ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ssg'nin yurt dışına taşınması
-
o güzel sedet o güzel uçağa binip çekip gitti
sözlüğün ekşisine, kanzuk'un dürümüne kaldık
ido tatlıses'in çılgın dansı 2
-
kafasından bu mu vuruldu babası mı çözemedim.
bonzai içtiğini belli etmezse ölecek hastalığı
-
sözlükte bu aralar salgın şeklinde yayılan hastalık. bilinen en önemli semptomu; şöyle güzel, böyle kafası var diye roman yazar gibi 50 paragraf bonzaiden bahsedip entry'i "kesinlikle ama kesinlikle içmeyin! bak allah'ın adını verdim ne olur bunu kendinize yapmayın! söz mü? içmeyeceksiniz değil mi???" diye bitirmek. ya viral reklam, ya da madalya falan bekliyorlar sanırım.
(bkz: geçen gün yine arkadaşlarla bonzai içiyoruz)
deney yaparken anneannenin gazabına uğrayan çocuk
-
nice marka nice fenomen bunun bokunu çıkaracaktır. allahtan yeni sezonda değiliz. yoksa beyaz show'a çıkarıp deneyi tamamlatırlardı.
https://twitter.com/…ikir/status/629337907430559744
mardinlilerden midye yemiyoruz kampanyası
-
5 kilo kürt böreği alıp yere dökerek desteklediğim kampanya.
debe editi: absürd mizah ile gerçek hayat akp sayesinde ne kadar da iç içe oldu...
entryde yazılan eylemin çok mu uzak olduğunu sanıyorsunuz?
bu memleketin valisi bile coca cola'yı fanta içerek protesto etti.
(bkz: coca-cola'yı fanta içerek protesto eden vali)
iş hayatı
-
yıllar yılları kovalarken ve sen her gün aynı sandalyede dünyayı kurtardığını sanırken, pencerenin dışında dönen mevsimler... ilkbahar- yaz-sonbahar-kış.
egolarını tatmin ederken sen, çürüyen hayatlar... evet kölesin. ama modern!!
aslında duygularımın tercümanı yine bu adam.
kocca şiirinden bir kuble..
can yücel den geliyor:
sabah 9, akşam 18
sonra başka mecburiyetler
sıkışıp kaldık.
sırf yeme, içme, barınmanın bedeli
bu kadar ağır olmamalı.
hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz.
bir ömür karşılığı, bir ömür yani.
ne saçma...
volkan demirel penaltısı
-
vuruş anında tozluğundan fırlayan kısa camel ve çakmak gözlerden kaçmamıştır.
her gün covid-19 testi oluyoruz
-
1. cumhurbaşkanına yakın ekip kaç kişiden oluşmaktadır?
2. test kitlerini kim yapmakta, hangi labaratuvar testi gerçekleşmektedir?
3. cumhurbaşkanı eşi yakın ekip sayılmakta mıdır? first lady nin eşinin yakın ekibine de test yapılmakta mıdır?
4. her gün yapıldığı söylenen bu testler ne zamandan beri yapılmaktadır?
5. her gün yapılan test sayısı, sağlık bakanlığının açıkladığı test sayısına eklenmekte midir?
6. her gün yapılan bu testlerin bugüne kadar maliyeti nedir?
7. cumhurbaşkanının her gün mutlaka gördüğü yardımcılarının en yakın ekibine de test yapılmakta mıdır? yani ibrahim kalın'ın ekibine de test yapılmakta mıdır?
8. vatandaş test yaptırmakla ilgili türlü sorun yaşarken; cumhurbaşkanının canı can da vatandaşınki patlıcan mı!!!
engin baytar ve yiğit gökoğlan'ın para saçması
-
ödev yapabilmek için odasına bir lamba isteyen kız diye de bir gerçek var bu ülkede. adaletini seviyim dünya.
y kuşağının biz harika yaşadık sanrısı
-
vizyonlu insanlar için doğru olan sanıdır...
kıskançlıktan kırılcaksınız ama siz daha yan sokağa gidemezsiniz bu ekonomide.
dünyayı gezdi insanlar, iş yerinde falan her tatilde avrupa, asya...
vizyonla alakalı bir durum.
-cep telefonu, bilgisayar falan okey ucuz değildi ama araba parası değildi mk.
-içki serbestti, festivaller vardı, dünyaca ünlü konserler olurdu.
-liselerimizden amerika'nın ivy league okullarına öğrenciler giderdi her sene.
-her şey pahalıydı ama ay başı misal memur'un kasap ayıydı, ayda 1 olsa da et alınırdı evlere.
-tavuk kanatları çöpe atardık amk şimdi kemiğini yersiniz açlıktan.
hep fakir bir ülkeydik ama asla ve asla bugünkü kadar aç ve bugünkü kadar aciz değildik. öyle bir tweetle falan sana diz çöktürecekler yoktu.
olm eti geçtim, kuruyemiş yiyemiyorsunuz lan gelmiş bize bok atıyorsunuz ahahaha...
taksimde sabahlamak, beşiktaş'da takılmak, kadıköy sahilde gezmek falan %100 güvenli ve sıfır araptı olm...
ya tatile herkes gidebilirdi demiyelim ama bugünkünden çok daha fazla insan giderdi.
otele parası yetmeyen pansiyonda kalırdı, şimdi pansiyonlar butik otel diye resortlardan pahalı amk.
tatile giden var mı baba parası olmadan harçlıklarla?
olm bizim lisede babası apartman görevlisi olan çocuk vardı, devlet okulu hata olmasın.
interrail yaptı universite 2'de para biriktirip.
bugün 7 sülalesi birleşse gidemez, para çöp ve değeri yok.
neyse yazarsam daha fazla, sinirken kendinizi silkersiniz diye susuyorum
debe editi: arkadaslar amacim siyaset degil sadece gozlemlerim. daha guzel bir ulke mumkun, her kim yonetirse yonetsin. uzuntum buna, dunyayi geziyorum is icin, gelire gore en pahali gidanin turkiye'de olmasina uzuluyorum.
bana kizmayin, yonetenlere kizin. oy verdiyseniz hesabini sorun, bu illa istifa demek de degil. tuttugunuz takimi elestirince rakip takimli olmuyorsunuz. sevgiler
ukrayna silahlı kuvvetleri bayraktar paylaşımı
-
çok değil bundan 1.5 sene önce rusya'nın ankara büyükelçisi aleksey yerhov s-400'ler hakkında ne demiş beraber bakalım.
'türkiye'nin bizden satın almak istediği ürünü biz sattık. bu sistemlerin sahibi türkiye'dir. tamamen ülkenin kararına bağlı bir durum. duruma basit bir örnekle bakalım: ben bir aracın distribütörüyüm siz de benden araç almak istediniz. satış yaptık. sizden parayı aldım, aracı verdim. araç sizin. ister plaja gidin, ister patates taşıyın, isterseniz üstüne makineli tüfek monte edin savaşa katılın,onu garajda saklamak sizin doğal hakkınız.'
kaynak
bu açıklama ışığında ukrayna isterse sihaların üzerine makineli tüfek takıp taraya taraya bile gidebilir, isterse de marş şarkı yazar ve bundan türkiye'nin sorumlu tutulması gibi saçma bir mantık olamaz.
(bkz: senin adamın gol diyo)
survivor all-star
-
kendime sürekli olarak "oğlum, sen türkçe biliyorsun; alt yazıları okumana gerek yok" diye telkinde bulunsam da aksini yapamadığım yarışma.