hesabın var mı? giriş yap

  • gerilim,korku sevmeyen basit bir izleyici olan beni bir hayli germiş olan 8.bölüme sahip dizidir. öyle ki bazı sahnelerde durdurup sakinleşmek zorunda kaldım. zombili oyunları da çok oynayamazdım zaten. strese gelemiyorum.

    bölüm ayrıca uzun süre aklımdan çıkmayacak bir diyalog içermektedir.

    --- spoiler ---
    s.m.k nadir baltacı'nın yanına girerken :

    "aç kapıyı malik"

    malik : cehennem kapısındaki nöbetçinin ismi.

    --- spoiler ---

  • sokrates'e yöneltilen suçlama şudur: "dinsiz, gençlerin ahlakını bozuyor. atina'nın iman ettiği ilahlara inanmıyor. devletin tanrılarını yok sayarak, yeni tanrılar yaratıyor. sitenin tanrılarından farklı tanrıları yüceltiyor". buna karşılık istenilen ceza ise ölümdür.

    sokrates savunmasının tümünde basit cümleler kurar. sorular sorar. doğrulara ulaşmaya çalışır. aslında bu sorularla kendi kendini de yargılar.

    sokrates savunmasının bir yerinde;

    içinizden biri “başkalarından tamamen farklı bir şey yapmamış olmasan bu söylentilerin çıkması zor olurdu...hakkında tahminlere dayalı düşünceler geliştirmemizi istemiyorsan, bize bunların sebebini anlat” diyebilir.
    bu kötü şöhrete belli tarz bilgelikten başka bir nedenle sahip olmuş değilim. ne tür bilgelik nedeniyle? sanırım insanı ölçü alan bilgelik. size çok güvenilir bir tanık göstereceğim. anlayacağımız, bilgeliğimin bir bilgelik olup olmadığı, öyleyse nasıl bir bilgelik olduğu konusunda delfi’deki tanrıyı tanık göstermek istiyorum. khairephon’u tanırsınız, huyunu bilirsiniz; bir zamanlar delfi’ye gittiğinde, oradaki kahinlerin yerine uğrayıp, benden daha bilge biri var mı diye sormaya çekinmemiş pythiaona olmadığını söylemiş.
    bunun cevabını öğrenince “tanrı, bu sözle ne demek istiyordu? önüme nasıl bir bulmaca koyuyor?” diye düşündüm. en sonunda sorunun cevabını şu yolla aramaya karar verdim. benden daha bilge bir adam bulabilirsem elime bu kehaneti çürütecek bir kanıt olacağı aklıma geldi. bunun üzerine adı bilgeye çıkmışlardan birine (bir devlet adamına) gittim. çok kimsenin ama özellikle kendisinin yargısına göre bilge gözüküyordu. ama gerçekten bilge olmadığını düşünmekten kendimi alamadım bunun üzerine, kendisine, bilge olduğuna inandığını ama öyle olmadığını göstermeye çalıştım. sonuç olarak, onun da, orada bulunup beni dinleyen birçok insanın da düşmanlığını kazandım.
    ancak yanından ayrılırken kendime dedim ki: doğrusu belki ikimizin de iyi, güzel, öyle doğru dürüst bir şey bildiği yok; gene de ben ondan daha bilginim , çünkü o hiçbir şey bilmediği halde bildiğini sanıyor, ben ise bilmiyorum ama, bildiğimi de sanmıyorum, demek ki ben ondan daha bilgiliyim, çünkü bilmediklerimi bildiğimi sanmıyorumdiyerek suçlanmasına sebep olan asıl konunun buradan çıktığını anlatmaya çalışır. ancak başarılı olamaz.

    sonuç olarak;
    beşyüzler meclisi 220 ye karşı 281 oyla, sokrates'i ölüme mahkum eder. atina yasalarına göre cezanın 24 saat zarfında baldıran zehiri içirilerek infaz edilmesi gerekirken, delos'a gönderilen kutsal geminin çıktığı seferden 1 ay geç dönmesi nedeniyle infaz bir ay ertelenir. bu süre içerisinde dost ve yakınlarının kendisini kaçırma önerilerini "devletin izni olmadan hapishaneden çıkılmaz, meşru bir mahkeme kararına yanlış da olsa uymak gerekir" gerekçesiyle reddeder ve baldıran zehirini içerek ölür.

  • tanıdığım kazaklar içinde çamaşır makinesinden kuru çıkan tek örnek 2003'te makineyi ağzına kadar doldurup çalıştırmayı unuttuktan iki saat sonra kapağı açınca karşılaştığım kazaktır. üç kiloya yakın çamaşırı kuru kuru asmaya başladığımı, yarıya gelince bir terslik olduğunu sezdiğimi gizlemeyeceğim. bu paralelde:

    en soğuk su: geçen hafta ketılı çalıştırmayı unutup on yedi dakika başında beklediğim su
    en çok beklenen yemek: yemek sepetinde "siparişi ver" tuşuna basmadan beklediğim pizza ve
    endi varhol: ayşe arman'dır diyebilirim.

  • lahmacun siparişi verilirken,
    "hocam bu sefer 9 tane lahmacun söylüyorum bak, getirin artık bi ezme... var biliyorum."

  • çok matah bişey olmayan vasat aktivite. malum şahıstan tiksinmedim şu içtiğini herkese duyurma meraklısı ergenlerden tiksindiğim kadar. yazık size...

  • bakın müptezeller,

    bizim için stres yükü çok yüksek bir maç olmasına rağmen,
    ilk 15 dakikada ads'nin kaptanı 2 defa ve totalde 5-6 dk yattı. hiçbir oyuncumuz gidip kuduz köpek gibi saldırmadı, tam aksine gidip cocukla ilgilendiler, geçmiş olsun dediler.
    ikinci yarı gs kontraya çıkarken balotelli kendini topsuz alanda yere bıraktı diye kaan aldı topu taca attı. oyuncularımız gidip balotelli'yle ilgilendiler.
    hiçbir oyuncumuz adana tribünlerine el kol etmedi, yerde yatan rakip oyuncuyu gidip sarsmadı.

    kimse bizi sevmiyor, diyorsunuz ya, iste biraz sebeplerini bilin, anlayın, idrak edin diye yazıyorum bunları.

  • vakitlice annenin pazardan dökük üzüm almasi. o ne diye sormayin. aciyi çeken anlar, hesabini ödetir, öderim çok agirr.

  • tanınmayan bir numaradan gelmiştir, noktasına virgülüne dokunmadan:
    - volkan sen salaksin ki. bi daha bana msj atma gerzek. ayrıca atacaksanda doru durust at g lere q deme.l leri buyk ypma okurken dikatim dailio cohsinir bozucusun bazen diyorum ki yolun karssndan sana el sallasam senin dikkatin dagilsa sonra da seni tir ezse. acaba tirin altndayken de l leri buyuk yazabilecek misin çok merak ediyorum. neyse insallah mutlu olussun beni de bidaha arama pesmden gelme salaksin cunku. bye.

  • ona neymiş ki?

    herkes allaha inanmak zorunda değil, buna göre senin genel ahlak kuralı dediğin şey de senin kendi ahlak kuralın oluyor.

    büyük ihtimalle hiçbir anormal hareketi olmayan gençlerdir.