hesabın var mı? giriş yap

  • harun banko arkadaşımın az önce beni ettiği tehdit.
    "saat farkı da var, sana yarım saat süre." diye de ekledi ayrıca.

    kanko çok da şey yapmamak lazım.

  • bundan şikayet edenler, türbanlı kızlarının hoplatılmasına, oğullarının da türbanlı kızları hoplatmasına izin vermesin mümkünse. böylece 20-30 yıl sonra sizin gibileri daha az görmüş oluruz.

    rahatsızlığınız şampanyadansa eğer, bunun kızı hoplatılırken kolbastı oynayan türbanlı teyzeden ve badem bıyıklı amcadan ne farkı var, bilemedim.

  • brueghel'in tıpkı bethlehem'de nüfus sayımı resmindeki gibi zamanı başka zamana mekanı başka mekana taşımış olduğu resminin bence aynı güzellikte sinemaya yansıması olmuştur. brueghel'in dehası bana göre hemen yanı başımızda olan hakikati hem göstermesi hem de aynı anda saklayabilmesidir. en merkezde ve fakat en gizli. filmde brueghel ve arkadaşının tuval başındaki konuşması muhteşem ötesidir. her sanat severin mutlaka izlemesi gereken filmdir klişe olacak ama tek defa izlemek yetmez.

  • (bkz: karbonat)

    lakin içine limon sıkmayın boku çıkıyor. aylardır sadece karbonat kullanarak über süper bir sonuç elde ederken, limonlu karbonat yüzünden 2 gün dişlerim sızladı. o kadar köpürmesinden belliydi bi haltlar döndüğü. karbonatı macun haline getirecek herhangi bir yağ ile karıştırmanız işinizi görür. böylece dişleriniz aşınmaz.

  • adamlar, iyi güzel saf masum olan her şeye düşman.
    kötülüğün neferi olmaya yemin etmişler.
    yanılır şaşar da masum bir varlığın hakkını savunuruz diye ödleri kopuyor.

  • ilahiyat- gül suyu
    eczacılık- ecza (ilaç)
    tıp- kadavra
    hukuk- eski kağıt
    güzel sanatlar- alçı&boya
    besyo- ter
    mimarlık- yapıştırıcı
    iktisat&işletme- çay&kahve
    reklam&halkla ilişkiler- parfüm

  • einstein bir gün bakkala girmiş o zamanlar einstein, kamyoncu sigarası olarak bilinen uzun marlboro içiyormuş. marlboro'nun fiyatı ise beş dolar elli centmiş. einstein, bakkalın 9 yaşındaki çırağına 10 dolar uzatmış. bakkalın çırağı ona;

    - "dayı, elli centin daha var mı?" demiş...

    einstein çocuğa;

    -"ne elli centi yiğenim? ben sana 10 dolar verdim." demiş...

    çocuk;

    -" dayı elli cent daha ver de, sana 5 dolar para üstü vereyim. boşuna bozukluk taşıma sen." demiş...

    einstein'ın gözleri dolmuş ve;

    -"sen bir dahisin ufaklık. paranın üstü kalsın, senin olsun. "demiş ...

    o çocuk kim miymiş? o çocuk yazları oxford'dan, amerika'da bulunan amcasını ziyarete gelen ve amcasının dükkanında çıraklık yapan stephen hawking'in ta kendisi...

  • - zor be anne çok zor...

    - neyi zor eşek sıpası... okulda yedinci senen bu.

    - ehehhe... finaller biraz şey oldu da...