ise iyi bir gdp ve uluslararasi ticaretinizi artiracaktir. ayni zamanda bilime yaptiginiz yatirim da size diger ulkelere gore teknolojik ustunluk verecek ve ulke gelirini artiracaktir.

    - ulkenin ulasimi size sectiginiz ulke acisindan zorluklar yaratabilir. ornegin abd kapitalizmin "ozgurluk" simgesi olan arabalari tercih ederken ben insanlara tren kullanmalarini istiyorum. tren ulkenizdeki fakir ve orta kisim icin mukemmel bir ulasim sekli. ayni zamanda arabalara gore cok daha ekolojik ve cok daha az karbondiyoksit salimi yapiyor. bunun yaninda temiz enerji programlarini uygularsaniz yani ulkenizdeki doga sorunlari, hava kirliligi ve dolayisiyla bas gosteren hastaliklari buyuk oranda azaltabilirsiniz. ben petrole cok daha az bagimli bir ulke gelistirmek icin ugrastim tum oyun. ne kadarda olsa otobus ve tren bile toplu tasima olarak petrole bagimli.. ama oyun size zaten bunu uygulayabilmeniz icin yeteri kadar program imkani sunuyor.

    -ordu: basiniza gelebilecek seyler, orta doguda cikan krizlerde ordu yollamaniz, konsoloslugunuz saldiriya ugruma olasiligi gibi olaylar. ben orduya verilen parayi oyunun en basinda surekli, ciddi bir sekilde kisiyorum. sonradan gelir gider farkindan, arttirabilirsiniz eger sosyalist politikalari iyi uygulayabilirseniz. zaten patriotismle alakadar degilim. ancak ulkemde bilim basarilari, uzay arastirmalari malesef patriotism'i surekli artirdi.

    -din: din ulkemde surekli en alt seviyelerde. okulda sadece evrim ogretiliyor, ileri bilim arastirmalari ve ozellikle kurtaj ozgurlugu cok etkili. eger secmeniniz dindar degilse sorun olmuyor avrupa icin ozellikle. ancak amerika icin size degisimleri akp styla yani yavas yavas sindire sindire yapmanizi oneririm.

    -egitim olsun, saglik olsun, vergi muafiyeti olsun ulkede gelir esitsizligini doguracak hic bir aktivite bulunmamasi ulkeniz insanlarinin daha esit olmasini saglayacak. vergi muafiyeti daha fazla uluslararasi sirketin yatirim yapmasina neden olabilir. dedigim gibi ben hic bir sag politika uygulamadim.

    -silahlari toptan yasaklamak. silahi toptan yasaklamak amerikayi secenler icin cok zor olacaktir. amerika toplumunun kulturunde cok onemli bir yere sahip. bunu ben basardim ve yine %91lerde oy aldim. daha once dedigim gibi akp usulu sinsi sinsi yaparsaniz sorun yok. silahlari toptan yasaklamaniz, size suc oranini buyuk oranda dusurmenize yardim edecek. dolayisiyla oyunda bahsedilen totaliter devlet gereksinimlerine ihtiyaciniz kalmayacak. (telefon dinleme, fisleme, polis dronlari vs gibi). sucu dusurmenin en iyi yolu egitim. ben idami, silahli polisleri bile yasakladim.

    -issizligi sifira yakin bir miktarda tuttugunuzda immigration a acik olabilirsiniz. uzun bir sure immigration'a izin verirseniz sonradan getto sorunlari ortaya cikabilir. dolayisiyla ulkeye göçü surekli kontrol altinda bulundurun.

    -en onemli kisimlardan birisi vergi. buyuk sirketlerden fazla vergi almaniz ulkeden yabanci sirketlerin kacmasina sebep olabilir. bu da issizligi artirabilir, ulkeye yapilan yatirimlar azalabilir.
    ben daha cok gelir vergisini yuksek tuttum. yaklasik %50 vergi size tum sübvonsiyonlari yapmaniza yeterli butce verebilir. ulkenin tum egitim, saglik sisteminin mukemmel olmasi, temiz ve yasanabilir bir yer olmasi aslinda %10 vergi artisina degecek bir sey bence.. ulkenin gelirinin artmasiyla devlet evleri yapabilir, insanlari buraya yerlestirebilir, ayni zamanda insanlara bedava saglik hizmetleri, otobus ulasimi vb vererek daha sosyal bir devlet olabilirsiniz.

    oyunun zevki ise her ideolojiyi deneyebileceginiz.. liberal kapitalizmi deneyemedim her denedigimde tekrar sollasiyorum nedense.. verebilecegim tavsiyeler bunlar.. ne kadar sola giderseniz devlet bunyesinde o kadar issizligi dusurur, o kadar uretimi arttirirsiniz. ayni zamanda ne kadar egitime onem verirseniz, ulkenizi o derece ozgurlukcu yapabilirsiniz. ulkede silahli polis, kamera ve hic birsey bulunmadan 0'a yakin suc oranina sahip olabilirsiniz.

  • hak ettiğini yaşayan hacıdır.

    siz alışmışsınız tabi dini her türlü işinize alet etmeye, her yerde türkiye'de davrandığınız gibi davranabileceğinizi sanıyorsunuz.

    siyasal islamcıları kabede bile istemiyorlar artık. iğrençler çünkü.

  • ampute milli takımı ankara büyükşehir belediye başkanı mansur yavaş'ın daveti üzerine 8 kasım'da kendisini makamında ziyaret etmişti.

    geçtiğimiz ay tarihinde ilk kez dünya şampiyonu olan ampute milli takımı oyuncuları, ankara büyükşehir belediye başkanı mansur yavaş'ı ziyaret edince disiplin kurulu'na sevk edildi.

    kaynak

    türk halkının seçimiyle başa gelmiş, başkentin belediye başkanını ziyaret etmek neden suç unsuru ? mansur yavaş yabancı bir ülkenin belediye başkanıda bizim mi haberimiz yok ?

    yada ekmek üreticileri sendikası genel başkanı (bkz: cihan kolivar) “ekmek aptal toplumların temel gıda maddesidir. dediği için neden hapiste ?

    aynı şekilde türk milletinin oyu ile seçilen türkiye'nin en büyük şehirinin belediye başkanı (bkz: ekrem imamoğlu) neden siyasi yasak davası görüyor?

    son soru akp ne yapmak nereye varmak istemektedir?

  • google görsellere emekli yazdığınızda çıkan görseller ile retired (emeklinin ingilizcesi) yazdığınızda çıkan görsellerin karşılaştırması...

    emekli

    retired

    retired yazıldığında çıkan görsellere bakınca insanın emekli olası gelirken, emekli yazıldığında çıkan sonuçlara bakınca maaş kuyruklarındaki mutsuz yaşlılar ve sürekli para görselleri ile mücadele içinde bir emeklilik gözde canlanmakta. çalışırken çile, emekliyken çile. toplumumuza küçük bir ayna.

  • bunlar da benim altını çizdiklerimden bazıları...

    'acının insanlarla paylaşıldığı takdirde azalacağı konusunda kuşkusuz haklısın, değerli dostum, keşke insanlar-niçin böyle olduklarını ancak tanrı bilir!- geçip giden şimdiyi yaşamak yerine, geçmişte kalan bir sıkıntının hatıralarını anımsamak için hayal gücünü bu kadar zorlamasalar.'

    'çoğunluğu zamanın büyük bir bölümünü yaşamak için kullanıyor,geriye kalanı ise, özgür oldukları küçük zaman diliminden öyle korkuyor ki, ondan kurtulmanın her türlü yolunu deniyor. işte insanın değişmez yazgısı!'

    'tanrının bize her gün sunduğu güzel şeylerin tadını çıkaracak kadar kalbimizin kapıları açık olursa, başımıza gelen kötü şeylere katlanacak gücümüz olur.'

    'tembellik neyse keyifsizlik de odur, tembelliğin bir türüdür. doğamızın buna eğilimi var, ancak toparlanma gücünü bulursak kolaylıkla çalışmamız mümkün olur, gerçek hazzı elde etmenin yolu çalışmaktan geçer.'

    'burada olumsuz duygulardan bahsediyoruz, herkesin kurtulmak isteyeceği duygulardan; kimse denemeden gücünün sınırlarını bilemez.'

    'dışa vurduğu ufak sevinçleri elinden almak için, bir insana baskı yapanlara yazıklar olsun. ne dünyanın tüm armağanları, ne de tüm lütufları, başımızdaki despotun kıskanç sıkıntısının bize zehir ettiği bir anlık neşenin yerini tutar.'

    'gerçi dünyadaki bütün işler değersiz, başkaları istiyor diye kendi tutkusunu, kendi gereksinimini dikkate almadan para, onur ve başka şeyler uğruna kendini yiyip bitiren insan her zaman budalanın biridir.'

    'ilk anlatılana hazırızdır, insan aşırı serüven kokan bir şeye bile ikna edilebilir durumdadır; bu çok çabuk öyle kalıcı olur ki, bunu silip yok etmek isteyenin vay haline!'

    'kendimizden yoksunsak, elbette her şeyden yoksun kalıyoruz.'

    'çünkü her şeyi kendimizle, kendimizi de herkesle karşılaştırıcak şekilde yaratılmışız bir kere, bundan dolayı mutluluk ve hüznümüz bağlı olduğumuz şeylerden etkileniyor kuşkusuz, bu durumda en tehlikeli şey de yalnızlık.'

  • arkadaslar bu tivitlerin hiçbiri boş değil. 3 5 liralık mesele değil. milyar dolarlar dönüyor. bu paralar çalışılıp kazanılan paralar değil. senin benim yaşamadığımız gençliğimizin. bizim cebimizden çıkıyor.
    kötü olan şu biz bu leş düzene alıştık. ama alışmayalım. herseye göz yuma yuma bu duruma geldik.

  • bu kardeşimizin cyborgvari davranışları beni ilk başta çok güldürdü fakat gerçekten distopik bir havası var videoların. sanki hiç eğlenmiyormuş ya da içinden gelmiyormuş da sırf kodlarında o yazdığı için pikniğe gidiyor, dolanıyor gibi gözüküyor.

    -haydi ts212 biraz şurada ağacın altında oturalım..
    (oturma eylemi...)
    -evet, oturduk. şimdi şurada biraz güneşe bakalım.
    -baktık. şimdi biraz şu tarafa yürüyelim.
    -yürüdük...

    bi de bu formatta suç işlense çok komik olur gibi geldi bana.

    -evet arkadaşlar şimdi cinayet işleyecem.
    -hasmımızı bulduk, şimdi biraz bıçaklıyım.
    -evet, bıçakladık. şimdi torbaya koyup gizli bi yere atalım.
    -attık, şimdi eve gidelim.
    -gidemedik, polis yakaladı. şimdi biraz hapse girelim.
    -girdik, biraz volta atalım...
    -attık.

  • biner binmez "teknolojide son nokta budur" deyip dumura kapıldığım araba. lakin yanılmışım. böyle düşünmemin sebebine gelince; patronumla yapacağımız iş seyahati nedeniyle sabahın köründe evine gidip yeni edindiği bir adet bmw 5 20d'sine binme şerefine nail oldum. araca binip kemerimi takdığım an da ise aracın ortasındaki monitorde koca harflerle ismimin yazdığını görünce içimden "ulan bu beni nasıl tanıdı" diye geçirdim. sonra düşünmeye başladım, acaba patron buluşacağız diye hatırlatma notu falan mı girdi diye. ekrana bakıyorum hala benim ismim yazıyor. dedim sorayım bunu. sonra bir kez daha bakınca "ferhat" yazısından sonra "göçer"in geldiğini ve radyonun açık, sesinin ise kısık olduğunu anlamam bir oldu.